Soru: Başörtüsü dinin bir hükmü müdür?

C-İslam’da avretin örtünmesi, tartışılmaz bir farzdır. Şimdiye kadar hiçbir âlimin tesettürün farziyetinde ve dini oluşunda farklı bir görüş beyan ettiği tarihen sabit değildir.

Tartışma, sadece kadının el ve yüzün örtmesinde söz konusu olmuştur. O da normal hallerde. Fitne ve tahrik unsuru söz konusu olursa ittifaken el ve yüzün de örtünmesi gereklidir. (Ahzap/ 59 ve Nur/30-31 ayetlerine bakılabilir).

Dünyada tesettüre riayet etmeyen ve hatta karşı çıkan, nefsi emmarenin heva ve hevesleri tarafından esir edilen batı alemidir. Gelişmiş bilim ve akli selime rağmen nefsin hakimiyeti altına giren ve onun hegemonyası altında kayıtsız şartsız itaaet eden gayr-i müslim alem, İslamiyet’in kemalatını, ahlaki ve insani yüce değerlerini içine sindiremediği ve onlardan mahrum oldukları için, İslam alemini de kendileri gibi nefse ve yaveri olan şeytana esir ve tutsak etmek için her melaneti işlemektedir. Evet, 20. asrın egemen kölesi, süfli hislerinin esiri, seksüel duygularının tutsağı ve şehvetperest çağdaş erkeğin nefsi ve onun dalkavukçusu olan şeytandır İslami tesettür ve özgürlük üniformasına karşı çıkan.

Kadın hakları tuzakları adı altında zavallı kadını, seksperest erkeklere kurban edilmiştir.

Şahsiyeti ve iffeti ayaklar altına alınmıştır. Toplumsal kalelerde fuhşa gedikler açılmıştır, AİDS ve zührevi hastalıklar gibi çağın vebası ve belası davet edilmiştir, toplumsal yaşamın sağlığı ve mutluluğu alt üst edilmiştir. Böylece sonsuz mutluluk hakkı ebediyen elinden alınarak sonsuz mutsuzluğa mahkûm edilmiştir.