MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-2
Savaş sahnelerinde İslâm öncesi Araplarında bile kadınlar, gösterdikleri bahadırlıklarıyla varlıklarını beşer tarihinin şerefli sayfalarına yazdırmışlardır.
Savaş sahnelerinde İslâm öncesi Araplarında bile kadınlar, gösterdikleri bahadırlıklarıyla varlıklarını beşer tarihinin şerefli sayfalarına yazdırmışlardır.
Üstünlükleri, silinmezlikleri, her yönden batılıları geride bırakmıştır:
Lirik şiirler terennüm etmişler…
Erkeklerin yiğitliklerini şahlandırmışlar;
Yaralananların, hastalananların bakımları,
Müşkil durumlara düşen askerlerin imdadına koşmak,
Atların bakımları ve bunların hepsi
Nâdir bahadırların görevlerindendi…
Nitelikleriyle her bakımdan batılılarınkinden yine üstün…
Eşlerinin konforlarını unutmadıkları gibi
Düşmandan aldıkları ganimetleri hiç ziyan etmezler,
Eriştikleri zaferlerden gözlerini büyütmezler.
Ve vatanları uğruna canlarını adamaktan da kaçınmazlardı.
İslâmdan önce arka saflarda harplere gönüllü giden kadınların:
Bahadırlıklarının tasvirini Amr İbni Gülsüm’e bırakalım:
Arkamızda Gülbeyaz, şeffaf sevgililer bıraktık.
Hasım eline düşmesin diye bu savaş alanına aktık.
Aldıkları onların da bizden söz, tekrar tekrar ki
Düşman görür görmez anlasın kimdir karşısındaki
Ilgarların alalım kılıçlarını atlarını
Raptedelim kementlerimize kollarını kanatlarını
Irzlarını koruyanlar bil ki Bekroğlu Cüşem oymağının kızlarıdırlar.
Hassoyludurlar, güzel ve candan dinlerine bağlıdırlar.
Ana gibi safkan atlarımıza bakar ve fısıldarlar bir daha
Vay! Koruyamazsınız bizi iyi bilin kocamız değilsiniz ha!
Araplarda kadınlar İslâmdan önce ve boyunca da safların gerisinde yer almışlardır. Takdirle anılmışlardır ve İslâm’da gönüllü olarak ilk önce HAYBER’de katılmışlardır.
NUAYM’dan öğreniyoruz: Harb etmeğe MEDİNE’den yola çıkan ordu, HAYBER’e gidiyordu. Resûlullah’ın kumandasında…
İltihak eden 6 kadını gören şerefli Başbuğ, onlara: “Siz böyle nereye gidiyorsunuz” diye çıkıştılar. Hem de sert olarak..
İslâm’ın yüce Resûlünden, sefere katılmaları için bu 6 kadın izin dilediler.. İzin buyurun bize ya Resûlallah diye…Saygılıydılar, yalvarmalarında…
Lazım oluruz, yaralananların, hastalananların tedavilerine hazırlıklı bulunuyoruz.. Askerin vücuduna batan ok ve mızrakları çıkartır ve yemeklerini de hazırlarız. Sözleri üzerine Allah’ın Resûlü, bu kadınların gönüllü sefere katılmasına izin buyurdular.
Müslimelerin harb sahnesine çıkması işte böyle başlar.
Çalışkanlıklarında bu mümineler, bu bal yapan arılar ne kadar verimli oldular bir bilseniz! Aişe’nin, Resûlullah’ın bu şerefli eşinin deri tulumlar içinde Ümmü Süleym ile Ümmü Selîd’i emrinde bulundurup, savaşan askerlere su yetiştirdiğini görüyoruz. İşte İslâm kadınının savaşlarda ilk başarıları…
Egvâs ve Ermas savaşları… bunlar Kadisiyenin bir devamıdır. İslâm zaferlerini hızlatan kadınların gösterdiği yiğitliklerin varlığı meydandadır.
Verimli çalışmalarıyla mücâhideler, artık kendini gösterir..
İplerini eğiren iğ’leri ellerinden bırakmadan harb sahasına saçılan ok ve mızrakları toplamaktadırlar.
Rubeyya, Muâzın bu bahadır kızı, Hayber’in fethinde şehitler, yaralananları Medine’ye taşıyan kadınlar ekibini idare etmekteydi.
Ebu Davut'tan, Ümmü Ziyâd ve Âsiye’nin asker için “sattu” denilen, bir nevi undan yemek yaptıklarını öğreniyoruz.
Nitelikleriyle, nicelikleriyle bu olaylar bizi sadece İslâm kadınının millî coşkunluğunu ve dinî şevkini vermekle yetinmiyor, zaman zaman onların aldığı değişik görevlerin tümden bir detayını da veriyor.
Resûlullah’ın hizmetini gören Enes b. Mâlik’in anası Ümmü Süleym, harb meydanlarında umumiyetle bulunmuştu.
Seyyid Süleyman Nedvî, Müslüman Kadınların Kahramanlıkları, Fatih Matbaası, Çeviren Ramazan Yıldız, İstanbul-1967, s. 14-18
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
CENNET KADINLARININ SEYYİDELERİ
İbn-i Abbas (r.a) şöyle rivâyet etmiştir: Peygamber (aleyhissalatu vesselam) dört çizgi çizd
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-13
Biz, tekrar yeryüzünün kutsal topraklarına; bahse başladığımız yere dönelim: Yemenî kaste
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-12
Nizam Şah hanedanı, Ahmet Nagar’da aşağı yukarı bir tam ve çeyrek asır hüküm sürmü
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-11
Mirza Hadi, Tuzk-i Cihangiri’nin sonlarında ahlâken bazı skandallar yapmasına rağmen bir
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-10
Timur’un Hindistan’ı fethi, Zahiruddin Şah Babur ile başlayan Moğolların muhteşem
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-9
İslâm’ın, tarihî zaferlerinden bahsedilirken, Hindistan umumiyetle zikredilmez. Fakat biz
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-8
Hicretin 139. yılında, Mansur’un hilâfeti sırasında Rum Kayseri, Malatya şehrine saldır
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-7
Hicretten 77 yıl sonraydı.. Halife Abdülmelik, Haccac’ı Irak valiliğine getirdi. Bir hâr
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-6
Cemel vak’asında Hz. Âişe’nin (R.A.) Hz. Ali (R.A.) karşısındaki mücadelesi hiç
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-5
Müslümanlar “Meysen” savaşında çok ustaca taktikler kullandılar. Meysenlileri Dicl
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-4
Hazreti Ömer’in devri boyunca İslâm, iki çetin düşmanla savaşmağa mecbur olur.. Romal
Rabbimiz! Bize gözümüzü aydınlatacak eşler ve zürriyetler bağışla ve bizi takva sahiplerine önder kıl!
Furkan, 74
GÜNÜN HADİSİ
Yeryüzünde bir kötülük işlendiği vakit, ona şahid olan bunu takbih ederse (kötü olduğunu te'yid ederse), o kötülüğü görmemiş gibi zararından kurtulur. O kötülüğe şahid olmadığı halde, işittiği zaman memnun kalan kimse, sanki şahid olmuş gibi manen zarar
Ebu Davud, Melahim 17, (4345)
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARİHTE BU HAFTA
*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...