MARÄ°FET Ä°KLÄ°MÄ°-Prof.Dr. Åžener Dilek-Feyza Yay.-Ä°st.-2008

Hayata lazım olan ilk ders, en devamlı ders, en hakiki ders, en derin ders ‘iman hakikatleri’nin talim ve tedrisidir, tahkim ve tekmilidir. Hava, su ve gıda gibi lazım olan bu derslerden, bu ‘marifet sofraları’ndan son n


Nurgül Dere

nurguldere@gmail.com

2009-02-25 14:23:20

• "Hayata lazım olan ilk ders, en devamlı ders, en hakiki ders, en derin ders 'iman hakikatleri'nin talim ve tedrisidir, tahkim ve tekmilidir. Hava, su ve gıda gibi lazım olan bu derslerden, bu 'marifet sofraları'ndan son nefese kadar istifade etmek, hayatın en büyük gayesi ve en yüksek hedefi olmalıdır."s:7

• "O sahib-i zaman, o dellal-ı Kur'an, Anadolu insanına ve bütün beşer âlemine ışık tutacak bir 'Marifet Güneşi', İ'caz-ı Kur'an'dan telemmü eden bir 'iman ve Kur'an seti' hazırlamış, asrın idrakine sunmuştur."s:23

• "Said Nursi iman hakikatleri ile ilgili manaları süzerek vermiştir. Manayı berrak bir biçimde sunarken israf-ı kelama kaçmamıştır. Her cümle dopdoludur; mana ve hakikat yüklüdür. Kılıç gibi, deliller keskin ve müessirdir."s:54

• "Marifet ile ilgili metinlerde, tefekkür derinliği kendini gösterir. Anlatım o derece hakimanedir ki, sanki cümlelerin içerisinde kâinat dile gelir, konuşur; içini size açar, derunundaki güzellik ve hazineleri size gösterir."s:55

• "Risale-i Nur, kuru, sığ ve basit bir mantık örgüsü ile yetinmemiş, gayet derecede doyurucu, yeterli ve kapsamlı bir muhteva içinde hakikatleri yeni bir biçim, yeni bir stil içinde muhataplarına sunmuştur."s:62

• "Yaratılan her mahlûk, her mevcut kâinat kitabının bir harfi veya bir kelimesi gibidir. Her kelime hikmet-i Rabbaniye'nin birer mucizesi, san'at-ı İlahiye'nin birer harikası, rahmet-i İlahiye'nin birer hediyesidir."s:64

• "Kâinat kitabında her şeyi yaratmayan bir şeye sahip çıkamaz. Bir şeyi halkeden her şeyi halketmiştir. Balık kimin ise, derya O'nundur, derya kimin ise, küre-i arz O'nundur, küre-i arz kimin ise, Güneş Sistemi O'nundur, Güneş Sistemi kimin ise kâinat O'nundur."s:66

• "Nasıl ki, kâinat, kudret ve irade-i İlahiyye'nin delilidir, hikmetli ve sanatlı halkedilmiştir. 'Yapan bilir, bilen de konuşur' hakikatince, kelam sıfatından gelen Kur'an-ı Azimüşşan da şu güzel kâinatı yaratan Allah'ın beyan ve fermanıdır."s:70

• "Akıl gözünü kapasa da, vicdanın gözü daima açıktır. Akıl, gaflet sarhoşluğuna düşse, Allah'ı unutsa bile, vicdan Halıkı'nı, Sahibi'ni, Rabbi'ni unutamaz."s:75

• "İman, saadet-i ebediyenin anahtarıdır. Dünyada da gerçek saadet ve sürurun, safi sevinç ve lezzetin kaynağı, kayyumu ve esasıdır. Dünyanın meşakkat ve belalarına, sıkıntı ve sancılarına karşı deva, gıda, şifa, güç ve kalkan imandır, imanın gücü ile insan hadiselerin tesirinden kurtulacaktır. Eğer imanda zafiyet varsa, iman taklid derecesinde ise, o insanın dünyası birçok açıdan sıkıntılı, sancılı ve riskli olacaktır."s:90

• "Hayaline hükmeden belki kâinata hükmeder, hayaline sahip çıkan belki kâinata sahip çıkar. Hayalini temiz tutan, kirletmeyen sema ehlinin dikkatini çeker."s:102

• "Evet, maddi ve manevi terakki ve açılımın esası, kökü, temeli 'hayal gücü'dür. Hayaline bir görev biçmeyen, hayaline bir ideal giydirmeyen insan, güç ve enerjisini kuvveden fiile çıkartamayacaktır. Gelecek günlere ışıkla bakmak için ideal bildiği hayaller üzerinde kafa yormak, hayaller üzerinde çalışmak gerektir."s:104

• "Taakkul merhalesinde, insan görev ve sorumluluğunu ve yaradılış esrarını aklın önüne koymalıdır."s:110

• "Düşünen, tefekkür eden insan abesiyete akamaz, nefis ve arzularının peşine takılıp, gerçek görev ve sorumluluğunu unutamaz."s:111

• "Allah'ın emirlerini yerine getiren, ibadetleri yapan ve yasaklardan kaçan müminler kalbi ve ameli hayatları itibariyle iz'an mertebesindedirler."

s:118

• "Müslüman, sulhtan, selametten, itidal, emniyet ve asayişten yanadır. Anarşi ve terörü, fitne ve fesadı iltizam etmez, edemez."s:120

• "İslam tarihinde iman noktasında iz'an, ikan ve itikat keskinliğine çıkmamış; kalbi marifet ilminde yeterli ölçüde inkişaf etmemiş, bedevi, kaba ve kara cahiller, ciddi dini eğitim tezgâhlarından yeterli ölçüde geçmemiş adamlar da taassub ateşinin içine düşmüşlerdir."s:127

• "Mümin, iman ve ubudiyeti ile ahsen-i takvime liyakat kesbeder. Mükerremiyet arşında oturur, vazifesini bihakkın ifa etmeye çalışır."s:132

• "Cenab-ı Hak, ihlâslı ve muttaki kullarını sever. Kul, ihlâsı kazanmak için sarf ettiği azm ve gayreti, ihlâsı muhafaza etmek için de sarf etmelidir. Aksi halde, ani ve tedrici düşüşler yaşayabilir. Hal ikliminde soğuk rüzgârlar esebilir."s:139

• "Mümin müteyakkız olmalıdır. Bu teyakkuza yardım eden çok önemli bir saik, gönül dostları ile olan rabıtasıdır. Bu rabıtayı koparmamak, pekiştirmek gerekir."s:139

• "Bazı fıtratları rehavet vurur. Rehavet fıtrata gevşeklik verir, hamiyetleri kısar, hizmet ruhunu öldürür. Rehavet veren saiklere karşı, nefsine görev yüklemek, fiili hizmet ve oluşumların içinde akıp gitmek gerektir."s:140

• "Nefsini tanımayan hep zarar eder; nefsinden taraf olan hep yorulur; nefsin hile ve desiselerine kapılan dünyada ve ahirette perişan olur. Afetlerin kaynağı nefistir. Kendi belan, içindedir. Nefsini tanı.."s:141

• "Sende zahir olan kemalat, güzellik ve mazhariyetleri katiyen nefsine nisbet etme. Hep Hakk'tan bir ikram, bir ihsan ve bir in'am bil. Rabbine şükret. Sana itibar ve iltifat edenlere, seni alkışlayanlara, sana paye giydirenlere itibar etme, Hakk razı mı? Manevi mücahede meydanında nerdesin ve neredesin, sen ona bak!"s:141

• "Risale-i Nur, kâinat kitabını açar, muhataplarının önüne koyar. Dikkatle baktırır, ibretle düşündürür. Hikmet gözlüğü ile nazarları kainat kitabındaki mucize eserlere çevirtir. O zaman her bir bakış, bir ibret penceresi olur. Kâinat da bir mütalaa kitabı…"s:144

• "Risalelerdeki iman hakikatlerini, açlığımızı hissederek, dikkat ve iştiyak ile sürekli okuduğumuzda; iman-ı tahkikiye ulaşabilir; tahkik gözü ile 'tefekkür mesleği'nde derinleşerek masnuat ve mevcudat sahifelerini asar, esma, sıfat ve şuunat-ı İlahiye hesabına okuyarak bir nevi huzura yükselebiliriz."s:147

• "Binbir esma-i İlahiye sayısınca imanda terakki mertebeleri vardır. İman-ı tahkikiden gelen tafsilatlı ve bürhanlı marifet-i Kudsiye ile huzura yükselebilmenin yolları açıktır. Başkaları için elem, keder, sıkıntı, sancı ve meşakkat olan şeyler marifetullahta yol kat' etmiş zatlar için nur olur, Burak olur, kalbî inşirahlara yükseltir."s:150

• "Lakayt ve laubali ruhlar talim ve tedrise tahammül edemezler, hep satıhta kalır, suri bir dünyayı temsil ederler.Talim zevkini tadanlar, ömürlerinin sonuna kadar kendilerini hep talebe görürler, şakirt bilirler. Talim ciddiyeti insanı derecesine göre ilmî rusuhiyete yükseltir, huzurî bir yakîne ulaştırabilir."s:160

• "İrade, bir nimettir, bir ihsan-ı İlahidir. İnsan iradesinde muhayyerdir, istediği şeyi tercih edebilir. Kamil müminler, iradelerini Allah'a ibadet ve taata, itaat ve inkiyada tahsis etmişlerdir. Onlarda irade, ibadet içindir. İrade ibadeti tercih için vardır; hata ve günahları, isyan ve gafleti tercih etmek için değil."s:163

• "Cemiyetin iman selameti yolunda, en keskin, en etkili ve en kestirme yol insanların kalp ve gönüllerine 'Allah sevgisi' ve 'Allah korkusu'nu nakşetmektir, iman kalesini takviye ve tahkim etmektir. İman hakikatlerini manevi bir iksir gibi içirmektir. Bunun da yol ve yordamı, akıl-kalp mutabakatını netice verebilecek bir model ile eğitim kalitesinin yaygınlaştırılmasıdır."s:185

• "Fıtratı tatmin ve teskin eden en büyük güç, en kuvvetli enerji, en metin nokta-i istinad, en sağlam bir nokta-i istimdad, din-i İslam'dır."s:187

• "Evet, inanmak fıtrîdir. Fıtratın lazımıdır. Fıtrat Rabbını arar, Rabbına yönelir. Bu yöneliş ruhda teselli, sürur ve inşirah kapılarını açar, hayat tatlılaşır, kalp huzur nağmelerini duyar, gönül firdevsi bir bahçeye döner. Allah'a iman, insanın önünü açar, istikbalini aydınlatır."s:188

• "Risale-i Nur, fert psikolojisi noktasında insanın iç dünyasında kilitlenen pek çok sorunları çözer. Ferdi teskin eder ve ona inşirah verir. İnsanın iç dünyasındaki yaraları bir ruh doktoru, dirayetli bir psikolog gibi tedavi eder."s:189

• "İnsanın üzerinde en çok titrediği kendi ruhudur. İnsan psikolojisinde derin izler açan, insanın en ziyade sarsan olay, ölüm gerçeğidir. Dünyada hiçbir şey ile bu ölüm endişesi izale edilemez; ancak ahirete iman ile insan teskin olabilir, endişelerini izale edebilir."s:198–199

• "Mümin musibetlere, sıkıntı ve sancılara, hastalık ve meşakkatlere maruz ve muhatab olduğu zaman, Rabbinin isimlerinden güç alır; O'na sığınır, O'ndan medet alır, teneffüs eder."s:204

• "İbadet, Cenab-ı Hakk'ın bahşettiği hadsiz nimetlere karşı bir şükür, bir teşekkürdür. İnsanı yoktan yaratan, cihaz ve duygularla techiz eden, yer ve göğü insanın emrine tahsis eden, insana sonsuz nimetler bahş eden Allah-ı Azimüşşan'a karşı ibadet, fıtratın bir borcu, kulluk şuurunun bir gereğidir."s:208

• "İbadetlerin zamanında yapılması, günü bereketlendirir, insanı tembellik ve miskinlikten kurtarır. İbadetteki zaman tanzimi, ruha disiplin verdiği gibi, insanın maddi hayatının intizamına da kuvvet verir."s:215

• "Evet, iman 'hayat iksiri' gibi insanı diriltir, hayata sıhhat, afiyet verir. İman, güç ve enerjidir. Safi lezzet, hakiki sevinçtir. Ruha cennettir. İnşirah ve inbisatın, saadet ve sürurun, vicdani telezzüz ve tekeyyüfün kaynağıdır."s:222

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

murtaza, 2010-01-07 22:32:50

emeğinize saglık.Bu kitabı en kısa zamanda alıp okuyacagım ins.

Bu yoruma katılıyor musunuz ?

DÄ°ÄžER YAZILAR

Allah dilediğini hesapsız rızıklandırır.

Nûr, 38

GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°

Kim Allah'ın Kitabını öğrenir ve sonra da onda bulunanlara uyarsa, Allah onu, dünyada dalaletten çıkarıp doğru yola sevkeder, ahirette de kötü hesabtan korur

Ravi:Ä°bnu Abbas(r.a.)

TARÄ°HTE BU HAFTA

*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SÄ°TE HARÄ°TASI