ALLAHIN VARLIK DELİLLERİ-3


M.Ali Nefer

malinefer@mynet.com

2006-02-15 17:53:06

Peygamber Efendimiz (aleyhissalatu vesselâm)

Allah’ın varlık delillerinden birisi de Peygamber Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem)’dir. Nitekim asırlar boyu bütün düşünen insanların kafasını meşgul eden, her bir mevcut için sorulabilen ve her zaman cevabı aranan “Necisin? Nereden geliyorsun? Nereye gidiyorsun?” sorularına bozulmamış her aklın kabul edeceği şekilde hakkıyla cevap veren Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem) olmuştur. Zira O, Allah’ın rahmetinin sembolü, Hakk’ın en nurlu delili, hakikatin en parlık lambası, yaratılış bilmecesinin keşfedicisi, kâinat hikmetinin açıklayıcısı ve mevcudattaki kemâlatın en mükemmel örneğidir.

 

Onun sözleri kâinatın gizemini çözen ve Cenab-ı Hakk’ı tanıtan sözler olarak dinlenilmesi gerekmektedir. Çünkü O, mevcudatın yaratılış maksadını açığa çıkarmıştır. Her bir şeyle bu yaratılış maksadına uygun biçimde muhatap olmuş, onları bu maksada göre kullanmış ve yaratılıştaki rahmeti bulup nazarlara sunmuştur. Nitekim O, hakkıyla ibadete layık olan Allah’ın en halis kulu, ruhların sultanı, insanlığın efendisi ve iftihar vesilesi ve insanlara olan sonsuz İlâhî ihsanların en mühim bir vesilesidir.(1)

 

Allah Rasulü, yapmış olduğu dualarla insanlara Cenab-ı Hakk’ı tanıtmaktadır. O, yüzünü şu fani dünyanın fenasından alarak, Bâki olan Zat’a çevirmekte ve işiten herkese O’na kavuşma yakarışını duyurmaktadır. Yine O, mevcudatı bir ayna gibi görerek, o aynalarda, Allah’ın gerçek ve bâki güzellikleri görünen bütün kudsî isimlerini göstermekte ve O’nu bütün insanlığa güzel isimleriyle tanıtmaktadır.(2)

 

Ayrıca Hz. Muhammed (sallallâhu aleyhi ve sellem), yapmış olduğu duaları neticesinde vuku bulan ve bütün eşyaya hükmeden bir yaratıcının dışında hiç kimsenin muktedir olamayacağı mucizeleriyle de Allah’ın varlığını ispat etmektedir. Bununla alakalı Efendimiz’in yapmış olduğu yağmur dualarını(3), “Allah’ım! Ömer İbn Hattab veya Amr İbn Hişam’dan birisiyle İslam’ı aziz kıl” diye dua ettikten sonra Hz. Ömer’in imana gelmesini(4), Hz. İbn Abbas’a “Allah’ım! Ona dinde derin bir kavrama gücü ver” diye dua ettikten sonra Hz. İbn Abbas’ın önemli bir alim olmasını(5), Hz. Ali’ye “Ya Rab! Soğuk ve sıcağın zahmetini ona gösterme” duasını ettikten sonra bu duanın bereketiyle Hz. Ali’nin ömür boyu soğuk ve sıcaktan etkilenmemesini(6) örnek verebiliriz. Bu hadisler, yalnızca bir dua vesilesi olarak değil, aynı zamanda Cenab-ı Hakk’ı tarif ederek O’nun hak ve mevcut olduğunu tasdik ettiren birer delil hükmündedirler.

 

Hz. Muhammed (sallallâhu aleyhi ve sellem), her şeyden önce, imanda bir mürşiddir. Kâinat, daima tazelenen nakışlarla, her biri birbirinden güzel çeşit çeşit varlıkla süslenmiş olduğu halde, insanların akıl gözünde tesadüfe bağlı bir oyuncak gibi görülürken; o Zât’ın getirdiği tarif ile nurlanmış ve anlam kazanmıştır. Her şey ölümle birlikte yokluğa ve hiçliğe gidiyor görünürken; o Zât’ın âlemde yaptığı inkılab ile âlemin şekli değişmiştir. Onun tarifi ile insanların gözünde her şey canlanmış; hiçliğe atılan zavallılar değil, ebedî hayat yolundaki yolcular haline gelmiştir. O’nun getirdiği nur sayesinde, her şey, birbirinin düşmanı olarak görülmekten kurtularak, aynı Yaratıcının kendisini tanıtmak üzere görevlendirdiği birer vazifeli memur, birbirinin yardımına koşan birer dost ve kardeş olarak görülmeye başlanmıştır. Ki, onun getirdiği iman nuru olmasaydı, tam bir yardımlaşma içinde görev yapan mevcudat sahipsiz, ehemmiyetsiz ve yok olmaya mahkum zavallılar olarak görünecekti.(7) Efendimiz olmasaydı kâinattaki her şey yok hükmünde kalacak ve bunların herhangi bir kıymet ve ehemmiyeti olmayacaktı. Nitekim “Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım”(8) hadis-i şerifi de bu hakikati ifade etmektedir.

 

Netice itibariyle, risalet semasının güneşi, bütün peygamberlerin efendisi, Kur’an’ın tercümanı, şaşırmaz ve şaşırtmaz en doğru rehber ve en mükemmel üstad olan Efendimiz, her söz ve hareketiyle Cenab-ı Hakk’ın varlığını ispat etmektedir. O, getirdiği Kitap ve o Kitap’a göre ortaya koyup uyguladığı hayat (temsil) ve gösterdiği hedeflerle Allah’ı tanıtan canlı bir örnektir. Çöl ikliminde yaşayan bedevi kabilelerden asırlara hitap edecek medeniyetler kuran bir toplum vücuda getirmesi ve de, onun insanlığa verdiği hareketin günümüzü bile derinden etkileyip, dinamik hale getirmesi, insanların Allah’ı tanımasına yardımcı olacak güçlü bir delildir.

 

KAYNAKLAR

(1)Bediüzzaman Said Nursî, Lem’alar, s. 63; Mektubat, s. 191, 215.

(2)Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, s. 218.

(3)Buhari, İstiska, 6-8; Müslim, İstiska, 8-10.

(4)Tirmizi, Menakıb, 17; Müsned, 2/95.

(5)Buhari, Vudu, 10; Müslim, Fezailü’s-Sahabe, 138.

(6)İbn Mace, Mukaddime, 11.

(7) Bediüzzaman Said Nursî, Mesnevî-i Nûriye, s. 21-22.

(8)Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ, 2/214

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

erkut ungun, 2007-05-01 13:43:59

bu yazıyla ilgili eleştiri ne demek? kurban olayım ben ondan bahseden her harfe......

Bu yoruma katılıyor musunuz ?

bahattin demir, 2006-07-10 22:16:02

öncelikle böyle bir sayfa hazırladığınız için allah razı olsun.sayenizde bu site sayesinde hergün daha yeni şeyler öğrendim saolun.

Bu yoruma katılıyor musunuz ?

DİĞER YAZILAR

Rabbimiz! Bize gözümüzü aydınlatacak eşler ve zürriyetler bağışla ve bizi takva sahiplerine önder kıl!

Furkan, 74

GÜNÜN HADİSİ

"Ümmetimin tamamı affedilmiştir, ancak günahlarını ilan edenler müstesna!"

Buhârî

TARİHTE BU HAFTA

*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI