YENİ BİR TEFSİR METODOLOJİSİ: MUHAKEMAT ÖRNEĞİ-3
II. Kur’an’ı Anlamada Çağdaş Bir Yaklaşım Nursi’ye göre, Çağdaş bir tefsir; büyük bir müfessir olan zamanın yönetiminde, değişik bilim dallarında yetişmiş uzmanlardan oluşan bir ilim heyeti tarafından kaleme alınmalı, -gerekli yeni bilgilerin yanında- eski tefsirlerde dağınık halde bulunan güzel ve değerli bilgiler bir araya getirilmeli, çağın gereklerine uygun olarak
II. Kur'an'ı Anlamada Çağdaş Bir Yaklaşım
Nursi'ye göre, Çağdaş bir tefsir; büyük bir müfessir olan zamanın yönetiminde, değişik bilim dallarında yetişmiş uzmanlardan oluşan bir ilim heyeti tarafından kaleme alınmalı, -gerekli yeni bilgilerin yanında- eski tefsirlerde dağınık halde bulunan güzel ve değerli bilgiler bir araya getirilmeli, çağın gereklerine uygun olarak dizayn edilmeli ve tefsir ilminin şanına yakışır bir üslupla muhataba sunulmalıdır.(1)
Nursi, her şeyden önce, bulunduğu asrın gerçek manevi ihtiyacını göz önünde bulundurmak suretiyle çağdaş bir tefsirin çerçevesini çizmek istemiş, bunu yaparken de Kur'an'ı temel referans olarak almıştır. Çağdaş insanın almaya muhtaç olduğu bilgiler ile Kur'an'ın vermek istediği bilgi dolu mesajlar arasında bir paralellik kurmuştur. Bu yüzdendir ki Nursi, öncelikle Kur'an'ın temel maksatlarının altını çizmiş ve bunları "tevhit, nübüvvet ve cismânî haşrin ispatı ile –insanlık camiasında- adaletin tesisi"(2) şeklinde sıralamıştır.
İlginçtir, 1910'da yazdığı Muhakemat adlı bu eserinde önemle üzerinde durduğu Kur'an'ın bu dört temel maksadını, hayatı boyunca en temel referans olarak kullanmıştır. Ancak, gerek birinci dünya savaşı sırasında yazdığı İşarâtü'l-İ'câz adlı tefsirinde ve gerek daha sonra yazdığı Risale-i Nur külliyatında bu dört temel esasa "ibadet"i de eklemiştir. Fakat ibadet ve adaleti bir unsur olarak kabul etmek suretiyle bunları yine de dört olarak saymıştır.(3) Çağın ihtiyaçlarına cevap veren bir tefsirin kendine has bir takım unsurları ihtiva etmesi gerekir. Onun için bu konuya temas etmekte yarar vardır.
Çağdaş Tefsir Yaklaşımında Temel Unsurlar
Çağdaş bir tefsirde bulunması gereken temel unsurları anlatmadan önce, Nursi'nin önemle altını çizdiği tefsirdeki üç hükmün/önermenin açıklamasında fayda vardır:
a) Tefsiri yapılan Kur'an metni Allah'ın kelamıdır.
b) Allah'ın muradı hak ve doğrudur.
c) Bu ayetten maksat şu veya bu olabilir.
İlk iki hükümde şüphe edilemez ve farklı yorumlara yer yoktur. Son hükümde
İhtilafların olması ise, tabiîdir.(4) Vicdanı hür, irfanı hür ilim adamlarının, sorumluluk bilinci içerisinde hareket ettiği işin tabiatının gereğidir. Nitekim Said Nursi, ilim ve fikirdeki hürriyeti İslamiyet'in parlamasının önemli bir vesilesi olarak görmektedir:
"Akl-ı selim ile fikir ve düşünce hürriyetinin hâkim olacağı istikbal, büyük insanlık olan İslam güneşinin parlamasına en uygun bir zemindir. İyi bilinmelidir ki, Hıristiyanları dalâlete düşüren, yalnız aklı azil, burhanı tart ve ruhbanı taklit olduğu gibi, buna makabil, İslamî hakikatleri parlak bir şekilde ortaya çıkaran, İslâm'ın yalnız akıl ile meşvereti, bürhanı (delille ispat formasını) kuşanması ve hakikat üzere yürümeyi prensip edinmesidir.(5)
İşte bu bakış açısıyla konuya bakıldığında, her asrın kendine has bilgi ve görgü seviyesine, anlayış ve kavrayışına uygun bir hitap tarzının gerekli olduğu hususu, kendiliğinden ortaya çıkacaktır. O halde çağdaş bir tefsirin yapılmasında zaman faktörü çok önemlidir.
