Ya Rabbi,

Zengin, hem çok zengin bir kişi, bir gün evinin yolunda sessiz sakin ve hüzünlü yürüyen bir yoksulu görse. Şöyle oturup bir yere onun derdini dinlese ve bu gün üç kişiye ödenmesi gereken üç borcu olduğunu fakat bu kişinin ödeyecek parasının olmadığını öğrense, zengin kişinin sadece bir günlük masrafına denk gelen bir parayla ödemesi gereken üç borcunun da ödeneceğini öğrense, çıkarıp cebinden o miktarı verse, ne kayıp eder. O zenginin bir şey kayıp etmemesine rağmen o hüzünlü, borçlu kişi ne kadar çok sevinir, mutlu olur, değil mi?

Ey Rabbim, işte ben o borçluyum, sen de o zenginsin. Benim birinci borçlu olduğum kişi ve kişiler annem ve babamdır. Ben bir evlat olarak annemin ve babamın hakkını hukukunu gözetemedim. Onlara olan borcumu ödeyemedim. Bunun nedenini sen benden daha iyi bilirsin Allah'ım. Bütün istememe rağmen yapamadım. Benim onlara olan borcumu sen öde ne olur Allah'ım.

İkinci borçlu olduğum kişi ve kişiler ise evlatlarımdır. Onlara hakiki bir terbiyeci ve müşfik bir baba olamadım. Daha doğrusu olmak istedim de olamadım. Bunun nedenini de sen benden iyi bilirsin Allah'ım. Onlara benim vereceğimi sen ver de bu borcumu ödemiş olayım Allah'ım.

Üçüncü borçlu olduğum kişi ve kişiler de bu dünyada birlikte yaşadığım insanlardır. Her gün birlikte olduğum komşularım, alış veriş yaptığım ve beş vakit aynı safta bulunduğum insanlardır. Bunlara olan borcumun ise haddi var hesabı yoktur. Ne olur Allah'ım, kimsenin hakkını yememeğe, hukukunu çiğnememeğe çalışmama rağmen, elbette ki hakkı hukuku geçen bir sürü insan olmuştur, onları sen bilirsin, ne olur onların hakkını da sen öde Allah'ım. Bu yaşadığımız toplumda ben bir kişiyim, fakat birlikte yaşadığımız insanlar ise onlarca, yüzlerce ve binlercedir. Onların bana sundukları camiler, yollar, okullar ve bütün toplumun ortak yapılarıdır. Ben bütün bu imkânlardan istifade etmeme rağmen onlara olan borcumu ödeyip ödemediğimi bilemiyorum. Ne olur Allah'ım, sen benim bilinen ve bilinmeyen bu türlü bütün borçlarımı da öde.

Ey sultanım, borçlarımın çok olduğunu biliyorum; fakat o zenginin sade bir günlük masrafının bedeli nasıl ki o borçlu adamın bütün borçlarını ödüyor idiyse, senin dünya gezegenin gibi bir arabanın sadece bir günlük masrafının karşılığı, vallahi benim bütün borçlarımı öder. Bunun için benim boynumu eğerek sana gelmem ve senden yardım istemem yeterlidir. Sen ki sana gelen hiçbir kimseyi geri çevirmeyen zengin bir zatsın. Sen ki yeryüzünde binlerce yıldır her gün bütün ihtiyarların istinat noktası, bütün çocukların mürebbisi ve bütün insanların sahibisin; ben ise senin kâinat âleminde sadece bir varlık ve senin dünya hanının misafirhanesinde bir borçlu ve dünyada senin camii evinin yolcusu ve bazen de sakiniyim. Ne olur Allah'ım, benim bildiğim ve bilmediğim bütün borçlarımı öde. Vallahi benim bütün borçlarımı ve hatta sana dönmüş, yaptığı kötülüklerden pişmanlık duymuş bütün insanların bütün borçlarını ödemek senin için o kadar basit o kadar kolaydır ki bunu sen benden iyi bilirsin Allah'ım.

Ne olur, yalvarırım borçlarımı öde Allah'ım. Borçlarımı öde ki:

Borçlarımın altında kalan boynu bükük olmayayım.

Ahirette bedenim ruhuma çökmüş bir yük olmayayım.