EL-HÂFİD / ER-RÂFİ'
Kâbıd ve Bâsıt isimlerinde olduğu gibi benzer bir teraziye, benzer bir şekilde, benzer bir münasebetle bu iki ism-i şerifi mütalaa ederken tekrar görmekte insan. Bu yüzden benzer cihetlerle tek gözün kapalı durmasına engel olmak istenmesi sebebiyle bunlar da "müzdevice" (*), yani birbirlerinden ayrı anılmazlar edepte. Hâfid "Yukarıdan aşağıya indiren, alçaltan" (1), Râfi' ise "Yukarı kaldıran, yükselten"(2) demek. Önce insan diğer yaratıklar arasından belli bir mertebeye yükseltildi, peygamberler diğer insanlardan arasından yükseltildi , bazı peygamberler ise bazı peygamberlerden üstün kılındı. İnsan mevsimlere nispet yaparcasına sürekli değiştiğinden, mertebesi de onunla birlikte konum değiştirmekte. Bu konum ise yine kendisinden kaynaklanmakta, zira cüz-i irade insanla mücehhez, insan da cüz-i irade ile. Eğer matlup karanlıklar girdabı,körlük,alçalmak ise, Allah'ın(cc) Hâfid ismiyle tecellisi hani derler ya "an(lar) meselesi"; maşuka gelince; iman, Allah, ahlak, hidayet, adalet ise bu sefer vuslat yeridir basamakların üst düzeyi,mertebeler mertebesi; salih bir kul olmanın cemali... Sonuç: "Dünya ahiretin tarlası." Ekin ise cennet, seyr-i cemal-i İlahi, aşk-ı hakiki (rıza-yı İlahi, Allah sevgisi) yani dünyada Râfi' isminin tecellisini yakalayınca (salih kulca yaşamakla donanınca ) ahirette de tecelli. Hâfid isminin tecellisi; aynı hadisçe sabit, dünyada ve ahirette peşisıra. İnkar, küfür, isyan; dünyada zillet, ahirette zillet. İman, adalet, ahlak; dünyada izzet, ahirette izzet, hakiki saadet, edebi ve ebedi suhulet. Tecellinin diğer sahası da, -tarihdir, onda dönen çarktır isbat- maddiyat. Şan ve şeref sahibi, para ve pul hakimi (ya da mahkumu), dalkavuklar tek çevresi... Sonrası? Pek hazin olmuş zilleti, zira kaybetmiş adaleti, teraziyi, muvazeneyi, imanı, ahlakı, hakkı. Kimi de beklermiş kapıların önünde, sadece derisi üstünde... Sermayesi? Derisinin sol üst köşesinde. Batındaki Râfi' tecellisi sonra zahire de aksetmiş, şimdi ümit ve ekmek vergisinde, hizmetle iştigalde. Çok zaman, gel zaman, git zaman... Asansör icat edilmiş, bazen inermiş; bazen çıkar imiş. Çıkarken bakmışlar, katlar iniyor gibiymiş; inerken bakmışlar, katlar çıkar gibiymiş. İşte rahmet ki ne rahmet... Örnekteki gibi, kimi gelir; maddiyatta alçalır; ama vicdan muhasebesi kürsüsüne geçer, sabreder de maneviyatta öyle yükselir öyle yükselir kuşlar kıskanır. Kimi de gider, maddi sahada merdivenleri hızla tırmanırken, manevi sahada tıkanır, pat diye yuvarlanır. Allah (cc) salih daireler bahşede... Feyz almak isteyene, Râfi' ism-i şerifinin tecellisine mazhariyet talep edene, merdivendir tek çare. Merdiven? İman.Basamak? Rıza-yı İlahiyi celb. Merdiveni çıkmak isteyene yardım etmeli, çıkamayana destek vermeli, merdiveni hiç bilmeyene gidilmeli. Ta ki Râfi' isminden feyz tezahür ede... Batıl inançlar, yanlış fikirler ise insanlığa kene. Hâfid isminden feyz isteyen müştakane, bunları çürütmekle kateder nice mesafe. Fikirde,ilimde,irfanda fertçe ve milletçe yükselmekse mesele mü'mine imanı hem nurdur, hem kuvvet bizce, şahit mi istersiniz? İşte Kur'an, tarih işte, işte siyer-i Nebi (asm), Üstad işte, işte şirpençe, mü'minler işte... (*) Bu iki isim de, tıpkı Kabıd ve Basıt isimlerinde olduğu gibi "müzdevice" yani birlikte söylenmesi gereken, Allah hakkında beraber kullanılması icab eden, tek başında kullanılmaları doğru olmayan isimlerdendir. (3) Dipnotlar: 1- Esmâ'ül Hüsnâ Şerhi-(Merhum)Ali Osman Tatlısu-Yağmur Yayınevi(İstanbul;1982) sayfa: 80 2- a.g.e sayfa: 81 3- Kur'ân ve Kâinat Penceresinden Esmâ-i Hüsnâ- Doç. Dr. Abdülaziz Hatip- Gençlik Yayınları(Nisan 2001) sayfa: 147 İstifa edilen Kaynaklar: 1- http://www.esmaulhusna.com Tam adres: http://esmaulhusna1.bizland.com/esmaack1.htm 2- Esmâ-i Hüsna Allah'ın Güzel İsimleri-Prof.Dr.Alaaddin Başar-Zafer Yayınları(Eylül 2001) sayfa: 74,75 3- Kur'ân ve Kâinat Penceresinden Esmâ-i Hüsnâ- Doç. Dr. Abdülaziz Hatip- Gençlik Yayınları(Nisan 2001) sayfa: 147,148,149 4- Esmâ'ül Hüsna Şerhi-(Merhum)Ali Osman Tatlısu-Yağmur Yayınevi(İstanbul;1982) sayfa: 80,81,82 5- Küçük Lugat- Ömer Sevinçgül- Zafer Yayınları
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DÄ°ÄžER YAZILAR
Onlar ne hayır işlerlerse karşılıksız bırakılmayacaklardır. Allah, kendisine karşı gelmekten sakınanları bilir.
Al-i Ä°mran, 115
GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°
Allahu Teala, kulunu helal (kazanç) talebinde yorgun görmeyi sever.
250 Hadis, s.197
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm Ä°nternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yaptÄ...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARÄ°HTE BU HAFTA
*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...