1. Zaman Faktörü
Nursi, zamanın önemini şu cümlelerle ifade etmektedir: "Her bir zamanın bir hükmü var."(6) Onu göz ardı etmemek gerekir. "Zaman büyük bir müfessirdir.''(7) kaydını gösterse itiraz edilmez. "Zaman ihtiyarladıkça Kur'an gençleşiyor."(8) Çünkü zamanla ortaya çıkan gerçekler Kur'an'ı doğruluyor, onun doğrularını tasdik ediyor.
"Eski hâl muhal, ya yeni hâl, ya izmihlâl" kuralını sosyolojik bir tespit olarak ortaya koyan Nursi, geçmiş ve gelecek nesillerin bilimsel tavırlarını -zaman faktörüne bağlı olarak- karşılaştırmış ve Kur'an'ın hakikatlerine getirilen yorum ve açıklamaları da bu çerçevede değerlendirmiştir. Buna göre, geçmiş zaman: Gayr-ı Müslimler açısından hicrî onuncu asırdan önceki zaman dilimlerini kapsayan ilk ve orta çağlardır. Müslümanlar açısından hicrî beşinci asırdan on ikinci asra kadar devam eden bir zaman sürecidir. Çünkü ona göre, "millet-i İslâm üç yüz seneye kadar mümtaz ve serfiraz ve beş yüz seneye kadar fil cümle mazhar-ı kemaldir."(9) Bu tespit aslında Müslümanların genel kabulünü de yansıtmaktadır. Nitekim Hadis-i Şerifte
خَيْرُ النَّاسِ قَرْنِى، ثُمَّ الَّذِينَ يَلُونَهُمْ، ثُمَّ الَّذِينَ يَلُونَهُمْ
"Asırların en hayırlısı benim asrımdır. Sonra onu takip eden, sonra da onu takip eden asırdır."(10) Diğer bir rivayette dördüncü asır da sıralanmıştır.(11) Gelecek zaman ise: Gayr-ı Müslimler açısından hicrî onuncu asır, Müslümanlar açısından da on iki ve on üçüncü asırlardan itibaren başlayan zaman sürecidir.(12)
Said Nursi, gerek 'Hermenotik' kuramının ön gördüğü genel kapsamlı yorumlar için olsun, gerekse tefsir disiplini ile ilgili özel yorumlar için olsun, söz konusu olan problemlerin kaynağına inmeyi hedeflemiştir. Ancak geleneksel yaklaşımlarda bu problemlerin kaynağı olarak ön görülen (siyasi, ekonomik, ideolojik yaklaşımlar gibi) haricî sebepler aramak yerine, Said Nursi, insan psikolojisinin ürünü olan dâhilî sebeplerden kaynaklanan unsurlar üzerine yoğunlaşmış ve bu istikamette çözümler üretmeye çalışmıştır. Geçmiş ve gelecek nesillerin duygu ve düşüncelerini karşılaştırmakla da, söz konusu psikolojik durumun tespitini hedeflemiştir. Önce konu ile ilgili şematik bir liste verilmiş ve şu değerlendirmede bulunulmuştur: İnsanda hükmünü icra eden: Ya Akıl ya da gözdür. Fikir veya duygudur. Diğer bir ifadeyle, Hak veya kuvvettir. Hikmet veya hükümettir. Bir başka deyişle: Müyûlât-ı kalbiye veya temayülât-ı akliyedir. Heva veya hüdadır.(13)
