NAMAZA DURDUĞUM ZAMAN BÜYÜYORUM-KÜÇÜLÜYORUM

Namaza durduğum zaman büyüyorum büyüyorum büyüyorum, bir kâinat oluyorum. Kâinatla beraber kıyamda duruyor, rukûya gidiyor ve secdelere kapanıyorum. Çünkü benim Rabbim, koca bir kâinatın ve daha fazlasının ibadetine, hamdine, şükrüne ve secdesine layık.


Vehbi KarakaÅŸ

vehbikarakas@hotmail.com

2016-06-23 17:28:39

Namaza durduğum zaman büyüyorum büyüyorum büyüyorum, bir kâinat oluyorum. Kâinatla beraber kıyamda duruyor, rukûya gidiyor ve secdelere kapanıyorum. Çünkü benim Rabbim, koca bir kâinatın ve daha fazlasının ibadetine, hamdine, şükrüne ve secdesine layık.

Yine namaza durduğum zaman küçülüyorum küçülüyorum küçülüyorum; secdeye kapandığım zaman da adeta bir hiç oluyorum. Çünkü büyüklüğü sınırsız Rabbimin azameti karşısında içi hava dolu bir davul gibi ben ben ben demekten utanıyorum. Zaten secde de benliği yok etmek, firavunluğu yok etmek için emredilmiş bir eylem değil mi? Ben de bunun için benlik davasından ve firavunluktan kurtulmak için eğiliyorum eğiliyorum eğiliyorum. Secdeye varınca, alnımı ve burnumu yere koyunca, Ukbe b. Nafi'yi hatırlıyorum: İ'la-i kelimetullah yolunda koşarken, karşısına okyanus çıkmış, atını okyanusa sürmüş, atla okyanusun aşılamayacağını anlayınca seslenmiş:

Şahid ol ya Rab! Eğer bu okyanus karşıma çıkmasaydı, Senin adını ve davanı tâ okyanusun ötesine götürecektim.

Ben de eğildikçe eğildim, nihayet yer anlımın karşısına çıkınca secdede Sübhane Rabbiyel aliyyila'la derken içimden de:

Şahid ol ya Rab! Eğer yer anlımın karşısına çıkmasaydı, Senin huzurunda daha da daha da eğilecektim. Çünkü ben sonsuz eğilmeye, Sen de sonsuz hürmete, muhabbete ve secdeye layıksın.

Namaza teşekkür ediyorum, önünde eğilmeye layık olanın önünde beni eğdiği, alçalttığı, alçalttıkça yükselttiği için. Namazı farz kılana da sonsuz şükürlerimi arz ediyorum. Beni huzuruna kabul ettiği, himayesine aldığı, sayısız nimet ve iyiliklerle muamele ettiği, yaptığı iyilik ve ikramlarıyla da iyilik yapma ve muhtaçlara yardımda bulunmayı bana öğrettiği için.

Rasulullah Efendimizin (sav) dualarından biri de şudur:

"Allahım! Beni gözümde küçük, insanların gözünde büyük eyle."

Bu duanın âcizane bana göre yorumu şu: Kendi gözümde küçük eyle ki mütevazı olayım, başkalarına hava atmayayım. Üstünlük havalarına kapılmayayım. İnsanların nazarında büyük eyle ki, etkili olayım, insanları, dininle tanıştırayım, barıştırayım, Seninle buluşturayım, seviştireyim.

Bu mübarek geceler, büyük servetlere, cennetlere gebe. Aman duasız, teheccütsüz, zikirsiz, fikirsiz, şükürsüz geçirme.

Ey dîde nedir uyku, gel uyan gecelerde 

Kevkeplerin et seyrini, seyrân gecelerde 
Bak hey'et-i âlemde, bu hikmetleri seyret,
Bul Sâni'ini, ol O'na mihman gecelerde
Çün gündüz olursun nice ağyar ile gafil
Koy gafleti dildârdan utan gecelerde

Dil, Beyt-i Hudâ'dır, ânı pak eyle sivâdan 
Kasrına nüzul eyler O Sultan, gecelerde.(Erzurumlu İbrahim Hakkı)

Günümüz Türkçesiyle bunu şöyle de ifade edebiliriz:

Ey göz nedir uyku, gel uyan gecelerde 
Yıldızların seyrini seyret gecelerde 
Bak bütün âlemde, bu hikmetleri seyret,
Bul Yaradan'ını, ol O'na misafir gecelerde
Gündüz O'ndan başkasıyla olup gaflete düşersin
Gerçek Sevgili'den gaflet etme utan gecelerde

Gönül Allah'ın evidir, kirletme onu başkasıyla
Çünkü köşküne iner o Sultan, gecelerde.

Üstad-ı Muhterem de bir seher vaktinde ağlayan kalbin ağlamalarını dile getirdiği parçanın başına şu mısraları koymuş:

"Seherlerde eser bad-ı tecelli

Uyan ey gözlerim vakt-i seherde

Seherdir ehl-i zenbin tevbegâhı

Uyan ey gözlerim vakt-i seherde"

Yani:

Seherlerde eser tecelli yeli

Uyan ey gözlerim seher vaktinde

Seherdir günahkârın tevbe vakti

Uyan ey gözlerim seher vaktinde.

Uyan da, teheccüd namazı kıl, hacet namazı kıl, dualar, dilekçeler sun, hatim oku, cevşen oku, kitap oku, salât ve selam oku, oku oku oku. 

Yukarıdaki mısralardan ve izahlardan anlaşılıyor ki "seher vakitleri", aynı zamanda benim gibi mücrimlerin ve günahkârların tevbe ve istiğfarlarını Allah'ın dergâhına sundukları ve kabullerini umdukları mübarek zamanlardır. Bu mübarek zamanları "Gece Hayatı" adı altında gayr-i meşru eğlencelerle geçirenlere yazık olur. Cenneti kazanmak için verilen bu fırsatları ve bereketli zaman dilimlerini cehennemi kazanmak için kullanmak ne büyük ayıp ve ne büyük kayıptır! Allah bizleri korusun!

 

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DÄ°ÄžER YAZILAR

Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun.

Bakara, 185

GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°

"Haramla beslenmiş vücut cennete giremez."

Taberânî.

TARÄ°HTE BU HAFTA

*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SÄ°TE HARÄ°TASI