RESULULLAH’IN HAYATININ IŞIĞINDA BAŞARI PRENSİPLERİ
Çok iyi bilinen bir gerçektir ki Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem insanlık tarihinin gördüğü en başarılı insandı. Fakat O, sadece Thomas Carlyle'nin
Çok iyi bilinen bir gerçektir ki Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem insanlık tarihinin gördüğü en başarılı insandı. Fakat O, sadece Thomas Carlyle'nin kendisini adlandırdığı gibi bir "kahraman" değildi. Ayni zamanda Kur'an'ın ifadesiyle "bütün insanlar için en güzel örnekti" de... Bize bu dünya hayatında en üstün başarıya ulaşma yolunu da göstermişti.
Peygamber aleyhissalatu vesselam’ın hayatına baktığımızda, bizzat kendisi tarafından takip edilen bir takım önemli prensipler görürüz. Gerçekten de Peygamber Efendimiz kelimenin tam anlamı ile pozitif düşünceye sahip bir insandı. Tüm faaliyetleri sonuç almaya yönelik faaliyetlerdi. Başarıyı ve verimliliği engelleyici bütün adımlardan özellikle kaçınmıştı.
Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in hayatına baktığımızda takip ettiği prensiplerden bazılarını su şekilde sınıflandırabiliriz:
Birinci Prensip: Mümkün Olandan Başlamak
Bu prensip Hz. Ayşe (r.anha)'dan nakledilen şu hadiste gayet iyi açıklanmıştır: "Rasulullah iki işten birini seçmek durumunda kaldığında kolay olanını tercih ederdi." (Buhari) Kolay olanı tercih etmek muhtemel olandan başlamak anlamına gelir. Muhtemel olandan başlayanın da amacına ulaşması daha kolaydır.
İkinci Prensip: Dezavantajda Avantaj Görmek
Mekke döneminin ilk günlerinde birçok problemler ve zorluklar vardı. Bugünlerde bir ayet nazil oldu: "Muhakkak her zorlukla bir kolaylık vardır. Evet her zorlukla bir kolaylık vardır" (94:5–6).
Bu, şayet ortada problemler varsa, ayni zamanda birçok fırsatların da olduğu anlamına gelir. Başarıya giden yol ise problemlere aldırmamaktan ve fırsatlardan faydalanmaya bakmaktan geçer.
Üçüncü Prensip: Faaliyet Sahasını Değiştirmek
Bu prensibin kaynağı Hicret hadisesidir. Hicret sadece Mekke'den Medine'ye göç değildi. Tarihin daha sonra da kaydettiği gibi İslami çalışmalar için daha uygun bir zemin bulmak için yapılmıştı.
Dördüncü Prensip: Düşmanını Dost Haline Getirmek
İslam Peygamberi sallallahu aleyhi ve sellem- inanmayanların bitmek bilmeyen düşmanlıklarına maruz kaldı. Bu devrede Kur'an O'na kötülüğe iyilikle mukabele etmesini söylüyordu. Sonrası, yine Kuran'da ifadesini buldu: "Seninle arasında düşmanlık bulunan kimse senin en yakın dostun oluverir" (41:34).
Bu, kötülüğe iyilikle mukabelenin düşmanlar üzerinde onları fethedici bir etkisi olduğunu gösterir. Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin hayatı bunun ispatidir.
Beşinci Prensip: Eksiyi Artıya Çevirmek
Bedir Savası'ndan sonra, müşriklerden 70 esir alınmıştı. Bunlar eğitimli kişilerdi. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem, bu kişilerin her birinin on Müslüman çocuğa okuma yazma öğretme şartı ile serbest kalacağını ilan etti. Bu, tüm öğrencileri Müslüman ama tüm öğretmenleri düşman tarafından gelmiş, İslam'ın ilkokuluydu. Burada bir İngiliz Şarkiyatçısının Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem hakkındaki tespitini kaydetmekte fayda var: "O başarısızlıktan başarı elde etmek için güçlüklerle azimle yüzleşti"
Altıncı Prensip: Barışın Gücü Şiddetin Gücünden Daha Fazladır
Mekke fethedildiğinde, tüm müşrikler Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in önüne getirildi. Bunlar her türlü cezaya müstahak savaş suçluları idiler. Fakat Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem onlara dokunmadı. "Gidiniz, serbestsiniz" dedi. Bu davranışın sonuçları ise inanılmaz oldu. Hepsi kısa zamanda İslam'ı kabul ettiler.
Yedinci Prensip: Çok Yönlü Bakış
Mute Gazvesi'nde, Müminlerin kumandanı Halid b. Velid düşman kuvvetleri ile aradaki muazzam dengesizliği görerek birliklerini savaş alanından çekti. Medine'ye ulaştıklarında bazı Müslümanlar Halid b. Velid'i ve askerlerini "Ya Farrar (Ey Yenilenler)" hitabı ile karşıladılar. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem "Hayır. Onlar öne geçenlerdir (Karrar)." dedi.
Bu Müslümanlar hadiseye sadece mağlup olmak ya da galip gelmek acısından bakıyorlardı. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem bu sözü ile bir üçüncü seçenek daha olduğunu ifade ettiler. Bu da savaştan kaçınarak kuvvetlenmek için vakit kazanmaktı. Bugün tarih bize üç senelik bir hazırlıktan sonra Müslümanların Bizans sınırlarına kadar nasıl geldiklerini ve nasıl büyük zaferler kazandıklarından bahsediyor.
Sekizinci Prensip: Mücadeleyi Kendine Uygun Sahada Kabul Etmek
Bu prensip ise Hudeybiye Anlaşması'ndan çıkarılmıştır. Hudeybiye günü müşrikler Müslümanları savaşa sürüklemek kararlılığındaydılar; çünkü oldukça avantajlı bir pozisyonda idiler. Fakat Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem onlarla, şartlarını tek taraflı kabul ederek, bir anlaşma yapmak yoluna gitti. Bu on yıl süreli bir barış anlaşmasıydı. Bu dönem sonunda iki grup arasındaki karsılaşma savaş sahasında olacaktı. Fakat hâlihazırdaki anlaşmazlık, fikrî sahadaki bir anlaşmazlık olarak ifade edilmişti. Nitekim İslam fikri üstünlüğünün bir sonucu olarak iki sene içerisinde zaferini ilan etti.
Dokuzuncu Prensip: Tedricilik
Bu prensibi Buhari'deki bir hadis gayet iyi açıklamaktadır. Hz. Ayşe (r.anha)'nin dediğine göre Kur'an'ın ilk ayetleri daha çok cennet ve cehennem ile ilgili idi. Aradan uzun bir zaman geçip de insanların kalpleri yumuşayınca zinadan içkiye birçok yasak emirleri gelmeye başladı. Bu, İslam'ın sosyal değişimde tedriciliği esas aldığını göstermektedir.
Onuncu Prensip: Tartışmalı Konularda Uzlaşmacı Olmak
Prof.Dr. Mevlana Vahidüddin Han
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
EŞREF EDİP’TEN; “SİZ Mİ DİNE KARŞI DEĞİLDİNİZ?”
1950 seçiminden az sonra, eski başbakanlardan, medrese kökenli Şemseddin Günaltay, İzmit CHP
Kim sabreder ve affederse şüphesiz bu hareketi, yapılmaya değer işlerdendir.
Şûra, 43
GÜNÜN HADİSİ
Kurban hakkında
"Kim gönül hoşluğu ile,sevabını Allah'tan umarak kurbanını keserse,o kurban onu ateşten koruyan bir perde olur"Tergib ve Terhib:2/155
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARİHTE BU HAFTA
*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...