Buna göre, Ebna-yı Mazî (geçmiş Nesiller)de hâkim olan duygular bir derece temiz olmakla beraber, gayr-ı münevver olan fikirlerine galebe edip, onları kendi istekleri doğrultusunda istihdam ederek bilimsel egoizmi ve duygusal despotizmi meydana getirmiştir. Bunun bir sonucu olarak da her tarafta ihtilaflar ve şahsî garazlar boy göstermeye başlamıştır. Ebna-ı Müstakbel (gelecek Nesiller)de, bir derece münevver olan fikirleri, hevâ ve hevesle kirlenmiş duygularına galebe çalarak hâkimiyeti ele almıştır. –Ki, ileride bu fikirler, dizgini tamamen ele alacaktır.- Bunun bir sonucu olarak da hak ve hukukun üstünlüğü prensibi kabul gördüğünden gerçek insanlık ortaya çıkmaya başlamış ve ileride tamamen ortaya çıkacaktır.(14)
Nursi'ye göre, duyguların ön planda olduğu "geçmiş zaman"ın hissiyat okulu ile fikirlerin ön planda olduğu "gelecek zaman"ın tefekkür mektebinde, okutulan ilmin mahiyeti bir dahi olsa, uygulanan eğitim ve öğretim şekli farklılık gösterir. Bu yüzdendir ki, garaz, husumet ve üstün olma hevesini doğuran kuvvet, meyil ve duygunun hâkim olduğu eski zamanlarda, konuyu süslendirip tasvir ederek veya büyüleyici bir belâgat üslubuyla zihne yaklaştırarak veya hayale karşı dramatize ederek duygulara hitap eden bir hitabet, delilsiz de olsa kabul görürdü. Fakat bizi onlara kıyas etmek hareket-i ric'iyye ile o zamanın köşelerine sokmak demektir. Biz –çağımızın çocukları olarak- delil isteriz, tasvir-i muddeâ ile aldanmayız.(15)
"Biz ehl-i hâliz, namzed-i istikbaliz. Tasvir ve tezyin-i müddea zihnimizi işbâ etmiyor (aklımızı doyurmuyor); burhan/delil isteriz."(16)
Dipnotlar
1-Muhakemat, 19-20.
2-Muhakemat, 10-11.
3-İşarâtü'l-İ'câz, 11-12.
4-Muhakemat, 42.
5-Muhakemat, 33-34.
6-Muhakemat, 31.
7-Muhakemat, 20.
8-Hutbe-i Şamiye, 125; Şuaat, -(Asar-ı Bediiye), 65.
9-Muhakemat, 30.
10-Buharî, Fadailu's -Sahabe, 1.
11-Bk. İbn Hacer Fethu'l-Bari, VII/3-7.
12-Muhakemat, 30.
13-Muhakemat, 31.
14-Muhakemat, 31.
15-Muhakemat, 30-31.
16-Muhakemat, 32.
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
BEDİÜZZAMAN HAKKINDA ÖN-YARGI SEBEBİ OLAN İKİ MESELE-2
Bakın bu gün Regaib kandili. Benim kanaatim –ki siz de destekleyeceksiniz- şu an Türkiye’de
BEDİÜZZAMAN HAKKINDA ÖN-YARGI SEBEBİ OLAN İKİ MESELE
-Bediüzzaman Ne Demek?- -Yazdı mı? Yazdırıldı mı?-
AZİZ ÜSTADIMA
Aziz üstadım; seni tanıdığıma, eserlerini okuduğuma şükür ediyorum. Sana talebe olma şe
MEĞER İŞ BİZİM ANLADIĞIMIZ GİBİ DEĞİLMİŞ
Biz münevverler, ekseriyet itibariyle herhangi bir içtimai meselede gazete haberleriyle iktifa ede
BÂZI MÛTEBER KAYNAKLARDA BEDÎÜZZAMÂN’IN DOĞUM TÂRÎHİ
