Ä°slam’a göre savaÅŸmak neden kutsal bir ÅŸey sayılıyor? Ä°slam barış demekse, Müslümanlar neden savaÅŸmıştır?
İslam’da savaş kutsal sayılmış dersek hata olur. İslam’da kutsal sayılan cihaddır. Savaş ise cihadın bir şekli olup gerekli görüldüğü zaman yapılır. Peygamber Efendimiz gelmeden önce kavimler birbirleriyle savaş halindeydi. Peygamberimiz geldi onları barıştırdı. Fakat bu barışa katılmayanlar da oldu. Dinin anlatılması, güzelliklerin yayılması esnasında bundan hoşlanmayan karanlık ruhlar, harekete geçerek Müslümanlara karşı ordu oluşturdular.
Müslümanlar da oturup bekleyemezlerdi elbette. Silahlandılar onlar da, kendilerini savundular. Yenilen düşman, bundan sonra bir daha durmak bilmedi, hep öç alma duygusuyla hareket etti. Peygamberimiz de bunları önceden haber alarak hazırlıklarını yaptı.
Savaşların sebeplerine baktığımızda, başlangıç itibarıyla düşman birinci sebeptir. 12 yıllık Mekke hayatında hiç savaş olmadı. Düşmanın tahrikine rağmen savaşa meydan verilmedi. Medine döneminde düşmanın başlattığı savaşlar yapıldı ama peygamberimiz hep barış aradı. Nihayet Hudeybiye’de on yıllık bir barış imzalandı. Fakat düşman bu süreci hazmedemeyerek bir yolunu bulup, müttefik kabilelerini kullanarak anlaşmayı bozdu. Neticede anlaşmayı bozanın üzerine yürümek lazımdır. Peygamberimiz hazırlıklarını yaptı ve Mekke’yi aldı. Kimsenin kanına dokunmadı. Sadece insanları kışkırtan münafık tipleri yakalatıp öldürdü. Bunların sayısı da beşi geçmez. Bütün Mekkelilere sordu: Bugün benim size nasıl muamele yapacağımı bekliyorsunuz. Onlar da dediler ki, sen merhametli bir peygambersin. Peygamber Efendimiz de bugün hepiniz hürsünüz, size kınama yoktur dedi ve yirmi yıl kendisine her türlü işkenceyi çektirenleri toptan affetti. İşte İslam ve İslam Peygamberi bu.
Cihad, bugünkü yanlış anlayışa göre sadece savaş manasına gelmez. Cihad, gayret göstermek, çalışmak demektir. Allah ile insanlar arasındaki engelleri kaldırmak, gönüllere Allah sevgisini ulaştırmaya gayret etmek demektir. Bu konuda, en tesirli silah, İslam’ı yaşayarak temsil etmektir. Bir taraftan da anlatmaktır. Savaş çok mecbur kalınan durumlarda olur ve savaşmadan önce şunlar asker ve komutanlara hatırlatılır: Kadınlara, çocuklara, ağaçlara, mabetlere, mabetlerde ibadet edenlere, eli silah tutmayanlara dokunulmayacak.
Sadece eli silah tutanlarla savaşılacak. Savaşlar hep böyle yapılmış, esir alınanlar da insanca muamele görmüşler. Bedir savaşında esir edilenler, Medinelilere okuma yazma öğretmek suretiyle serbest bırakılmışlardır. Öldürülmemişlerdir, çünkü İslam’ın derdi adam öldürmek değil, insana ebedi mutluluğu kazandırmaktır. Bu da inandırmakla olur. Onun da yolu gönülden kalpten geçer. Katılıkla gönüller Allah’a ısınmaz. Dolayısıyla, katılıkla, sert üsluplarla, radikal metodlarla İslam adına ortaya çıkanları tasvip etmiyor, yaptıklarını doğru bulmuyor ve hatta bu tutumlarını İslam’a karşı bir haksızlık olarak görüyoruz.
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
TCCCLive, 2007-07-20 15:42:46
Anlattıklarınız ve anlatma şekliniz son derece güzel. Allah sizden Razı olsun. Benim de eklemek istedikleri var. Bazı insanların akılarına Osmanlı Devleti zamanında yapılan savaşların sebepleri kafalarına takılabilir. Osmanlı devletinin yaptığı savaşlarda asıl (genel) gaye zalim yöneticileri safdışı bırakmaktı. Örneğin filanca memlekette filanca hükümdar halkına zulm ediyor ve dinde zorlama yahut dayatma yapıyor. İşte bu olay da cihadı gerektirir. Çünkü bu hükümdar açıkça zalimlik yapmakta insanların hürriyetlerini ellerinden almaktadır. Aynı hükümdar islamiyet gibi bir dinin halkının içinde yayılmasınıda istemez ve müslümanlara eziyet edebilir. İşte böyle bir durumda osmanlı bu ülkelere seferler düzenlemiş, zalim olan hükümdarı tahttan iddirmiş ve daha adil yöneticileri oradaki halkın başına geçirmiştir. Bu yöneticiler hiçbir şekilde halka eziyet etmemiş ve her insanı inançları konusunda hür bırakmıştır. Kısacası cihad için böyle bir sebepte olabilir ve Osmanlı Devleti bu cihad anlayışını benimsemiş ve hakkıyla yerine getirmiştir. İnşallah anlatabilmişimdir. Tekrar yazılarınız için Allah sizden razı olsun. Selametle...
Bu yoruma katılıyor musunuz ?
DÄ°ÄžER YAZILAR
Soru: Mü’min olduÄŸumuz halde niye geri kaldık?
Bu soru zaman zaman görsel ve yazılı basında, zaman zaman da dost meclislerinde gündeme geliyor
Soru: İslamın kadına bakış açısını kısaca belirtebilir misiniz?
Dinimizde, kadın aynen erkek gibi cemiyetin bir parçası olarak kabul edilir, görüşü alınır
Kadınlar neden kapanmak zorundalar? Madem kadın hakları var Ä°slam’da, o halde neden iki kadın ÅŸahit bir erkek ÅŸahide bedel oluyor? Madem Ä°slam’da kadın hakları var, o halde neden kadınlar kapanmak zorunda da erkekler deÄŸil?
Ä°slam’a göre savaÅŸmak neden kutsal bir ÅŸey sayılıyor? Ä°slam barış demekse, Müslümanlar neden savaÅŸmıştır?
Soru: Müslüman ülkeler Allah katındaki en son ve en hak dine sahipse neden dünya üzerinde tüm müslüman ülkeler sürünmektedir? Neden gavur Hıristiyanlar ve yahudiler dünyayı yönetmektedir?
Soru: Neden kadınların şahitliği erkeğin yarısı değerindedir? Din neden kadınları eksik bir varlık olarak değerlendiriyor?
- Soru: Allah neden gerekirse kadınların dövülebileceğini söylüyor?
- Soru: Allah’ın kadınlara ne garezi vardır? Neden gerekirse dövülebileceklerini söylemiştir. (Nisa suresi, 34. ayet) Neden onlar "Aklen ve dinen eksik yaratıklardir" (Hadis, kaynak: Buhari). Neden şahitlikleri erkeğin yarısı değerindedir
- Soru: Ömrü boyunca İslam’la tanışmamış kişilerin ne suçu vardır? Afrika’nın ilkel bir kabilesinde doğmuş birinden Allah nasıl kendisine iman bekler?
- Soru: Kur’an’a göre Allah bazılarının kalplerini mühürlemiş, onlardan imanı esirgemiştir. (Biz ateistler o kişilerdeniz belli ki). Peki bu durumda Allah bize haksızlık yapmış olmuyor mu? Bizim ne suçumuz vardır? Bu Allah’ın adil s
- Tanrı her şeyi biliyorsa (geçmis, gelecek, vs) o zaman geçmiş de, gelecek de daha yaratılış anında belli demektir. O zaman bir şahsı öldüren katilin cezalandırılması manasız değil mi?
- Kaderimiz çiziliyse kararlarımızdan niye sorumlu tutuluyoruz? Yok eğer hür irademiz varsa, niye bazı şeyleri seçtiğimizde cehenneme atılıyoruz?
- Kur’an’daki kaderle alakalı ayetlerde bir çelişki var mı?
- Nasıl oluyor da Allah bir şeyi daha olmadan önce bilebiliyor?
- Ayakların kaydığı ve kaydırıldığı bir zemin: Kader sırrı
- Kıymetli ziyaretçilerimiz!
Gökleri ve yeri yerli yerince yarattı. Sizi şekillendirdi ve şekillerinizi de güzel yaptı. Dönüş ancak O'nadır.
et-Teğabün: 3
GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°
Geçmiş peygamberlerin sözünden (hiç eksiksiz) nâsın eriştiği haberlerden birisi de: Utanmazsan dilediğini işle! (sözü) dür.
Abdullâh b. Mes'ûd (r.a)'dan
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm Ä°nternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yaptÄ...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARÄ°HTE BU HAFTA
*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...