KIRAAT İLMİ -3. BÖLÜM-
Şâzz Kıraatlerin Hükmü Mekkî b. Ebî Tâlib ve İbnü'l-Cezerî, şöhret bulması şartıyla şâzz kıraatin kabul edilip okunabileceğini söylemekle beraber ulema, şâzz kıraatin okunamayacağında icma etmiştir. Ulemadan bir kısmının bu konudaki görüşleri
Şâzz Kıraatlerin Hükmü
Mekkî b. Ebî Tâlib ve İbnü'l-Cezerî, şöhret bulması şartıyla şâzz kıraatin kabul edilip okunabileceğini söylemekle beraber ulema, şâzz kıraatin okunamayacağında icma etmiştir. Ulemadan bir kısmının bu konudaki görüşleri şöyledir:
İbnü's-Sübkî: "Şâzz kıraatleri okumak caiz değildir. Kur'ân olmadıkları için namazda ve haricinde okunamazlar."
İmam Nevevî: "Namazda ve namaz dışında şâzz kıraatleri okumak caiz değildir. Çünkü onlar Kur'ân değildir. Kur'ân ancak tevatürle sabit olur. Şâzz kıraat ise mütevatir değildir. Bundan başkasını söyleyen ya yalancıdır veya cahildir. Eğer bunu kabul etmeyip de bir kimse şâzz kıraatle okursa, namaz ve onun dışındaki kıraatî reddedilir."
Bağdat fakihleri, şâzz kıraatle okuyan kimsenin tevbe etmesinin lüzumu üzerinde ittifak etmişlerdir.
İbn Abdi'l-Berr, şâzz kıraatle namaz kıldıranın arkasında namazın sahih olmayacağı konusunda müslümanların icmaının bulunduğunu nakleder.
Zerkeşî, Mâlikî mezhebinde olanların da aynı görüşte olduklarını ve İmam Mâlik'in mushafın hattına uymayan, İbn Mes'ûd ve diğer sahabeden birinin kıraati ile okuyan kimse hakkında, "Onun arkasında namaz kılınmaz" dediğini nakleder.
Kırâatlardaki Çeşitliliğin Hikmetleri
Kur'ân'daki farklı kırâatlara ruhsat verilmesinin hikmetleri konusunda bazı tesbitlerde bulunmak mümkündür. Bu hususta şunlar söylenebilir:
1- Kaynaklara göre Araplar Kur'ân-ı Kerim inmeden önce değişik lehçeleri konuşuyorlardı. Kur'ân'ın ilk muhatablarına onu farklı kırâatlarda okuma imkânının verilmesi, esasen birden çok lehçe konuşan çeşitli Arap kabilelerinin, tahrif etmeden ve günaha düşmeden Kur'ân'ı okumalarını kolaylaştırmaktan başka birşey değildir.
2. Kur'ân'ın, farklı kırâatlarda okunmasının bir diğer hikmeti de, bütün Arap kabilelerine onun mucize bir kitap olduğunu göstermektir.
3. Kırâatlar, fakihlerin hüküm istinbatında başvurdukları bir yoldur. Zira onlar, fıkhi konularda içtihadda bulunurken kıraat ihtilaflarını göz önünde tutmuşlar, böylece bazen bir kıraat bir fakihin, diğeri de başka fakihin başvurduğu bir delil olmuştur.
4. Kırâatlar ayrıca Hz. Peygamber ümmetinin diğer ümmetlere olan üstünlüğünü de ortaya koymaktadır. Çünkü bu ümmet, Rablerinin kitabına büyük ilgi göstermiş, onun çeşitli okuma tarzlarını Peygamber'den öğrendikten sonra söz konusu kıraat şekillerini bir ilim haline getirmek için ellerinden gelen gayreti göstermiştir. Bu bağlamda onu tahrif ve tebdilden de korumuşlardır.
Kırâatların Bugünkü Durumu
Burada yeri gelmişken şuna da işaret edelim ki, kırâatlar hicrî V. asra kadar her imamın bütün vecihlerini ihtiva eden hatimler yapılmak suretiyle okunmuştur ki, buna "infirâd metodu" denilmektedir. Hicrî V. asırdan itibaren de, bir hatimde on mütevâtir kıraat imamının kıraat şekillerini toplamak suretiyle okunmaya başlanmıştır. Buna da "indirâc metodu" adı verilmiştir. Böylece denilebilir ki, Kur'ân-ı Kerim ya bir, ya da on imamın kırâatına göre yani ya "infirâd" veya "indirâc" metoduyla okunabilir.
Åžu da bilinmelidir ki, on kıraat imamına nisbet edilerek okunan kırâatların hepsi sahihtir, haktır ve hepsi de Peygamberimize dayanmaktadır. Yoksa bazı Åžia bilginlerinin dediÄŸi gibi kıraat imamlarının, kendi görüşleri doÄŸrultusunda birtakım kaidelere göre ortaya koymuÅŸ oldukları okuma tarzları deÄŸildir. Sahih kırâatların nisbet edildiÄŸi imamların hepsi de bu kırâatları kendi hocaları vasıtasıyla Hz. Peygamber'e ulaÅŸan bir senetle ondan almışlardır. Bu bakımdan sahih kırâatlar arasında doÄŸruluk ve güzellik açısından bir ayırıma gitmek caiz görülmemiÅŸtir."Â
"Evet, insanları tilavette (Kur'ân okumada) kendilerinin yollarına teÅŸvik eden kurraların devri, sahabe-i, kiramın devrine aittir. Ashab-ı kiramdan okutmakla şöhret kazanmış olanlar; Ãœbeyy b. Ka'b, Hz. Ali, Zeyd b. Sabit, Ä°bn-i Mesud, Ebu Musa el-EÅŸ'arî (r.ânhum) ve diÄŸerleridir. Bunlardan belli baÅŸlı ÅŸehirlerde, sahabelerden ve tabiinden pek çok kimse Kur'ân öğrenmiÅŸlerdir. Bunların hepsinin kıraati Resûlullah (s.a.v.)'e dayanır. Hicretin birinci yılının başında tabiin devri gelince kıraata duyulan ihtiyaç karşısında birtakım kimseler kıraati zabtetmeye tam manâsıyla önem verdiler. DiÄŸer ÅŸer'i ilimler müstakil dallara ayrıldığı gibi kıraat ilmi de müstakil bir ilim haline getirildi."Â
rı
Sahih kıraetlerin ihtilafında şu faydalar vardır:
1- Allah'ın kitabını korumaya ve bu pek çok vecihler üzere olÂmasıyla beraber onu tebdil ve tahriften muhafaza etmeye yöneltÂmek.
2- Ümmetten hafifletmek ve kıraeti onlara kolaylaştırmak.
3- Kur'ân'ın özlü oluşundaki i'cazı.
4- Mücmel olması muhtemel olanın, diÄŸer bir kıraette beyan edilmesi.Â
"Kur'ân kelimelerinin madde ve lafızda değil, sadece şekil ve suretinde beliren kıraatle ilgili bazı örnekleri şöyle sıralayabiliriz:
1- Harflerin tek veya çift noktalarının, harflerin üst veya altında yer alması (Ya, Ta, Bâ ve Nûn harflerindeki gibi.)
2- Hareke deÄŸiÅŸmeleriyle ilgili olabilir.
3- "Bi'l-buhli" kelimesinin "Bi'l-behali" ÅŸeklinde okunuÅŸu gibi. "Hum" zamiri harekelendirilir. "Aleyhimu, minhumu" gibi.
4- Lehçe farkları gözetilebilir. "Berie-Berae" gibi.Â
Subhi es-Salih, Kur'ân'ın âyetlerinin sayısını, Kur'ân'daki en uzun ve en kısa kelimelerin hangisi olduÄŸunu, Kur'ân'daki harekeli harflerden en çok hangilerinin olduÄŸunu tesbit etme çalışmaları yanında şâzz kıraatlerle uÄŸraÅŸmayı da bir nevî ilmî israf olarak niteledikten sonra, "DeÄŸilse onlar da kesin olarak biliyorlar ki, Kur'ân olması kesinleÅŸmeyen bir kıraat, kendileri için de, baÅŸkaları için de, onu namazlarda veya diÄŸer zamanlarda okumak caiz deÄŸildir ve hiç kimse bunlara inanmaya mecbur tutulamaz" demektedir.Â
Kıraat İlminin Şeriattaki Yeri:
Müslümanlar üzerine kıraat ilmini öğrenmek ve öğÂretmek farz-ı kifâyedir.Â
DÄ°PNOTLAR:
1- Muhammed Salih el-Useymîn-Muhammed Nasıruddin el-Elbani, Tefsir Usulü
2- Muhsin Demirci, M.Ü. İlahiyat Fak. Vakfı Yayınları.
3- Muhammed Ali Sâbûnî, Kur'ân İlimleri, Çev. Zeynel Abidin Tatlılıoğlu, İnsan Yayınları, İstanbul, 1996.
4- Menna Halil el–Kattan, Ulumul Kur'an,Timaş Yayınları.
5- İsmail Karaçam, Kur'an-ı Kerîm'in Nüzûlü ve Kıraati, İfav Yayınları.
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DÄ°ÄžER YAZILAR
Şüphesiz o, korunmuş bir kitapta (yazılı) olan pek şerefli/değerli Kur'an'dır ki O'na temiz olanlardan başkası dokunamaz.
(Vakıa, 77-78-79)
GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°
"Kur'an'ı seslerinizle süsleyiniz."
Ebu Davud
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm Ä°nternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yaptÄ...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARÄ°HTE BU HAFTA
*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...