PROF. DR. CEVAT AKŞİT HOCAEFENDİ İLE ÖRTÜNME, EVLİLİK VE AİLE ÜZERİNE-1

Cevat Akşit hocamızla yaptığımız üçüncü röportajı istifadenize arz ediyoruz. Gerçi uzun zaman oldu mülakatı yapalı, ama meşguliyetlerimizden bugüne kadar gecikti. Hocamızla tesettür ve sulandırılmasından başladık, nikah, kız erkek münasebetl


Salih Okur

nedevideobendi@gmail.com

2009-10-07 16:43:50

Cevat Akşit hocamızla yaptığımız üçüncü röportajı istifadenize arz ediyoruz. Gerçi uzun zaman oldu mülakatı yapalı, ama meşguliyetlerimizden bugüne kadar gecikti.

 

Hocamızla tesettür ve sulandırılmasından başladık, nikâh, kız erkek münasebetleri, mutlu bir evliliğin yolları hususları ile bitirdik.

 

Maalesef şu anda memlekette tesettür yasağından ziyade insanı endişeye sevk eden “tesettür sulandırılması” meselesi var. Tesettür’ün örtmek gizlemek manasını es geçen bir tesettür firmasının şu reklamını duyunca ne garipsemiştik; “Filan giyim sizi fark ettirir.

 

Bir vesileyle geçenlerde bir sohbetini dinlediğim muhterem hocam Prof. Dr. Ahmed Akgündüz beyefendinin şu dediklerine katılmamak mümkün mü; “Hakkını helal etsin bacılarım ama bugün dindar hanımların da tesettüre uyduğu kanaatinde değilim. Çünkü Kur’an-ı Kerim “ziynetlerini örtsünler” diyor. Bazen o kadar kendini göstermek için örtünenler var ki.. Çok tehlikeli bir yaklaşım.”

 

Mülakatımızın ilk kısmını sunarken, bir hususu-daha önce defaatle yazmamıza rağmen-tekrar belirtiyoruz. Bu site Cevat Hocanın şahsi sitesi değildir. Hocamıza gönderdiğiniz mailler de kendisine ulaşmamakta ve silinmektedir. Boş yere çaba gösterilmesin. 

 

Bu vesileyle Hocamıza bir kere daha teşekkür ediyoruz. İstifadeli olması dileklerimizle. Salih Okur- Cevaplar.org

 

-Hocam İslam’da örtünmenin yeri nedir?

 

-Bu konuda İlim Yayma Cemiyeti; “İslam’da Tesettür” diye bilimsel sempozyum düzenlemişti, biz de oraya katılmıştık. İlim adamı arkadaşlarımız da oraya katılmıştı. Bu konuda “Mutlu Evlilik” adlı bir kitabımız da var. Orada tesettür bahsi var. Tabii onları biz kendimizden yazmadık. İslami kaynaklardan derledik. Bu konuda Kur’an-ı Kerim’in ahkâm ayetlerini toplayan büyük âlimler var. Mesela; İbnul Arabî’nin Ahkâmul Kur’an’ı var -Muhyiddin İbn Arabî değil-Maliki mezhebindendir, mezhebi bizim mezhebimize çok uymaz, ama çok güzel tefsiri var. Cessas var bizim Hanefi mezhebinden, Ahmed el-Cessas 270’de vefat etmiş, Hanefi fakihidir, müçtehit adamdır. Onun Ahkâm’ul Kur’an’ı var. Kur’an-ı Kerim’deki ahkâm ayetlerini toplayıp açıklamalar yapan güzel eserler var. Biz bunların hepsini okuduk, baktık, ondan sonra kitabımıza yazdık.

 

Kur’an-ı Kerim’e göre; tesettür, örtünme Allah’ın emridir. Cumhuriyet Hükümetinin emriyle 1933’te yazılmış olan Elmalılı Hamdi Yazır Hoca’nın tefsirinde de bu söyleyeceğim bilgiler alınabilir. Resmi tefsir olduğu için ona atıf yapıyorum. Orada da vardır. Tesettür İslam’da vardır. Kur’an’dan belge istiyorlar, vardır!.. Hadislerde zaten çok açık var.

 

Şimdiki bazı arkadaşlarımız tevil yaparak; “Baş örtmek İslam’da yoktur” demeye getiriyorlar. Bunlar bize göre kesinlikle yanlıştır. İslam’da tesettür vardır. Efendim başını açan kâfir mi olur? Hayır, öyle bir şey söylemiyoruz, ehl-i sünnet inancına göre inkâr etmemek kaydıyla, bir adam Allah’ın yasak ettiğini çiğnese yani haram işlese, inkâr etmeme kaydıyla günahkâr mü’min olur. Biz ona asla kâfir diyemeyiz. Belki herkesten evvel cennete gider, o Allah’ın bileceği şey, ama Kur’an’a göre, Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem’in hadislerine göre ve bu Kur’an ve Hadislerden ilhamla yazılmış müçtehitlerin eserlerine göre İslam’da tesettür vardır.