1- Bedîüzzamân Saîd Nursî: Târihçe-i Hayâtı, Eserleri, Meslek ve Meşrebi, Doğuş Ltd. Şi
BEDİÜZZAMAN’IN KİM VE NE OLDUĞU
Rahmetli Said-i Nursi veya Kürdi'nin nasıl yaşadığını ve nasıl öldüğünü öğrenmek içi
SAİD-İ NURSİ
Abdürrahim ZAPSU Yetmiş yıl evvel Van vilâyetinin Nurs köyünde doğdu. Babasının ismi Mirza
ABDÜLFETTAH EBU GUDDE’NİN KALEMİNDEN ÜSTAD BEDİÜZZAMAN-5
Bu anlattıklarımız, mücahid alim Said Nursi’nin hayatının bazı safhaları ve lem’alarıd
ABDÜLFETTAH EBU GUDDE’NİN KALEMİNDEN ÜSTAD BEDİÜZZAMAN-4
Esaretten kurtulup Van’a döndüğünde Müslüman safları ve cemaatleri arasındaki İslami gayr
ABDÜLFETTAH EBU GUDDE’NİN KALEMİNDEN ÜSTAD BEDİÜZZAMAN-3
Bu kısa fetret dönemi sonrasında tüm himmetini bütün işlerde dinin tahkimine ve zayıflık g
İSMAİL ÇETİN HOCAEFENDİ ÜSTADI ANLATIYOR-2
Üstad üstaddır. Müceddiddir. Geçmiş büyüklerle irtibatı çok kuvvetlidir. Geleceklere de ç
- ABDÜLFETTAH EBU GUDDE’NİN KALEMİNDEN ÜSTAD BEDİÜZZAMAN-2
- İSMAİL ÇETİN HOCAEFENDİ ÜSTADI ANLATIYOR-1
- ABDÜLFETTAH EBU GUDDE’NİN KALEMİNDEN ÜSTAD BEDİÜZZAMAN-1
- İŞÂRÂTÜ’L İ’CÂZ TEFSİRİ HAKKINDA
- RİSALE-İ NUR’DA TASAVVUF-4
- RİSALE-İ NUR’DA TASAVVUF-3
- RİSALE-İ NUR’DA TASAVVUF-2
- KIZIL İCAZ VEYA BEDİÜZZAMAN’I ANLAMAK
- RİSALE-İ NUR’DA TASAVVUF-1
- BEDİÜZZAMAN’IN DEĞERLENDİRMELERİ IŞIĞINDA SOSYAL BARIŞIN SAĞLANMA ÇARELERİ
- KIZIL İCAZ TERCÜMESİ ÜZERİNE
- SEYDA MOLLA MUSA CELALİ’NİN KALEMİNDEN ÜSTAD BEDİÜZZAMAN VE ESERLERİ
- TA‛LÎKÂT’IN TERCÜMESİNİ TAKDİM EDERKEN
- KIZIL ÎCÂZ KİTABI TANITIM TOPLANTISI
- RİSALE-İ NUR’DA TEFSİR EDİLEN AYETLER
- SAİD NURSİ’NİN AİLE MODELİNİN FİRMA AİLESİNE (STAKEHOLDER) UYGULANMASI-3
- SAİD NURSİ’NİN AİLE MODELİNİN FİRMA AİLESİNE (STAKEHOLDER) UYGULANMASI-2
- SAİD NURSİ’NİN AİLE MODELİNİN FİRMA AİLESİNE (STAKEHOLDER) UYGULANMASI
- SİRETÜ İMAMU MÜCEDDİD-4
- SİRETÜ İMAMU MÜCEDDİD-3
- RİSALE-İ NUR VE MİSYONU-5
- RİSALE-İ NUR VE MİSYONU-4
- SİRETÜ İMAMU MÜCEDDİD-1
- SİRETÜ İMAMU MÜCEDDİD-2
- RİSALE-İ NUR VE MİSYONU-3
- RİSALE-İ NUR VE MİSYONU-2
- RİSALE-İ NUR VE MİSYONU-1
- BEDİÜZZAMAN VE 'MÜSPET HAREKET-3
- BEDİÜZZAMAN VE 'MÜSPET HAREKET-2
İnfitar Suresi/6-8
Ey insanoğlu! Seni yaratıp sonra şekil veren, düzenleyen, mütenasip kılan, istediği şekilde seni terkip eden, çok cömert olan Rabbine karşı seni aldatan nedir?
GÜNÜN HADİSİ
Geçmiş peygamberlerin sözünden (hiç eksiksiz) nâsın eriştiği haberlerden birisi de: Utanmazsan dilediğini işle! (sözü) dür.
Abdullâh b. Mes'ûd (r.a)'dan
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARİHTE BU HAFTA
*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...