RENKLERİN DİLİ


2006-02-01 16:05:31

Elbise seçerken, araba alırken, evimizi döşerken fark etmeden seçimimizi neler etkiler? Neden boş boş denizi seyrederken huzur duyar, çiçeklerle bezenmiş bir bahçede ise heyecanlanırız? Neden bazı restoranlarda alelacele yemek yerde hemen kalkarız? Neden sarışın insanlar bizde “Dikkat çekici ama havai” izlenimi uyandırır.

Hepsinin cevabı aynı: Renkler.

Renklerin, yaydıkları titreşimler yoluyla değişik hormonlar üzerinde farklı uyarıcı etkilerin olduğu ve böylece ruh halimizi ve bedensel fonksiyonlarımızı etkiledikleri artık kanıtlanmış bir gerçektir. Hatta renklerin etkilerinden hareketle “kromoterapi” denilen bir tedavi yöntemi bile geliştirilmiştir. Ben sizlere önce renklerin bilinen psikolojik etkilerini kısaca aktarmak istiyorum:

KAHVERENGİ: ABD de Kansas Üniversitesi sanat müzesinde renklerin ziyaretçiler üzerindeki etkileri bir deneyle incelenmiştir. Duvar rengi beyaz olduğunda ziyaretçilerin yavaş hareket ettikleri, daha fazla müzede kaldıkları görülmüş; duvarların rengi kahverengiye döndürüldüğünde ise insanlar daha hızlı hareket ederek müzeden daha hızlı çıkmışlardır. Bu tespit edildikten sonra dünyadaki tüm fast-food restoranlarının sandalye ve masaları kahverengiye, duvarları da yakın renklere boyanmıştır. Yiyen hemen kalksın, yeni müşteriye yer açılsın diye. Eğer siz misafir sevmiyorsanız salon takımınızı kahverengi seçebilirsiniz. Konuklarınız sebebini anlayamadıkları halde erken gitmeye can atacaklardır. Ama misafirlerinizin uzun süre oturmasını, sohbeti sonuna dek götürmek isterseniz kahverengini salonunuzda, sohbet odanızda pek kullanmayın.

Kahverengi aynı zamanda toprak rengidir ve “mahviyet ve tevazu” yu çağrıştırır. Bu rengi giyerseniz diğer insanlar arasında kaybolur gidersiniz. Amacınız buysa o başka ama dikkat çekmek istiyorsanız iş toplantılarında sakın kahverengi giymeyin. Kahverengi aynı zamanda teklifsiz, resmiyetten uzak bir renktir ve bu yönüyle karşınızdakilerin size rahat açılmasını sağlayabilir.

KIRMIZI iştah açar. O yüzden dünyadaki büyük gıda firmalarının (Kola ve Fast-Food firmaları gibi) logolarında çok sık kullanılır. Aynı zamanda adrenalin salgısına yol açtığı için heyecanlandırıcı bir renk olan kırmızı, kan akışını hızlandırıcı ve tansiyonu da yükseltir.

YEŞİL ise güven veren bir renktir. Bankalar logolarında bu rengi sık kullanırlar. Yatak odası için de rahatlatıcı bir seçim olabilir. Ayrıca yeşil renginin üretkenliği arttırdığı gözlemlenmiştir. Batıda büyük otellerin mutfakları yeşile boyanmaktadır, aşçıların verimi artsın diye. Batıdaki özel hastanelerde de yeşil çok kullanılır, çünkü rahatlatıcı ve sakinleştiricidir. Mide ağrısını azalttığı da tespit edilmiştir.

SİYAH gücü ve tutkuyu temsil eder. Hırsın da ifadesidir. Fonda kullanılırsa karamsarlık verir. Konsantrasyonu en çok arttıran renktir. Einstein konsantre olabilmek için perdeleri siyah, gün ışığı alamayan bir odada otururmuş.

MAVİ sakinlik simgesidir. Tansiyonu düşürür. Hastane personeli, polisler, gardiyanlar genellikle neden mavi giyer zannediyorsunuz? Araplar mavi renkli taşların kan akışını yavaşlattığına inanırlar ve o yüzden nazar boncukları mavi renklidir. Sakinleştirici olduğu için batıda intiharları azaltmak için köprü korkulukları maviye boyanır. ABD’de bir okulun duvarlarının portakal renginden maviye çevrilmesi sonrası çocukların haylazlıklarının da azaldığı tespit edilmiştir.

 
LACİVERT
kozmik bir renktir ve sonsuzluğu, otoriteyi ve verimliliği çağrıştırır. Büyük firmalar logolarında bu rengi kullanarak prestijlerini sağlamlaştırmak isterler genellikle.