 

Kadınların örtünmesi mecburidir, bunun hududunu da, Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve selem belirlemiştir. Ebu Bekir’in kızı Esma anamız, kardeşi Aişe radıyallahu anha Peygamberimizin hanımıdır, onun evini ziyarete gelmiş ve kardeşinin evinde de -Medine sıcak olduğu için- örtüsünü açmış. O sırada Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem eve gelmiş, onu öyle görünce kafasını önüne eğmiş demiş ki; “Esma, kadın kısmı buluğa erdikten sonra şu gözü, şu yüzü, bileklerinden itibaren şu elleri hariç hiçbir yerini başkasına gösteremez, helal olmaz göstermesi” buyurmuş Peygamberimiz. (Ebu Davud)

 

Burada kesin bir tarif var. Kur’an-ı Kerim’de; إِلَّا مَا ظَهَرَ مِنْهَا

“Zaruri olarak açığa çıkanlar hariç”(Nur:24: 31) buyuruluyor. Onu Peygamber yüz ve el olduğunu söylemiş. Buradan Peygamberimiz aleyhissalatu vesselam’ın hadisinde geçmeyen ayağı da katmış müçtehitler, çünkü zaruret var diyorlar. Herkese ayakkabı giy dersek, para bulamayan var, dağda, köyde ve çölde yaşayan Müslüman kadın nereden bulsun ayakkabı? Dinde güçlük yoktur kuralı var. Onun için ayakta mecburen açıkta kalır, zaruretler sınırlıdır diyor İslam.

 

Bunlara binaen; Kur’an-ı Kerim’e göre kadın kısmının yüzü, eli, topuklardan aşağı ayağı hariç tüm vücudu örtülmek zorundadır;

يُدْنِينَ عَلَيْهِنَّ مِن جَلَابِيبِهِنَّ

“Ziynetlerini kadınlar açığa çıkarmasınlar, göstermesinler” Ahzab(33: 59. ) ve Nur Suresinde(31. Ayet):

وَلْيَضْرِبْنَ بِخُمُرِهِنَّ عَلَى جُيُوبِهِنَّ

 “Örtülerini yanlarına salsın, kulaklarının üstüne, boyunlarının üstüne salsınlar” Bu ayetleri Peygamberimiz aleyhissalatu vesselam böyle açıklamış. Kulak ve boyun görünmeyecek.

 

Bazı arkadaşlar “burada bir sınır yok diyorlar”, ama Kur’an’a bakarak bir meseleyi çözemediğiniz zaman Resulullah’a arz edin.(Nisa:59) Resulullah’a arz edin demek, sağlığında ona sorun vefat etmişse hadislerine bakın demektir. Bunlar ilimdir. Hadislere bakacağız. Bir tane hadis değil tabi, daha çok hadis var. Ben bir tanesini söyledim. Onun için kadının eli, yüzü, ayağı hariç her tarafı örtülmelidir.

 

Örtünme nedir? Peygamberimizin de çok hadisleri var. Benim “İslam’da Lanetliler” kitabımda var. “Giyinik çıplak” tabirini kullanıyor. Hem giyinik hem çıplak nasıl olur? Onu açıklıyorlar. O Cessas’ın Ahkâm’ul Kur’an çok açık net anlatıyor. Bütün fıkıh kitaplarında da var. Bizim Mebsut’ta da çok güzel anlatıyor bu konuları.

 

Örtü nedir? Sahabe dönemine bakıyoruz, uygulamalarına, hadislere bakıyoruz. Renk önemli değil. Çarşaf giymek farz değil deyince televizyona dövmeye geldiler. Ben de Ahkâm’ul Kur’an Cessas’tan söylüyorum, Mebsut’tan söylüyorum dedim. Renk önemli değil. Çünkü Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem zamanında sahabi kadınları çeşitli renklerde örtüler giyiyorlarmış. “Hayır, siyah giyeceksiniz” dememiş. Kimisi beyaz, kimisi siyah, kimisi kendi zevkine göre… Örtünmede renk önemli değil.

 

-Ama bazı renkler dikkat çeker?

 

-Onu anlatacağım, geleceğim oraya. Renk önemli değil örtünme açısından. Örtünün tesettür sayılabilmesi için dışarıdan baktığın zaman içi görünmeyecek kadar kalın olacak, şeffaf olmayacak, lnce olmayacak, altını göstermeyecek ve bol olacak. Yani vücut girinti, çıkıntılarını göstermeyecek kadar bol olacak. Mesela hatlarını belli etmeyecek bollukta olacak. Erkeğin uzuvlarını göstermeyecek şekilde bol olacak giydiği şey. Bol olacak, şeffaf olmayacak, kalın olacak. Örtünme buna deniyor.

 

Ayet var: وَلَا تَبَرَّجْنَ تَبَرُّجَ الْجَاهِلِيَّةِ الْأُولَى

Cahiliye kadınları gibi göstermeyin güzelliklerinizi, dikkat çekmeyin”(Ahzap: 33) Teberrüc yasak İslam’da. Bir memlekette hiç çarşaf giyen yok. Bütün Müslüman kadınlar uzun, bol manto ve eşarp giyiyor. Sadece yüz ve elleri görünüyor. Bir kadın çarşaf giyse orada, “kim bu kadın” diye dikkat çeker. Orada çarşaf giymek teberrüc olur. Ama bir memlekette de herkes çarşaf giyiyorsa –ki Elmalılı hoca döneminde herkes çarşaf giyiyormuş, cilbab çarşaf diyor onun eserinde- bir tane mantolu gelse: “Kim bu kadın” derler, o da dikkat çeker. İşte o zaman dikkat çekme konusunda, oradaki örf ve âdete göre bakılır.

 

Yani giyinmek, örtünmek İslam’da vardır, Allah’ın emridir. İnkâr eden tevile yoruma dayanarak yapmıyorsa küfre düşer. Kur’an’ın bir ayetini inkârdan kâfir olur. Ama içtihadından dolayı yorum yapıyorsa sapıtır. Biz Ehl-i Sünnet vel Cemaat inancına göre karar veriyoruz. Tesettür farzdır. Göbeğinden diz kapağının altına kadar olan kısmı –ben Hanefi mezhebine göre diyorum, diğer mezhepler farklı- erkeklerde de haramdır, birbirlerine karşı da hem kadınlar hem de erkekler gösteremez, caiz değildir Hanefi mezhebine göre.

 

-Başörtüsünde renk meselesi peki?

 

-Dikkat çekmiyorsa problem yok, ama herkesin alışık olmadığı bir kıyafet giyerse dikkat çeker. Dikkat çekmeyecek bir kılığa gireceksiniz. Araziye uyacaksın demek istiyorum.

 

-Mesela bazı kadınların yüzleri çok güzel oluyor ve dikkat çekiyor.

 

-Kadının mahrem yerlerini görürseniz zinaya davet eder, ama yüz için böyle bir hadis var, bir de ayette zarureten açık kalması gereken yerler cümlesinden olarak ruhsata izin vardır. Koku sürünmeyecek, makyaj yapmayacak. Bunlar hadislerde belirtilmiş. Erkeklerin dikkatini çekmek için kokulanıp, süslenip makyaj yaparak yola çıkan cennetin kokusunu beş yüz yıllık mesafeden duyamaz. Bunlar zinaya götüren yolu tıkamak için emirlerdir.

 

Erkek de bakmayacak, yüz görünse bile… Sadece zaruri hallerde ihtiyaç durumlarında, resmi olarak. Mesela telefonda bir erkek ve bir kadının gülerek konuşması teberrüc sayılır, caiz olmaz. Resmi konuşacak. Bir alışverişe gitmişse resmi olacak. Bir kadının yabancı erkeğe şirin görünmesi caiz değildir, teberrüc olur. Zaruretler miktarınca takdir olunur. Kanundur bu. Yüzünü açmaya müsaade ediyor Peygamber ama, zaruret dolayısıyla. İleri gitmek yok, her konuda ciddi olacaksın.

 

-Şu andaki tesettür için ne diyeceksiniz?

 

-Eşarp ile kalın ve geniş manto olmak kaydıyla, içerisini göstermemek, uzun ve bol olmak kaydıyla tesettürün olabileceğini düşünüyorum.

 

-Makyaj yapılması?

 

-Makyaj olmaz. Evde kocasına ne kadar makyaj yaparsa, ne kadar süslenirse sevaptır, güzeldir. Ama sokağa çıktığı zaman zina türüdür.

 

-Bazıları sadece başını kapatıyor?

 

-Yanlıştır, hatlar belli olmayacak demiştik. Maalesef şimdikiler öyle… Ben çok görüyorum, gözleri, ağzı, burnu zor görünüyor. Daracık bir süveter, pantolon giymiş kızımız, her şeyi meydanda. Buna giyinik çıplak derler. Lanetlidirler.

 

-Sadece başını kapatmakla mesuliyetten kurtulamaz.

 

-Kesinlikle kurtulamaz. Biz Semerkant-Buhara’ya gittik. Komünizm başı açmayı kanun yapmış –komünizm döneminden söz ediyorum- bu 1917’den 90’lara kadar 73 sene nesil geçmiş. Başörtüsü örtmemek tabileşmiş.

 

Mesela bizi orada Türk aileleri misafir ettiler. Şalvar giyiyorlar. Bol elbiseler giyiyorlar ama başları açık. Çok ikramlarda bulundular bize. Kadının yaşı 55-60. “Otur bacım” dedim: “Ben hocayım, sizi çok sevdik, ama başınız niye açık?” dedi ki: “Komünistler başını kapatanları Sibirya’ya sürüyorlardı, bir daha da gelemiyorlardı. Şimdi örtünmeye çok zorlanıyoruz” dediler. Yetmiş üç sene olunca bu tabiileşmiş, şimdi örtemiyor.

 

Aynı şey Bosna’da da. “Komünizm devrinde bütün kadınlarımızı-kızlarımızı açtılar. Daha da örtemiyoruz” dediler. Onlar da aynı şeyi söylediler.

 

İslam’daki ölçü kıyamete kadar değişmez. Yüz, el, ayak hariç her taraf içeride ve dışarıda yabancı kişilere karşı örtülecek. Kadın kocasına karşı istediği kılıkta evin içinde dolaşabilir. Hatta süslenmesi gerekir, sevaptır. Ama elin erkeklerine süslenemez, makyaj yapamaz, ruj sürünemez, kaşlarını aldıramaz. Tabii görünüşünü değiştirdi mi, Allah’ın yaratışına isyan etmiş anlamı olduğu için lanet okuyor Peygamberimiz aleyhissalatu vesselam.

 

-Bir zat talebelerine şöyle demiş: “Tesettürde ölçü şudur; İki tane kadın geliyor, ikisi de kapalı. Bunların güzel mi, çirkin mi, yaşlı mı, genç mi ayırt edilemeyecek şekilde ayırt edilemez şekilde olmalı. “İslam’da ölçü budur” demiş. Yani yüz dahi kapanmalı..

 

-Bu onun tarifi. Erzurumlular ebayir giyerler, siyah değildir, kahverengi gibi, beyazı da var.Onlara İhram diyorlar. Suud’da siyah giydiriyorlar. Her yerin örfü farklı. Önemli olan vücut hatlarını belli etmemesi. Dışarıdan içerisinin görünmemesi.

 

-Devam edecek-

 

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

cevaplar.org, 2011-01-06 19:24:29

Aleyküm selam Sinem hanım. Tabii bir şekilde ulaşmanız mümkün. Ama bu bizim üzerimizden olmaz. Zira -deffatle sitemizde belirttiğimiz gibi-biz kendisiyle röportaj yaptık o kadar. Ve şu an bizde telefonu da yok, mail zaten kullanmıyor sanıyoruz. Onun için biz size yardımcı olamayacağız. Anlayışla karşılayacağınızı ümid ederiz.

Bu yoruma katılıyor musunuz ?

Sinem, 2011-01-06 18:49:02

selamun aleykum, Benim Cevat hocaya bi sekilde ulasmam mümkünmü? Bir mail adresi v.b. bir bilgi mevcutmudur acaba?

Bu yoruma katılıyor musunuz ?

Cevaplar.org, 2010-12-27 08:31:29

Sema hanıma, Cevat beyin yazısı değil, kendisiyle yapılan bu röportajın devamını okumak isterseniz röportajlar bölümümüzün arşiv kısmına girmeniz yeterli.

Bu yoruma katılıyor musunuz ?

sema, 2010-12-27 07:32:44

hocam allah razı olsun sizden yazınızındevamını bekliyoruz.

Bu yoruma katılıyor musunuz ?

DÖNÜŞ, 2010-10-27 17:51:11

hocam lütfen bizi aydınlatmaya devam edin lütfen sizn ışığınıza ihtiyacımız var

Bu yoruma katılıyor musunuz ?

ORHAN, 2009-10-22 03:21:10

cevat hocamızı ilgiyle takip ediyorum.teşekkürler

Bu yoruma katılıyor musunuz ?

Murat AKBULUT, 2009-10-08 01:18:44

Cevat Akşit Hocamızın röportajının devamını bekliyoruz. Teşekkürler.

Bu yoruma katılıyor musunuz ?

DİĞER YAZILAR

Kim Allah'a ve Rasûlü'ne îman etmezse, (bilsin ki) biz inkâr edenlere alevi çılgın bir ateş hazırladık.

(Fetih, 13)

GÜNÜN HADİSİ

"Cebrail bana komşuya iyilik etmeyi tavsiye edip durdu. Neredeyse komşuyu komşuya mirasçı kılacak sandım."

Buharî, Edeb 28; Müslim, Birr 140-141. Ayrıca bk. Tirmizî, Birr 28; İbni Mace, Edeb 4

TARİHTE BU HAFTA

*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI