Soru: İslamın kadına bakış açısını kısaca belirtebilir misiniz?
Dinimizde, kadın aynen erkek gibi cemiyetin bir parçası olarak kabul edilir, görüşü alınır ve onunla istişare yapılır. Bunun pratikte en güzel örneğini de bizzat Fahr-i Kâinat Efendimiz vermiştir
Dinimizde, kadın aynen erkek gibi cemiyetin bir parçası olarak kabul edilir, görüşü alınır ve onunla istişare yapılır. Bunun pratikte en güzel örneğini de bizzat Fahr-i Kâinat Efendimiz vermiştir. O ki vahy ile müeyyed Nebiler sultanıdır. Önüne gelen bütün mesele ve problemlerin çözümü doğrudan doğruya Arş-ı Azam'dan halledilmiştir. Bununla beraber O, çok defa hanımlarıyla oturur ve bir arkadaş gibi onlarla bazı meselelerin müzakeresini yapardı. Vahiy ile müeyyed olan Allah Rasulünün (s.a.s.) böyle bir şeye ihtiyacı yoktu ama O, ümmetine bir şey öğretmek istiyordu: Kadın, o güne kadar olduğundan çok farklı bir yere oturtulacaktı ve işte O, bu önemli vazifeyi bilfiil temsil ediyordu.
İşte bir misal. Hudeybiye anlaşması, müslümanlara çok ağır gelmişti. Öyle ki, kimsede yerinden kımıldayacak mecal kalmamıştı. Bu arada Allah Rasûlü, kendisiyle hacca gelenlere, kurbanlarını kesmelerini ve ihramdan çıkmalarını emretmişti. Ancak sahabi, acaba verilen kararda bir değişiklik olur mu diye, meseleyi ağırdan alıyordu. Allah Rasûlü, emrini bir kere daha tekrarladı. Fakat, sahabideki ümitli bekleyiş tavrı değişmedi. Bu, asla Allah Rasûlüne karşı bir muhalefet değildi; sadece başka bir alternatifin olup olmadığını öğrenmekti. Zira Kabe'yi tavaf etmek üzere yola çıkmışlardı. Belki Hudeybiye anlaşmasındaki kabul edilen şartlar tatbik edilmez de anlaşmada bir değişiklik olabilir diye bekliyorlardı.
İki Cihan Serveri, sahabideki bu durumu sezince hemen çadırına girdi. Ve hanımı Ümmü Seleme validemizle iştişare etti. Bu ufku geniş annemiz de istişarenin hakkını vermek için fikrini beyan etti ve şu mealde sözler söyledi: “Ya Rasulallah! Emrini bir daha tekrar etme. Belki muhalefet eder ve mahvolurlar. Fakat sen, kendi kurbanlarını kes ve onlara bir şey demeden ihramdan çık. Onlar verdiğin emrin kesinliğini anlayınca, sana itaat edeceklerdir.”
Hanımla istişare edilir mi?
Allah Rasûlü de böyle düşünüyordu. Hemen bıçağını eline aldı ve çadırından çıkarak kendine ait kurbanları kesmeye başladı. O daha birkaç kurban kesmişti ki, sahabi de kendi kurbanlarını kesmeye koyuldu. Çünkü, artık verilen karardan dönüş olmadığını anlamışlardı. (Buhari, Şurût 15) (Bir aile reisi olarak kaç kişi, aile hayatında, hanımıyla istişareye yer vermektedir? İslam'ın kadını esir ettiğini söyleyen talihsizlerin kulakları çınlasın!)
Kadın haklarını müdafaa edenlerin düşüncelerinde bile kadın, hala ikinci dereceden bir varlık olmaktan kurtulmuş değildir. Oysa dinimiz, kadına, bir bütünün yarısı nazarıyla bakmaktadır. Kadın, öyle bir bütünün parçasıdır ki, diğer parçanın işe yaraması için onun mevcudiyeti şarttır. Bu parçalardan her birerleri, diğerinin gerçek değerini bulması bakımından önemli bir esastır. Elverir ki, Rabbimizin koyduğu ölçülere riayet edilsin ve denge için yaratılan bir şey dengenin aleyhinde istismar edilmesin...
