Eser Adı: MÜSLÜMAN’IN TEMEL KÜLTÜRÜ

Müellifi: Yusuf Kardavi

Mütercim: M. Ali Yekta Saraç

Yayınevi: Risale Yayınları

“Doğrusunu söylemek gerekirse insanların çok farklı yönleri olabiliyor. Bir açıdan bakıyorsunuz ki, bir adam dünyada bir tane olabiliyor. Bir başka açıdan bir başkası bir tane oluyor.

Ama bugün toplam kalite dedikleri, biz ona toplam puan diyelim, toplam puan dedikleri tarzda bendenize “İslam dünyasında bir iki tane adam göster” deseler, herhalde ilk aklıma gelen isimlerden bir Yusuf Kardavi olur.

Şimdi, bir ilim adamı, akademisyen prototipi var, bir de âlim var. Ben şahsen bunları ayırıyorum.

Âlim, ihtisasvari bir bilgiye sahip olan değil, her konuda söyleyeceği bir şeyler olan kişi demek. Hayatı bir bütün olarak ele aldığımız zaman, hayatta biz her şeye muhtacız. Yemeye, içmeye, havaya, suya, gezmeye, tozmaya, meskene, toplumsal hayata, siyasi ilişkilere, toplumsal ilişkilere, filan..Eğer bilgi dediğimiz şey de, bu hayatı bu şekilde düzenleyecek olan bir nesne ise, o zaman, hayatın ihtiyaçlarına paralel olarak her şeyden bilmiş olmak bir konuda ihtisastan daha öncelikli olmalı..

İşte alimi, hayatı bir bütün olarak düşündüğümüzde yürüyen bu hayata müdahale eden, onun önünü açan, tıkanmaları kaldıran, ortaya çıkan problemleri halleden anlamında düşünürsek, o zaman Kardavi büyük bir alim.

İkincisi, alim ilmiyle amil olan, ve “alem” haline gelen insandır. O sadece bilgisiyle, marifetiyle değil, bilgisini ve o eylemi bizatihi kendi yaşamasıyla bilinen insandır. Yani, hem biliyor, hem yaşıyor, hem de insanlara önderlik ediyor. Hem de kılığıyla, kıyafetiyle, görünüşüyle, duruşuyla, temsiliyle insanların önünde oluyor. İnsanlar onu “alem” gibi, yani bir dağ gibi işaret olarak görüyor. Onunla kendi yönlerini tayin ediyorlar. İşte alimi böyle tarif edersek, Kardavi büyük bir alim.”

Bu ifadeler, değerli hocamız Prof. Dr. Faruk Beşer beyefendi ile yaptığımız ve daha hazır hale gelmediği için sitemiz cevaplar.org’da yayınlamadığımız bir mülakattan alınma. Yusuf Kardavi’nin görüşlerinin tamamına katılmayabilirsiniz, katılmayabiliriz. Ama bu eseri, İz Yayınlarınca neşredilen “Öncelikler Fıkhı” adlı kitabıyla beraber bir yol haritası işlevi görüyor kanaatindeyiz.

Eser, modern çağların Müslümanlarına bilgi edinmede yol ve üslubu ve de her asrın kendisine göre önceliklerinin neler olduğunu anlatması babında önemli bir kitap. Ve de Müslüman’ın temel kültürünü oluştururken hangi kitapların öncelikli olarak tavsiye edilebileceğini, hangi konularda dikkat edilmesi lazım geldiğini pratik olarak gösteriyor.

Sıkılmadan okunabilecek, kısa ama değerli bir çalışma..