MOR ise nevrotik, karmaşık bir renk haline yol açar, bilinçaltı korkuları uyandırır. Özellikle hastanelerde hiç kullanılmaması önerilir. Ama maksadınız başkalarını korkutmak, sizden çekinmesini sağlamaksa kullanabilirsiniz.

PEMBE malum, rahatlatıcı, “her şeyi tozpembe gösteren” bir renktir ve insanların pembe elbiseli kişilere daha kolay ödeme yaptıkları fark edilmiştir. Bu yüzden İngiltere’de çoğu mağazada tezgahtar ve kasiyerler pembe gömlek giyinirler.

SARI mutluluğun, dikkat çekiciliğin ve geçiciliğin simgesidir. O yüzden tüm dünyada taksiler sarıdır ve araba kiralama firmaları da bu rengi çok kullanırlar. Fark edin, kiralayın ama geri getirin diye. Bankalar ise sarı rengi hiç kullanmazlar. “Paralar bizde uzun süre kalsın” dedikleri için. İşyerinize bir gelen bir daha gelmiyorsa koltukların veya duvarların sarı renginden olabilir bu, dikkat edin.

BEYAZ istikrar ve saflığı temsil eder. Doktor ve hemşire kıyafetlerinde biraz da bundan tercih edilir. Bazı politikacılar bu rengi dürüst ve şaibesiz imajı oluşturmak için kasıtlı olarak kullanırlar. Bunların yanı sıra kişinin sevdiği ve sevmediği renklere göre kişilik tahlili yapmak da mümkündür. Şimdi size kısa bir test anlatacağım. Ama önce şu sekiz renk arasından en sevdiğinizden en sevmediğinize doğru bir sıralama yapın ve 1 den 8 e numaralayın lütfen: Mavi, Sarı, Kırmızı, Yeşil, Gri, Siyah, Mor ve Kahverengi.

MAVİ: sükûnet ve sadakat rengidir. Maviyi ilk sırada seçenler hassas ve huzur arayan insanlardır. Hayatları kontrollü, hedefleri bellidir. Problemsiz, üzüntüsüz bir hayat isterler ve bunun için birçok şeyi feda edebilirler. Tutarlı ve sürtüşmesiz bir beraberlik arzu ederler. Mavi son sırada ise tatminsiz olduğunuz ve sizi kısıtlayan şeyleri yıkmak istediğiniz anlamına gelir. Tekdüzelikten nefret ediyorsunuz demektir ama bu yüzden aile ve iş hayatınızda sürekliliği sağlayamayabilirsiniz.
SARI: 2., 3. veya 4. Sırada seçenler iyimser kişilerdir ve geçmişe değil daima ileriye, geleceğe ve umutla bakarlar. Hayatı kolay görür, problemleri pek kafaya takmaz, kolay endişelenmezler. Ama bu tembel oldukları anlamına da gelmez. Sürekli olmasa da sıkı çalışma dönemleri vardır. Hele sarıyı ilk sırada seçtiyseniz bu sizin çok hırslı ve sürekli zevk ve mutluluk arayan bir kişi olduğunuzu gösterir. Sarı renk hayli geri tercihlerde kaldıysa ümit ve hayallerinizi kaybetmiş, kendinizi reddedilmiş, bahtsız hissediyorsunuz ve içe dönmüşsünüz anlamına gelir.

KIRMIZI: arzu ve enerji demektir. İlk sırada kırmızıyı tercih edenler dürtüsel davranan, kazanmak isteyen enerjik kişileridir. İyi bir lider olurlar. Beklentileri yüksektir ve hayatı dolu dolu yaşamak isterler. Kırmızı 7. veya 8. sırada kalmış ise yaşama sevinci ve macera arzusu çok az demektir.

YEŞİL sebatkârlık, tutuculuk ve değişime direnç anlamındadır. İlk sırada tercih edilmişse, siz inatçı, sahiplenici ve hayli bencilsiniz demektir. Başarma hırsınız fazladır, kıymetli şeylere sahip olmak, hatta onları biriktirmek meyliniz olabilir.

Tanınmak ve başkalarını etkilemek istersiniz ama başarısızlık ve kayıp ihtimalleri sizi çok üzer. Yeşil son sıralarda kaldıysa benliğiniz incinmiş, gururunuz kırılmış demektir. Buna bağlı olarak da tenkitçi, alaycı ve dik başlı olabilirsiniz.

GRİ nötr bir renktir ve zıtlıklar arasında orta noktayı bulma isteğini temsil eder. Gri ilk tercihiniz ise hiçbir yere angaje olmadan bağımsız kalmak istiyorsunuz demektir. Fikir ve duygularınız her an değişebilir. Bir grupta “erimekten” nefret edersiniz. Yapan değil izleyen olmayı tercih edersiniz. Griyi son sıraya bırakanlar ise tersine paylaşmayı seven, bir gruba katılmak isteyen, arzulu, hevesli insanlardır. Bu kişiler hedeflerine ulaşmak için her yolu denerler.

SİYAH “hayır” demektir. Bu rengi ilk sırada tercih eden kişi kaderine isyan ediyor demektir. Siyah ikinci seçim ise, idealiniz, tutkunuz uğruna her şeyden vazgeçebilirsiniz. Eğer ilk tercih sarı, ikinci tercih siyah ise, kişi hayatında köklü değişiklikler yapmak üzeredir. Normalde siyah son sıralarda seçilir ve bu, kişinin kaderiyle barışık olduğunu gösterir.

MOR ise iç çatışmaları simgeler. Özellikle dürtülerinizle sükunet arayışları veya hükmedicilikle boyun eğme hisleri arasında çatışma yaşadığınızı gösterebilir. Moru ilk sırada tercih edenler mistik veya büyüsel arayış içerisindedirler. Zihinsel olarak tam olgunlaşmamışlardır. Hayal dünyasında yaşarlar. Mor genellikle son sıralarda tercih edilir ve olgunlaşmış bir yapıya, gerçeklerle yüzleşebilen bir kişiliğe işaret eder.

KAHVERENGİ fiziksel iyilik rengidir ve sizin kendi sağlığınıza gösterdiğiniz ilgiyi simgeler. Eğer kahverengiyi orta sıralara (4., 5.) koymuşsanız sağlığınız ve bedeninizle sadece gereği kadar ilgileniyorsunuz demektir. Bu da iyiye alamettir. Hastalık evhamı olanlar ve kendini fazla dinleyenler ise kahverengiyi ilk sırada tercih ederler. İlk tercihiniz bu renk ise hayli huzursuz ve endişelisiniz demektir.

Kahverengiyi ilk üç sırada tercih edenler aynı zamanda güvenli bir çevre arayışı içerisinde olurlar. Meselâ mülteciler genellikle bu rengi ilk sırada tercih ederler. Kahverengi son sırada olduğu takdirde ise, tersine, sağlığınızla gereği kadar bile ilgilenmiyorsunuz anlamına gelir. Sandığınız kadar sağlıklı olmayabilirsiniz. Çabuk bir check-up yaptırın.

 

YUSUF KARAÇAY - BİR PSİKİYATRİSTLE SOHBETLER - ZAFER YAYINLARI

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

kimbilir, 2006-02-12 20:28:34

bu renklerin dili diye bilinen allahın var ettigi bir kuramdır. başi agrıyan bir kişi aspirin kullandıgı zaman baş agrısının bir müddet sonra gececegini biliriz.aslında aspirin kanı incelterek kan dolaşimini hızlandırmaktadır. bu nedenle başi agrıyanin bedeninde bir adet sorun varken aspirin kullananin bedenindeki sorunları dokuza cıkınca beden agrıyla ilgili olan birinci sorunuyla ugraşamayacagından kişi baaşımın agrısı gecti demektedir.ve dogru söylemiştir,halbuki konumuz olan renkleri cenabı allah var ederek başı agrıyan kişi başına kırmızı şapka ve boynuna kırmızı atkı dolamış olsa kanı incelerek kan dolaşımı hızlanacagı icin baş agrısı bir müddet sonra gececektir...zaten aspirinde kırmızıdan cıkan sinyalleri yaymaktadır...

Bu yoruma katılıyor musunuz ?

DİĞER YAZILAR

EŞREF EDİP’TEN; “SİZ Mİ DİNE KARŞI DEĞİLDİNİZ?”

EŞREF EDİP’TEN; “SİZ Mİ DİNE KARŞI DEĞİLDİNİZ?”

1950 seçiminden az sonra, eski başbakanlardan, medrese kökenli Şemseddin Günaltay, İzmit CHP

Kim sabreder ve affederse şüphesiz bu hareketi, yapılmaya değer işlerdendir.

Şûra, 43

GÜNÜN HADİSİ

Bir kimseye şer olarak bir müslüman kardeşine hakaret etmesi kafidir.

Riyazü's Salihin, 3/1605

TARİHTE BU HAFTA

*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI