KİRAZ ÇİÇEKLERİ
Yine elveda dedi zemin soğuk kışlara, serin güzlere. Yine bahar geldi geniş yamaçlara koca düzlere. Canlandı tabiat, yeşerdi ovalar. Uçuştu tüyler, göründü yuvalar. Karıncalar kaynadı toprakta, Uğur böcekleri uçtu havada. Bir kelebek bir kelebeğin arkasından koşturdu, Bir arı bir arının ardından çiçeğe kondu. Sonra bir kuş bir dalda cik cik diye öterken bir kuş da başka bir ağaçtan uçup onun yanına geldi.
Yine elveda dedi zemin soğuk kışlara, serin güzlere.
Yine bahar geldi geniş yamaçlara koca düzlere.
Canlandı tabiat, yeşerdi ovalar.
Uçuştu tüyler, göründü yuvalar.
Karıncalar kaynadı toprakta,
Uğur böcekleri uçtu havada.
Bir kelebek bir kelebeğin arkasından koşturdu,
Bir arı bir arının ardından çiçeğe kondu.
Sonra bir kuş bir dalda cik cik diye öterken bir kuş da başka bir ağaçtan uçup onun yanına geldi.
Tabii ki ben de duramazdım yerimde. Kalkıp gittim bir kiraz ağacının yanına. Bir elimle bir dalını tutarken bir elimle de çiçeklerini saymaya başladım. Sayılır mı hiç kiraz ağacının çiçekleri? Fakat benim niyetim saymak değil, onunla ilgilenmek. Pembe rengini işaret parmağımla, en yüksek dalını orta parmağımla diğer çiçek açmış dallarını da işaret ederek muhatap kabul ettim onları. Daha açıkçası konuştum onlarla, muhabbet ettim kiraz ağacıyla, dil döktüm kiraz çiçeklerine.
Çiçekler bunu anlamış olacaklar ki hep birlikte gözüme bakıp konuşmaya başladılar. Hey Allah'ım o ne kadar çiçek, o ne kadar konuşma ve o ne kadar tebessüm. Dayanamayarak sordum pembe çiçeklere:
-Neden öyle gülüyorsunuz?
Bu soruya daha fazla güldüler. Birisi kıkır kıkır gülerken diğeri kahkaha attı. Birisi de mimikleriyle tebessüm etti.
Hay Allah dedim, bunlar kafayı mı yedi. Niçin böyle gülerler? Sonra içlerinden biri sessizce eğilip kulağıma dedi ki:
-Bizim işimiz bu, biz bütün canlılara bilhassa insanlara gülücükler dağıtmak için yaratıldık.
O zaman başka bir soru sordum onlara dedim ki:
-Siz meyve vermek için yaratılmadınız mı?
Bu defa hep birlikte daha yüksek bir kahkaha atarak dediler ki:
- O da bir görevimiz ancak biz sırf meyve için yaratılmış değiliz. Eğer öyle olsaydı ceviz gibi kestane gibi çiçek açmadan da meyve verebilirdik.
-Peki söyleyin bana bakalım çiçekler, siz başka ne için yaratıldınız?
Bu defa her kafadan bir ses çıkmaya başladı. Gülerek cevap verdiler. Biri dedi ki:
-Etrafa güzel kokular saçmak için.
Bir başkası:
-Kuşlara güzel görünerek onları dallarımıza çağırmak için.
Diğer biri:
-Yerdeki böceklere yem olmak için.
Başka biri:
-Bal olmak için.
Biraz ötedeki:
-Kelebekler yanımıza konsun diye.
Biraz berideki:
-Yıldızlar baksın diye.
Biraz yüksekteki:
-Gece ay ışığında herkese görünmek için.
Tam ortadaki:
-Güneşin içindeki renkli ışıklar ortaya çıksın diye.
En uçtaki:
-Rüzgâr kokularımızı alıp en uzaklara götürsün diye.
Yeni açan olanı:
-İnsanlar güzel şeyleri anlatırken bize benzetsinler diye.
Üç gün önce açan:
-Çocuklar resimlerimizi çizsin diye.
Dün açan:
-İnsanlar fotoğrafımızı çeksin diye.
Bu gün açan:
-Gece sokak lambalarının ışığında yoldan geçenlere görünelim diye.
Bir yaprağı kopmuş olan:
-İnsanlar güzel kokularımızı esans, kolonya vb. ürün yapsın diye.
En renkli olan:
-Okunan kitapların ve tutulan hatıra defterlerinin sayfalarının arasına konulalım diye.
En iri olanı da cevap vermedi fakat gözlerinin içinden gülerek dedi ki:
-Hala anlamadınız mı bizim meyve vermenin ötesinde birçok mana için yaratıldığımızı?
Sonra ağaç konuştu, dedi ki:
-Bir çiçeğin, bir çiçeğin ötesinde; bir meyvenin, bir meyvenin ötesinde ve bir ağacın, bir ağacın ötesinde görevleri ve manaları olduğunu hiç mi düşünmediniz?
Sonra düşüncelere daldım. Acaba insan da böyle midir?diye.
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
BAŞKA GÖRÜNDÜ
Bir gün bir göletin arkasında bir vadinin yamacında oturmuş karşı yamaçtaki ağaçları seyr
DİZ ÜSTÜ OTURMAK
Bundan elli yıl önce köyde otururduk. Ekmeğimizi annem tandırda pişirirdi. Önce diz üstü
EDEPSİZLİĞİN ADI ERGENLİK
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla... Hacı hacıyla Mekke’de, derviş dervişle tekkede, e
ANNE KARNINDAKİ BEBEĞİN RABBİYLE DİYALOĞU
Anne karnındaki bir bebeğin ağzı vardır, gözü vardır, kulağı vardır, eli vardır, ayağı
SİGARALI GENÇ VE BEN
Yolcu minibüsünün içindeyim. Çarşıdan Fakülteye gidiyorum. Bir durakta kahvehaneden çıkan
EY HER YERDEN GÖRÜNEN VE HER YERDEN GÖREN! SENİ İSTİYORUM!
Namaz için kalkmıştım. Kıyamda durdum, kâinatı kıyamda gördüm. Rükûa vardım, kâinatı
YOLA ÇIKMAK
Biraz sonra yola çıkacağız. On bin metre yükseklikten, üç bin kilometre yol kat edeceğiz. Bu
KAPTANLIK KOLAY BİR ŞEY DEĞİLDİR
Stuttgart Hava Limanı’nın alt katında bütün dinler için ayrılan ibadethanede namaz kılarke
ARABAYI UNUTTUM
Unutmak çok kötü bir şeydir. Bu gün çarşıdan gelirken bir yerde arabayı park edip bir iki
İŞTE KOLAY KÂRDA ÇOK
İşte cemaatle namaz kılma hareketi, kaptanı imam olan mescit botuna binerek en emin arkadaşlarl
GÖKÇEADA DEPREMİ
Belirtilen tarihte bütün Ege’de ve dolayısıyla Tavşanlı’da çok şiddetli bir deprem oldu.
- 24 SAAT MİSAFİR KALDIĞIM ANKARA
- İMTİHAN SADECE BİR “TIK”LAMAKTIR
- GENÇLER İÇİN HAYAT REÇETESİ
- KILDAN İNCE KILIÇTAN KESKİN
- HATALAR ÜÇ ÇEŞİTTİR
- ARILAR SADECE BAL YAPMAZ
- ANADOLU ANNELERİNİN BİR “YAVRUM” DEYİŞİ VAR Kİ!
- BİR PAZAR YORGUNLUĞU
- DÜN GECE GÖKYÜZÜNDEN BAKTIM SANA ANKARA
- BİR TİCARET
- MARS GEZEGENİ İLE HASBİHAL
- NİÇİN BAKTIN BANA ÖYLE?
- RÜYADA NÜBÜVVET MÜHRÜNÜN HATEMİ OLAN ZATI GÖRSEM
- KUR’AN’A GÖRE BEŞ BİLİNMEYEN
- KAFASI ZEKÂ FIŞKIRAN ÇOCUĞUN SORULARI
- HİKMET
- HZ. İBRAHİM’İN, HZ. MUHAMMED’DEN İSTEDİĞİ
- MEYVEYİ AĞAÇ, AĞACI ÇEKİRDEK, ÇEKİRDEĞİ DE ALLAH YAPIYOR; PEKİ, (HÂŞÂ), ALLAH’I KİM YAPIYOR?
- SÜBHANALLAH, ELHAMDULİLLAH, ALLAHUEKBER
- GÜZEL İNSAN
- BİR KARADENİZLİNİN PEYGAMBER SEVGİSİ
- ASMA, ÜZÜM - İKİ GÖZÜM
- EŞREF-İ MAHLÛKAT
- HER AN KAZANMAK VEYA KAYBETMEK
- NAMAZDAKİ GİZEM
- ÇIKIŞI OLMAYAN SON YOL
- KİRAZ ÇİÇEKLERİ
- “GİTTİ GİDİYOR”DAN BİR NAMAZ ALMAK
- “BİÇARE GENÇLER”
Şüphesiz Biz Seni, şahit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
Fetih, 8
GÜNÜN HADİSİ
Her kim bir namazı (kılmayı) unutursa (onu) hatırladığında kılsın. Onun bundan başka keffâreti yoktur.
KİTÂBU MEVÂKÎTİ'S-SALÂT-Buhari
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARİHTE BU HAFTA
*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...