Efendimiz (s.a.s.), nasıl hareketleriyle kadınlara karşı lütufkâr davranıyordu; sözleriyle de hep bu şekilde davranmayı teşvik ediyordu. Bir hadislerinde şöyle buyururlar: “Mü'minlerin iman bakımından en kusursuzu, ahlâkı en güzel olanıdır. Ahlâkı en güzel olanınız da, kadınlarınıza en güzel davrananınızdır.” (Ebu Davud, Sünnet 15)
Hadisleri çoğaltabiliriz. Görülüyor ki, kadınlık O'nun nurlu beyanlarıyla, kendi şeref ve haysiyetini garanti altına almış, o güne kadar ayaklar altında çiğnenen, hor ve hakir bir varlık olmaktan kurtulmuş, dünya ve ukba saltanatı kazanmıştır.Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
Soru: Mü’min olduğumuz halde niye geri kaldık?
Bu soru zaman zaman görsel ve yazılı basında, zaman zaman da dost meclislerinde gündeme geliyor
Soru: İslamın kadına bakış açısını kısaca belirtebilir misiniz?
Dinimizde, kadın aynen erkek gibi cemiyetin bir parçası olarak kabul edilir, görüşü alınır
Kadınlar neden kapanmak zorundalar? Madem kadın hakları var İslam’da, o halde neden iki kadın şahit bir erkek şahide bedel oluyor? Madem İslam’da kadın hakları var, o halde neden kadınlar kapanmak zorunda da erkekler değil?
İslam’a göre savaşmak neden kutsal bir şey sayılıyor? İslam barış demekse, Müslümanlar neden savaşmıştır?
Soru: Müslüman ülkeler Allah katındaki en son ve en hak dine sahipse neden dünya üzerinde tüm müslüman ülkeler sürünmektedir? Neden gavur Hıristiyanlar ve yahudiler dünyayı yönetmektedir?
Soru: Neden kadınların şahitliği erkeğin yarısı değerindedir? Din neden kadınları eksik bir varlık olarak değerlendiriyor?
- Soru: Allah neden gerekirse kadınların dövülebileceğini söylüyor?
- Soru: Allahın kadınlara ne garezi vardır? Neden gerekirse dövülebileceklerini söylemiştir. (Nisa suresi, 34. ayet) Neden onlar "Aklen ve dinen eksik yaratıklardir" (Hadis, kaynak: Buhari). Neden şahitlikleri erkeğin yarısı değerindedir
- Soru: Ömrü boyunca İslamla tanışmamış kişilerin ne suçu vardır? Afrikanın ilkel bir kabilesinde doğmuş birinden Allah nasıl kendisine iman bekler?
- Soru: Kurana göre Allah bazılarının kalplerini mühürlemiş, onlardan imanı esirgemiştir. (Biz ateistler o kişilerdeniz belli ki). Peki bu durumda Allah bize haksızlık yapmış olmuyor mu? Bizim ne suçumuz vardır? Bu Allahın adil s
- Tanrı her şeyi biliyorsa (geçmis, gelecek, vs) o zaman geçmiş de, gelecek de daha yaratılış anında belli demektir. O zaman bir şahsı öldüren katilin cezalandırılması manasız değil mi?
- Kaderimiz çiziliyse kararlarımızdan niye sorumlu tutuluyoruz? Yok eğer hür irademiz varsa, niye bazı şeyleri seçtiğimizde cehenneme atılıyoruz?
- Kurandaki kaderle alakalı ayetlerde bir çelişki var mı?
- Nasıl oluyor da Allah bir şeyi daha olmadan önce bilebiliyor?
- Ayakların kaydığı ve kaydırıldığı bir zemin: Kader sırrı
- Kıymetli ziyaretçilerimiz!
İnfitar Suresi/6-8
Ey insanoğlu! Seni yaratıp sonra şekil veren, düzenleyen, mütenasip kılan, istediği şekilde seni terkip eden, çok cömert olan Rabbine karşı seni aldatan nedir?
GÜNÜN HADİSİ
Gerçek Müslüman
Müslüman, dilinden, elinden müslümanlar selâmette kalan kimsedir. (Buhari, Kitabü'l İman -Abdullâh b. Amr b. Âs)
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARİHTE BU HAFTA
*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...