ABDULLAH BÄ°N CAHÅž(R.A)

O, Rasulullah’ın(S.A.V) halası Umeyme binti Abdulmuttalib’in oğludur. Efendimizin zevcelerinden müminlerin anası Zeynep bint-i Cahş’ın kardeşidir. Kendisine sancak verilen ilk Müslüman ve ilk olarak Emirul-Müminin (müminlerin emiri) diye çağrılan ilk sahabi.


Zahid Başçı

malasahit@gmail.com

2017-03-09 16:31:49

O, Rasulullah'ın(S.A.V) halası Umeyme binti Abdulmuttalib'in oğludur. Efendimizin zevcelerinden müminlerin anası Zeynep bint-i Cahş'ın kardeşidir. Kendisine sancak verilen ilk Müslüman ve ilk olarak Emir'ul-Müminin (müminlerin emiri) diye çağrılan ilk sahabi.

Rasulullah(s.av)'ın Erkam'ın evine girmeden önce iman etmiş ilk Müslümanlardandır. İkinci Habeşistan hicretinde kardeşi Ubeydullah ve kardeşinin zevcesi Ümmü Habibe ile beraber Habeşistan'a hicret etti. Mekke'den Medine'ye Ebu Seleme'den sonra, yakınlarıyla beraber, erkek- kadın, genç- yaşlı topluca hicret ettiler. Mekke'den Medine'ye hicret ederken geride içi boş bir ev bıraktılar. Sanki daha önce içinde insanlar yaşamamış, binası mamur ama içi boş ve mahzun bir evdi bu.

Onların hicretlerinden sonra Mekke'nin büyükleri, kimlerin hicret edip etmediklerini öğrenmek için Mekke'nin değişik mahallelerini geziyorlardı. İçlerinde Ebu Cehil ve Utbe bin Rebia da vardı. Utbe, ben-i Cahş'ın evlerinin boş olduğunu, içinde yellerin estiğini görünce, "Cahş oğullarının evi bomboş, sahiplerine ağlıyor" dedi. Katı kalpli Ebu Cehil ise; "Onlar kim oluyor ki evleri onlar için yas tutsun" cevabını verdi.

Cahş oğullarının evleri Mekke'deki evlerin en zengin ve en güzellerindendi. Ebu Cehil bunlara el koydu ve kendi malı gibi evlerde tasarruf etmeye başladı. Abdullah bin Cahş bu durumu haber alınca Rasulullah(s.a.v)'a vaziyeti anlattı. Allah Rasulü ise ona şöyle dedi; "Ey Abdullah! Allah'ın, senin bu evine karşılık Cennette sana bir ev vermesine razı olmaz mısın?" Abdullah(r.a) da; "Evet razıyım ya Rasulullah!" deyince Rasulullah(s.a.v); "O, senindir" buyurdu.(1)

Nafii bin Cübeyir diyor ki; "Rasulullah(s.a.v) Recep ayının on yedisinde Abdullah bin Cahş'ı hepsi muhacirlerden oluşan bir seriyye(küçük askeri birlik) ile gönderdi. Abdullah'ı onların üzerine emir yaptı ve ona bir mektup verdi ve dedi ki; "İki gün gittikten sonra bu mektubu açacaksın ve bu mektuptaki emrime göre hareket edeceksin."(2)

Aynı hadiseyle alakalı, Ziyad bin Alaka'nın Sa'd bin Ebu Vakkas'tan rivayetine göre Sa'd demiştir ki; "Rasulullah(s.a.v) bizi bir seriyye ile gönderdi ve dedi ki; 'Sizin üzerinize öyle bir kimseyi vereceğim ki o açlık ve sususluğa karşı en sabırlınız olacaktır" ve emir(komutan) olarak Abdullah bin Cahş'ı üzerimize tayin etti. İslam tarihinde ilk emir o oldu."(3)

Abdullah bin Cahş(r.a) Bedir savaşına katıldı ve Uhud'da şehid oldu. Sa'd bin Ebi Vakkas'ın oğlu İshak, babası Sa'dden naklen diyor ki; "Babam Sa'd bin Ebi Vakkas dedi ki; 'Uhud günü Abdullah bin Cahş bana dedi ki; 'Allah'a beraber dua etmek için gelmez misin?' Beraber bir kenara çekildik. Ben şöyle dua ettim; "Allah'ım! ben yarın düşmanımla karşılaştığım zaman karşıma muzır, şiddetli, çok öfkeli birini çıkar ki, ben Senin yolunda onunla savaşayım ve Senin rızan için onu öldürüp ganimetini alayım.' Abdullah bin Cahş 'amin' dedi. Sonra Abdullah şöyle dua etti; "Allah'ım! Yarın muzır, şiddetli, çok öfkeli biriyle savaşmayı bana nasip et. Ben Senin rızan için onunla savaşayım. Sonra o beni öldürsün ve kulaklarımla burnumu kessin. Senin huzuruna geldiğimde Sen dersin ki; "Ey Abdullah! Kulaklarınla burnun ne için kesilmişler ?" Ben diyeceğim ki; "Ya Rabbi! Senin ve Resulunun yolunda kesildiler.' Sen dersin ki; "doğru söyledin."

Sa'd diyor ki; " Abdullah'ın duası benim duamdan daha hayırlı idi. Uhud günü akşama doğru Abdullah'ın şehid olduğunu ve kulakları ile burnunun kesilip bir ipe takıldığını gördüm."(4) Hz. Abdullah'ın savaşta kulakları ve burnu kesildiği için ona 'Mucedda' deniliyordu.

Zübeyir b. Bekar'ın rivayetine göre Uhud savaşında Abdullah bin Cahş'ın kılıcı parçalandı. Rasulullah(s.a.v) ona hurma salkımının çöpünü verdi. O dal, onun elinde Rasulullah'ın bir mucizesi olarak kılıca dönüştü. Saptan kılıca dönüşen o kılıca hurma salkımının çöpü manasına gele(Urcun) ismi verildi. Bu kılıç elden ele dolaştı. En son bir Buğay-ı Türki onu iki yüz dinara satın aldı.

Abdullah'ı şehid eden kişi Ebul Hakem bin Ahnes bin Şureyk es Sekefi'dir. Hz. Abdullah şehid edilirken kırk küsur yaşında idi. O ve dayısı Hz. Hamza(r.a) Uhud'da aynı kabre defnedildiler. Namazlarını da Rasulullah(s.a.v) kıldırdı.Rasulullah(a.s.m) onun velisi olarak geride bıraktığı mallarıyla, oğlu için Hayber'de bir takım mallar satın aldı.

Zübeyir bin Bekar'dan rivayetle Hz. Hasan(r.a)'ın torunu Hasan bin Zeyd diyor ki; "Babam Zeyd ile beraber Allah canını alsın, Emevi halifesi İbn-i Hişam'ın yanına girdik. O, müslümanlara beytül malden mal dağıtıyordu. O ne cüretti ki, onun yanına İbn-i Abdullah'ul Mucedda yani Abdullah bin Cahş'ın oğlu girdi. Abdullah bin Cahş'ın oğlu olduğunu söyledi ve payının verilmesini istedi. Hişam'ın oğlu ona vermedi. Hz. Hasan'ın torunu diyor ki; "Eğer göklere çıkarılması gereken biri varsa o da Abdullah bin Cahş'dan dolayı oğlu olması gerekirdi. Ama aynı İbn-i Hişam, Ebu Ticranu el Kindi'ye hemen pay ayırdı. Çünkü o, İbn-i Hişam'ın yanına gelirken şöyle demişti; "Ben amcan İmare bin Velid bin Mugiyre'nin arkadaşıyım. O dedi ki ' sana bir şeyler versin.' İbn-i Hişam da ona verdi.(5)

Dipnotlar

1-Dr. Abdurrahman Rafet el Bâşa, Suverun Min Hayatu's Sahabe, s.83, Dar'ul Edebi'l İslamiye, Kahire, 1997

2- İbn-i Sa'd, Tabakatü'l Kübra, Cilt: 3, s.49, Daru'l İhyau't Turasil el Arabi, Beyrut

3- İbn-i Hacer el Askalani, El İsabe Fi Marifeti's Sahabe, s: 750(5150 nolu madde), Beytül Efkar-ı Devliyye(Sekiz cilt bir arada Suudi Arabistan'da basılmıştır.)

4- İbnu'l-Esir, Üsdü'l- Ğabe fi Marifeti's-Sahabe, cilt: 3, s: 90, Darul Fikr, Beyrut baskısı, 1989(Hicri; 1409)

5- İbnu'l-Esir, Üsdü'l- Ğabe fi Marifeti's-Sahabe, cilt: 3, s: 91-92

 

 

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DÄ°ÄžER YAZILAR

Biz onu (Kur'an'ı) mübarek bir gecede indirdik. Kuşkusuz biz uyarıcıyızdır.

Duhân, 3

GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°

Size, takat getirebileceğiniz amel yaraşır. Siz (ibadet yapmaktan) usanmadıkça, Allah da (sevab vermekten) usanmaz. Allah'a en hoş gelen dini amel, kişinin devamlı olarak yaptığı ameldir"

Buhari, İman 32, Teheccüd 18

TARÄ°HTE BU HAFTA

*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SÄ°TE HARÄ°TASI