KULUN YÜCE ALLAH’I SEVMESİNİN BELİRTİLERİ
Şüphesiz herkes, Yüce Allah’ı sevdiğini iddia eder. Ancak, böyle bir iddiada bulunmak kolay da olsa, mahiyeti son derece zordur. Yüce Allah’ı sevdiğini iddia ettiği zaman insan nefsini bir takım belirtilerle imtihan edip, ondan birtakım deliller istemedikçe onun ve şeytanın oyununa gelip aldanmamalıdır.
Şüphesiz herkes, Yüce Allah'ı sevdiğini iddia eder. Ancak, böyle bir iddiada bulunmak kolay da olsa, mahiyeti son derece zordur. Yüce Allah'ı sevdiğini iddia ettiği zaman insan nefsini bir takım belirtilerle imtihan edip, ondan birtakım deliller istemedikçe onun ve şeytanın oyununa gelip aldanmamalıdır.
Bu belirtilerden bir tanesi, cennette Yüce Allah'ın cemalini görme arzusudur. Zira kalp, birini sevdiğinde ona kavuşup, onu seyretmek istememesi düşünülemez.
Şunu belirtmek gerekir ki Allah'ın cemalini görmenin ölümden sonra olması, mü'minin ise ölümden hoşlanmaması, Allah'ın cemalini görme arzusuyla zıtlık teşkil etmemektedir.
Bu belirtilerden biri de, her hususta Yüce Allah'ın sevdiği şeyleri kendi sevdiklerine tercih etmesidir. Onun için heva ve hevese uymaktan, rehavet ve gevşeklikten sakınması ve sürekli Yüce Allah'ın emirlerine uygun hareket etmesi, nafile ibaretler yaparak ona yaklaşmaya çalışması gerekir. Nitekim sahih bir hadiste Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmaktadır: "Hevası getirdiklerime uymadıkça hiç biriniz gerçek anlamda iman etmiş sayılamaz."(1)
Yüce Allah'ı seven, O'na isyan etmez. Ancak, bununla beraber isyan, muhabbetin aslına değil, kemaline aykırıdır.
Bu belirtilerden bir tanesi de Yüce Allah'ın zikrine düşkün olmasıdır. Öyle ki, bıkıp usanmadan her zaman dili ve kalbi O'nun zikri ile meşgul olmalıdır. Zira bir şeyi seven, zorunlu olarak sürekli ondan ve onunla ilgili şeylerden bahseder.
Yüce Allah'ı seven mü'min belirtisi O'nun zikrini, O'nun kelamı olan Kur'an'ı Kerim'i ve Rasulullah (s.a.v)'ı sevmektir. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "Rasülüm! De ki: Eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyunuz ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın." (Al-i İmran, 31)
Yüce Allah'ı sevmenin belirtilerinden biri de halvete çekilip Yüce Allah'a yalvarıp yakarmakla, Kur'an'ı Kerim'i okumakla huzur bulması, onun için de gecenin sakinliğini ganimet bilerek teheccüd namazına devam etmesidir. Çünkü sevginin en düşük derecesi, sevgili ile başbaşa kalıp, O'nunla konuşmaktan zevk duymaktır.
O belirtilerden biri de Allah'ın bütün mü'min kullarına karşı şefkatlı ve merhametli, düşmanlarına karşı ise şiddetli ve onurlu olmasıdır. Yani, Yüce Allah'ın şu ayette belirttiği gibi, olmasıdır; "Kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler." (Fetih, 29)
Ayrıca, hiçbir kınayanın kınamasına aldırmadan Allah yolunda cihad etmesi, Allah'ın dinine yapılan saldırılardan dolayı hiç kimsenin, öfkesinin önüne geçmesi de işte kulun, Yüce Allah'ı sevmesinin belirtileridir.
Kendisinde bu belirtilerin tamamı bulunan kimsenin Allah'a olan sevgisi tam, ahiretteki içeceği saf içki; Allah sevgisine başka sevgileri karıştıranın ahiretteki mutluluğu, sevgisi ölçüsünde, içeceği ise ancak has kulların içkisi ile biraz karıştırılarak alacaktır. Nitekim Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "İyiler kesinkes cennettedir. Onlar orada koltuklar üzerinde etrafa bakarlar. Onların yüzünde nimetin ve mutluluğun sevincini görürsün. Kendilerine mühürlü halis bir içki sunulur ki, onun mührü veya sonu misktir. İşte yarışmak isteyenler, bunun için yarışsınlar. O şarabın karışımı tesnimdendir. (O şaraba tesnimden karıştırılmıştır.) Allah'a yakın olanların içecekleri bir kaynaktır ve o tesnim." (Muttafifin, 22-28) Yani, Allah sevgisine başka sevgiyi karıştırmayan, halis bir Allah sevgisine sahip olan 'mukarrebun' hiç karışığı olmayan halis şaraptan içerler, Allah sevgisine başka sevgileri karıştıran, mukarrebun derecesinde olmayan diğer ashab-ı yemin ise memzucen (halis şaraftan biraz karıştırılmış olarak) içerler. Zira "Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu görür. Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu görür." (Zilzal, 7-8)
Allah sevgisinin belirtilerinden biri de, kulun, sevgisinde heybet ile tazim arasında bir korkuya sahip olmasıdır. Ki zannedildiği gibi, bu sevgiye zıt değildir. Zira, Allah sevgisini taşıyan has kullar için; muhabbet makamında başkaları için olmayan, bazısı bazısından daha tehlikeli olan bir takım engeller bulunmaktadır ki bunların ilki, sevgilinin kendisinden yüz çevirme korkusu, bundan daha tehlikelisi, sevgilisi ile aralarına soğukluk girme korkusu, bundan da daha tehlikelisi ise sevgilinin, kendisini uzaklaştırma korkusudur.
Bu belirtilerden biri de Allah'a göstermesi gereken saygı ve koruması gereken sırdan dolayı sevgisini gizlemesi, böyle bir iddiadan kaçınması ve vecdini (ilahi aşkın doğurduğu heyecan ve bundan dolayı kendinden geçme) açığa vurmaktan sakınmasıdır. Çünkü sevgi, sevgililer arasında korunması gereken sırlardan bir sırdır. Ancak, dehşete düşüp kendinden geçmesi ve böylece elinde olmayarak sevgisinin ortaya çıkması durumunda mazur sayılmaktadır.
Dipnotlar
(1)-Bağavi, Şerhü's-Sünne 'de sahih bir senetle rivayet edilmiştir.
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DÄ°ÄžER YAZILAR
Sana vahyedilen Kitabı oku ve namazı kıl. Muhakkak ki namaz hayasızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Allah'ı anmak elbette en büyük ibadettir. Allah yaptıklarınızı bilir.
Ankebut:45
GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°
Sen dünyada bir garib veya bir yolcu gibi ol.
Buhari, Rikak 2; Tirmizi, Zühd 25, (2334)
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm Ä°nternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yaptÄ...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARÄ°HTE BU HAFTA
*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...