Hz. Peygamber'in (s.a.s) süt teyzesi.

BABASI:

Milhân İbni Hâlid. Medine'lidir ve Neccaroğulları'ndandır.

ANNESÄ°:

Mülkiyye (Müleyke) Binti Mâlik İbni Adiyy İbni Zeyd-i Menât İbni Adiyy İbni Amr İbni Mâlik İbni Neccar.

NESEBÄ°:

Ümmü Harâm Binti Milhân bin Halid bin Zeyd bin Haram bin Cundeb bin Amir bin Ganim bin Adiy bin en-Neccar el-Hazreciye en-Neccariye el-Ensariyye.

KÃœNYE VE LAKABLARI:

Künyesi Ümmü Harâm'dır.

BAZI ÖZELLİKLERİ:

v Ümmü Haram, Resûlullah'ın (aleyhissalatu vesselam) hususî iltifatına ve müjdesine mazhar olmuştur.

v Müslümanların katıldığı ilk deniz savaşına iştirak etmiş, bu gazadan şehitlik mertebesine çıkarak derecesi kat kat artmıştır.

v Ümmü Harâm, Resûl-i Zîşan'a (aleyhissalatu vesselam) evinde çok kereler yemek ikram etmiştir. Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) yemeğini yedikten sonra kaylule yapar, Resûlullah Efendimiz uyurken, o da saçlarının bakımını yapardı.

HAYATI:

İsmi kayıtlarda yok, künyesi olan Ümmü Harâm ile meşhur olmuştur. Ümmü Süleym'in kız kardeşi, Hz. Enes'in de teyzesidir. Ayrıca Ümmü Harâm Hz. Peygamber'in (aleyhissalatu vesselam) sütannesi tarafından teyzesidir.

İlk önce Uhud'da şehit olan Amr bin Kays el-Ensâri ile evlenmişti. Bu evlilikten Kays ve Abdullah dünyaya gelmiştir. Hz. Amr bin Kays'ın şehit düşmesinden sonra Ensâr'ın büyüklerinden Ubâde bin es-Sâmit ile evlendi. Hz. Ubâde ile olan evliliğinden ise Muhammed adında bir oğlu olmuştur.

Ümmü Harâm (r.anha) Kubâ'da ikamet ediyordu. Hz. Peygamber'de (aleyhissalatu vesselam) Kubâ'ya her gidişinde muhakkak süt teyzesini ziyaret ederdi.

"Hz. Enes'den (r.a) rivayet olunmuştur: Bir gün Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), Ümmü Haram Binti Milhan'ın evine gitti, bir yere yaslanıp uyudu. Az sonra gülümseyerek uyandı. Ümmü Haram: "Yâ Resûlallah, neden tebessüm ettiniz?" diye sordu. Allah Resûlü: "Rüyamda, ümmetimden bazılarının, yeşil deniz üstünde padişahların tahtlara kuruldukları gibi gemilere binerek Allah yolunda gazaya gittikleri gösterildi. Ona gülümsüyorum" buyurdu. Teyzem Ümmü Haram: "Yâ Resûlallah, benim de onlardan biri olmam için dua buyurun" dedi. Allah Resûlü: "Allah'ım! Ümmü Haram'ı da onlardan eyle!" diye dua etti. Sonra Resûlullah başını yastığa koyarak bir süre daha uyudu. Yine gülümseyerek uyandı. Ümmü Haram: "Yâ Resûlallah, niçin gülüyorsunuz?" diye sorduğunda Resûlü Ekrem: "Bu defa da kara vasıtaları üzerinde, ihtişamlı bir şekilde cihada gittikleri gösterildi" diyerek cevap verdi. Teyzem: "Beni de onlardan kılması için Allah'a dua buyurun" dedi. Resûlullah: "Sen öncekilerdensin, sonrakilerden değilsin" buyurdu."

Hicretin 27. yılında Hz. Osman'ın (r.a) hilafeti devrinde Şam valisi Muâviye, Rumların elinde bulunan Kıbrıs adasını almak için bir donanma hazırlatır. Bu donanmada; Hz. Ebû Zer, Hz. Ebu'd-Derda, Hz. Ubâde b. Sâmit (r.anhüma) gibi isimler vardı. Ümmü Haram'da Hz. Ubâde'nin hanımı bulunuyordu. Hz. Ümmü Haram'da bu gazaya iştirak etmişti.

"Enes (r.a) diyor ki: "O sırada teyzem, Ubâde b. Sâmit'in nikâhı altında idi. Muâviye'nin hanımı Binti Karaza ile birlikte deniz seferine katılmıştı. Denizden karaya çıktığında, bindiği hayvanın ürkmesiyle düşerek vefat etti."

Kabr-i şerifi Kıbrıs'ta ziyarete açık olup "Hala Sultan" diye meşhur olmuştur. Efendimiz'den 7 hadis rivayet etmiştir.

KAYNAK

Nurgül Dere, Hanım Sahabîler, Kayıhan Yayınları, İstanbul, 2019.