HZ.PEYGAMBERİN BİR GÜNÜ

Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem'in günlük olarak her zaman yaptığı gibi, sabah namazını kıldıktan sonra namazım kıldığı seccadenin üzerine diz çökerek oturur, güneş iyice doğuncaya kadar öyle kalırdı. İnsanlar, Hz. Peygamber sallallahu


2010-04-21 12:53:14

Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem'in günlük olarak her zaman yaptığı gibi, sabah namazını kıldıktan sonra namazım kıldığı seccadenin üzerine diz çökerek oturur, güneş iyice doğuncaya kadar öyle kalırdı. İnsanlar, Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem'in çevresine oturur, O'nun nasihat ve öğütlerini dinlerlerdi.

 

Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem çoğunlukla sahabeye: "Rüya gören oldu mu?" diye sorardı. Eğer biri rüya görmüşse anlatır, Peygamber sallallahu aleyhi vesellem de onu yorumlardı. Ara sıra kendi gördüğü rüyaları anlatır, bun­dan sonra her çeşit konuşma yapılırdı. İnsanlar cahiliye dönemine ait olayları anlatır, şiir okur, tatlı sözler konuşurlardı. Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesel­lem de sadece tebessüm ederdi. Çoğu kez böyle zamanlarda ganimet mallarını ve çeşitli kişilere bir maaş gibi verilen yardımları dağıtırdı.

 

Bazı rivayetlerde Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem'in güneş biraz yükselip de gün ilerleyince kuşluk namazı olarak bazen dört, bazen de sekiz rekât namaz kıldığı bildirilmiştir. Bundan sonra eve gider, ev işleriyle meşgul olur, yırtık elbiseleri diker, ayakkabı sökülmüşse kendi eliyle tamir eder ve süt sağardı.

 

İkindi namazını kıldıktan sonra mübarek eşlerinin her birinin yanına gider, azar azar oralarda kalır, hatırlarını sorar, sonra kimin sırası gelmişse geceyi orada geçirirdi. Bütün eşleri orada toplanır, görüşür sohbet ederlerdi.

 

 Sonra yatsı namazı için mescide gider, namazdan sonra odasına döner, mübarek eşleri de kendi odalarına gitmek üzere ayrılınca uykuya çekilirdi. Yatsı namazından sonra konuşmayı sevmezdi.

 

Siret-ün Nebi

 

Mevlana Şibli Numani

 

Terc: Yusuf Karaca

 

İz Yayınları

 

 

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

MUALLİMLERİMİZ NELERE DİKKAT ETMELİ?

MUALLİMLERİMİZ NELERE DİKKAT ETMELİ?

İnsanları tenvir ederek cehaletten halas eden, onları atalet ve sefaletin karanlık gecelerinden

HÜRRİYET ADINA KAYBETTİKLERİMİZ

HÜRRİYET ADINA KAYBETTİKLERİMİZ

Dr. Alexis Carrel Her insan keyfine göre yaşamak ister. Bu insanın doğuştan gelen bir dileğid

ŞAFAĞIN IŞIĞINDAKİ SIR

ŞAFAĞIN IŞIĞINDAKİ SIR

“Annemin memnun bir eda ile: “Bu sabah kahvaltıdan önce ne yaptığımı dünyada tahmin edeme

UBEYDULLAH-I AFGÂNÎ İLE SEBÎLÜRREŞÂD İDÂREHÂNESI’NDE BİR MUHÂVERE

UBEYDULLAH-I AFGÂNÎ  İLE SEBÎLÜRREŞÂD İDÂREHÂNESI’NDE  BİR MUHÂVERE

Ubeydullah-ı Afgānî” nâmında bir zât tarafından geçenlerde Kavm-i Cedîd ünvânıyla neş

MAÂRİF, DİN EĞİTİMİNİ EN İYİ ŞEKİLDE VERMELİDİR

MAÂRİF, DİN EĞİTİMİNİ EN İYİ ŞEKİLDE VERMELİDİR

İnanmak yaradılışın bir gereğidir. Din, aklın mâverâsında, zekânın fevkinde bir mürşi

MELİK FAYSAL’IN YAHUDİ KİSSİNGER'E VERDİĞİ TARİHİ CEVAP

MELİK FAYSAL’IN YAHUDİ KİSSİNGER'E VERDİĞİ TARİHİ CEVAP

Melik Faysal'ın en önemli gayelerinden birisi, Filistin meselesi ve Mescid-i Aksâ'nın hürriyeti

NESLİN EĞİTİMİNDE MAARİFE DÜŞEN VAZİFELER

NESLİN EĞİTİMİNDE MAARİFE DÜŞEN VAZİFELER

Mânevîyatsız ilmin, beşeriyete felâh ve huzur yerine, şüphe, tereddüt, hatta ızdırap verdi

NASIL BİR MAARİF?

NASIL BİR MAARİF?

Yıllardır ilmî ve fikrî çalışmalarım arasında memleketimizin mânevî, ahlâkî, derûnî

GENÇLERİ HEDONİZM ÇILGINLIĞINA İTENLER

GENÇLERİ HEDONİZM ÇILGINLIĞINA İTENLER

Diyorlar ki: Dünyaya bir kere gelinir. Sonun başlangıcı yoktur. Gülün, eğlenin, bir yıldır

HİCRET VE HAREKET

HİCRET VE HAREKET

Hicret, tâ ezelden ebede, âlem-i vücubdan âlem-i imkâna, daire-i ilimden daire-i kudrete, tâ

ORUÇ, ORUÇ BOZMAK VESAİRE

ORUÇ, ORUÇ BOZMAK VESAİRE

Ramazan ayının hususiyeti oruç. Orucun hususiyeti de kendisine ait meseleler. Başında; tutan tu

Zulüm (ve haksızlık) edenlere de sakın meyletmeyin! Sonra size de ateş dokunur. Sizin Allah'tan başka dostlarınız yoktur, sonra size yardım da edilmez.

Hûd, 113

GÜNÜN HADİSİ

Zühd hakkında

“Kendisine çok konuşmama ve zühd duygusu verilen kimseyi gördüğünüz zaman ona yaklaşın.Zira o hikmet telkin eder.”İbn-i Mace-Zühd:1

TARİHTE BU HAFTA

*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI