ÅžEYH HALÃŽL EFENDÄ°
Geredeli Aziz lakabıyla tasavvuf tarihine geçmiş olan Şeyh Halîl Efendi 1785 (H. 1200) senesinde Gerede’de dünyaya gelmiş ve 1843 (H: 1259) yılında Gerede’de Hakkın rahmetine vâsıl olmuştur. [Ali Rıza Ünlü’nün Gerede kitabında Balcılar (Ali Fakih) Köyü’nden Emir Oğullarından Abdullah’ın oğlu olduğu ve (1163 H / 1747 M) tarihinde doğduğu yazılıdır. Yine bu kitaba
Geredeli Aziz lakabıyla tasavvuf tarihine geçmiş olan Şeyh Halîl Efendi 1785 (H. 1200) senesinde Gerede'de dünyaya gelmiş ve 1843 (H: 1259) yılında Gerede'de Hakkın rahmetine vâsıl olmuştur. [Ali Rıza Ünlü'nün Gerede kitabında Balcılar (Ali Fakih) Köyü'nden Emir Oğullarından Abdullah'ın oğlu olduğu ve (1163 H / 1747 M) tarihinde doğduğu yazılıdır. Yine bu kitaba göre Şeyh Halil Efendi, ilk tahsilini köydeki mektepte yapmış ve Tarikât-ı Nakşiyye'ye intisab etmiştir.
 Bir arkadaşı ile seyahate çıkan Halil Efendi, Ankara'nın Çubuk kazasında arkadaşından ayrılıp Çankırı'nın Çerkeş kazasına gitmiştir. Çerkeş'te Tarikat-ı Şabaniyye'nin (Tarikat-ı Halvetiyye'nin Şabaniyye kolu) ikinci pîrî olan meşhur ve ma'ruf (arif- bilge) şeyh Mustafa Efendi'yi ziyaret ederek kendisine intisab etmiştir. Bir müddet sonra hilâfet alarak irşâda devam etmiştir.]
Şeyh Halil Efendi, bu gün Seviller Mahallesi Aşağı Tekke Camii'nin bulunduğu yerdeki dergâhında ömrünün 36 yılını irşâd vazifesini yerine getirerek tamamlamıştır.
Çok kâmil bir insan olan Şeyh Halil Efendi, saraya davet edilen şeyhler arasında idi. Şöhretini duyan Osmanlı Padişahı Sultan II. Mahmud, kendisini İstanbul'a davet etmiş, kendisi de bu davete icabet etmiştir.
Sarayda defalarca yapılan saray sohbetlerinde kerâmet ve kemâlâtı fark edilmiş; saraya davet edilen diğer şeyhlerden üstün olduğu görülmüştür. "Ameller niyetlere göredir" Hadis-i Şerifine verdiği arîf cevapları, kerametleri ve hikmetleri hem Sultanı hem de İstanbul uleması (âlimleri)'nı hayrete düşürmüş ve bundan dolayı onların takdir ve hürmetine nail olmuştur.
Buna mukabil Sultan II. Mahmud tarafından kendisine Habibe hanım adında bir cariye, bir saat ve bazı güzel hediyeler takdim edilerek memleketine dönmesine müsaade edilmiştir. Padişah tarafından sevilip takdir edilen ve saray çevresinde itibar gören Şeyh Halil Efendi, ölünceye kadar da sarayla irtibatını devam ettirmiştir.
Şeyh Hacı Halil Efendi'nin şeyhi açık kerâmetli yüce bir zât olan Şeyh Hacı Mustafa Efendi'dir. Çerkeş'te ümmeti irşâd ile meşgul olan Mustafa Efendi, irşâd halkasında 13 halife yetiştirmiştir. Şeyh Hacı Mustafa Efendi'nin en güzidesi (seçkini), feyz ve kemâl/olgunluk yönü ile halifelerinin en başta geleni "Geredeli Aziz" diye nâm almış olan Şeyh Hacı Halil Efendi ile Beypazarlı Şeyh Ali Efendi'dir.
Şeyh Halil Efendi, Halvetîlik'in Cemaliyye ana kolundan şubelenmiş Şeyh Şaban Veli Hazretleri'nin kurmuş olduğu Şa'baniyye kolunun Nasuhiyye ve Çerkeşiyye silsilesinden yetişerek, adıyla anılan "Halîliyye" kolunu kurmuştur. Eldeki kayıtlara göre 18 halife yetiştirmiştir. Şeyh Halil Efendi'nin Hacı Osman, Mustafa, Mes'ud adında üç büyük oğlu ve bir de Habibe hanımdan doğma Hacı Hamdi Efendi adında dört oğlu olmuştur.
İşte bu dört oğlundan biri olan Osman Efendi, ardından Fuad-ı Sani ve yine oğullarından divan sahibi Şeyh Mustafa Rûmî Efendi halife olmuştur. Feyz ve kemâline binaen Hacı Halil Efendi'den gelen silsileye/kol Şabaniler tarafından da "Ortakol" denilmiş ve kendisi bir şube kurucusu gibi yüceltilmiştir. Bu gün Şeyh Hacı Halil Efendi'den teselsül eden tarikat kolu halen devam edegelmektedir.
1843 tarihinde Hakkın rahmetine kavuşan Şeyh Hacı Halil Efendi, dergâh ve cami müştemilatının avlusuna defnedilmiştir. Bilahare padişahın emriyle maliye nazırı Gazi Ahmet Muhtar Paşa tarafından şu anki türbesi yaptırılmıştır. Bunun yanı sıra iki ocaklı bir su değirmeni de vakfedilmiştir. (1)
_____________________________________________________________________
Abdülkerim Abdülkadiroğlu, M. Taşçı, Dîvân /Mustafa Rûmî Efendi (Şeyh- Geredeli); Ankara 1998, Anıl Matbaa ve Ciltevi; Takdim s.III-IV, Geçmişten Günümüze Gerede, Emin ajans, 2000 s. 72-73; Ali Rıza Ünlü, Tarih Boyunca Gerede; İstanbul 2000, Yenigüven Matbaacılık, s. 130-136.
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DÄ°ÄžER YAZILAR
Kendilerine ait bir takım menfaatlara şahit olsunlar; Allah'ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanları kurban ederken Allah'ın adını ansınlar; siz de onlardan yiyin, yoksulu ve fakiri doyurun.
Hacc Suresi:28
GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°
Mü'minin sezgisinden sakının, çünkü o Allah'ın nuruyla bakar.
Taberani
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm Ä°nternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yaptÄ...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARÄ°HTE BU HAFTA
*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...