TARİHTE BUNLAR OLDU-49
ALMANYA CEPHESİNDE DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK Biraz abartı gelebilir ama Almanların Alman birliği kurulduğu günden bu yana yeryüzünde en çok nefret ettiği millet Türk milleti olmuştur. Ülkemize düşman ne kadar Allah’ın belası örgüt varsa hepsine en çok kucak açan bu ülke, istikbalde yeniden süpergüç olma hevesiyle, ortadoğuda hakim güç olma sevdasıyla, devamlı ayağımıza çelme çalmaya uğraşmakta..
ALMANYA CEPHESİNDE DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK
Biraz abartı gelebilir ama Almanların Alman birliği kurulduğu günden bu yana yeryüzünde en çok nefret ettiği millet Türk milleti olmuştur. Ülkemize düşman ne kadar Allah'ın belası örgüt varsa hepsine en çok kucak açan bu ülke, istikbalde yeniden süpergüç olma hevesiyle, ortadoğuda hakim güç olma sevdasıyla, devamlı ayağımıza çelme çalmaya uğraşmakta..
Geçenlerde merhum Ergun Göze beyin "Türklük Kavgası" adlı eserinde bir yazı dikkatimi çekti. Almanya'da Türkiye'yi tanıtan bir televizyon yapımından bahsediyor merhum Göze. Adamların sayın Cumhurbaşkanımıza düşman olmalarının sebebini daha iyi anıyorsunuz yazıyı okuyunca.
Merhum Adnan Menderes'e nasıl ve niçin düşman olduklarını görünce niçin Recep Tayyip Erdoğan'a düşman olduklarını da anlıyorsunuz.. İşte o yazıdan bir kısım;
"Hatipler arasında Menderes de var. Televizyon ekranında hareket durdu. Karşımızda Menderes'in resmi..Spiker aynen şöyle diyor; "Dikkat, dikkat..Bu adama dikkat. Bu adamı unutmayın."
Bu anonstan sonra ilk serbest seçimler. Sonra nihayet 1950, 14 Mayıs. Menderes başvekil. Alman Televizyonun spikeri şu yorumu yapıyor; "Bu adam partisinin içinde tektir. Kendisi gibi düşünen hemen hemen mevcut değildir. Millette de onun hareketlerini destekleyecek bir potansiyel mevcut değildir. O halde nasıl başvekil olabildi?"
Ekranda artık hep Menderes'i görüyoruz. Baraj temeli atarken, istimlak kararları verirken, yollar yaptırırken, fabrikalar açarken, etrafında bakanlarıyla memleketi gezerken..Alman Televizyon spikeri soruyor; "Türkiye'den böyle bir adam nasıl çıkabilmiştir? Bu adam ne yapmak istiyor? Bu adamın bir büyük, çok büyük ve gizli hedefi olduğu ortaya çıkmıyor mu? Bu adamın hedefi Osmanlı İmparatorluğunu diriltmektir. Kendisi bir büyük kabiliyettir. Halkına kendisini sevdirmenin sırrını bulmuş olan bu adam bir dış politika canbazı, dolandırıcısı hatta üç kağıtçıdır. İşte Amerika'yı bir milyar dolar dolandırdı, bu parayla, geri kalmış memleketini fabrikalarla, barajlarla dolduruyor. İşte Hirfanlı barajı..
Bu adam Osmanlı imparatorluğunu diriltmek istiyor. İşte Bağdat Paktı. Bu, Osmanlı İmparatorluğunun dirilişindeki bir büyük adım. Eski Osmanlı vilayetleri antikomünist bir potada birleşiyor. Ama işte Irak İhtilali(1958)..Sacayağın birisi kırılıyor. Menderes fevkalade kızgın ve üzgündür. Bıraksalar Irak'a asker sevkedecek..
Evet bu adam aynı zamanda gizli bir İslamcıdır. İşte Hafız okulları, işte İmam hatip okulları, işte guruba; "siz isterseniz hilafeti bile geri getirebilirsiniz' diye konuşuyor.
İşte 27 Mayıs.. Türkiye Kurtuldu(!) İşte Yassıada mahkemeleri..İşte Koalisyon ve Kıbrıs..Menderes'ten sonra bu Kıbrıs işi de tavsadı. Türkiye rahatladı, ferahladı.."
BİR DİKTATÖR BOZUNTUSUNUN HAL-İ PÜR MELALİ
Ünlü İngiliz gazeteci yazar Ernest Hemingway'ın 1923 Lozan Konferansına ve katılımcılarına ait yazdıklarını okurken, aşağıda nakledeceğimiz hatırasına gelince gülemeden edemedim. İtalya'nın kasıntı diktatörü Benito Mussolini'nin bir basın toplantısını şöyle anlatıyor yazar; "Faşist diktatör, basın mensuplarını kabul edececeğini bildirmişti. Herkes kalktı geldi. Salonda toplandık. Mussolini bir kitap okuyarak masanın başına geçti, oturdu. Yüzü, ünlü kaş çatması ile daha da asılmıştı. Diktatörlüğünü gösteriyordu.
Kendisi de eski bir gazeteci olduğundan, salonda bulunan ve konuşmasını bekleyen gazeteciler aracılığında kaç okuyucuya hitap edebileceğini hesaplıyordu. Fakat görünüşte elindeki kitaba dalmıştı. Aslında kafası, iki yüz muhabirin çalıştığı 2000 gazetenin satırlarını okumaya dalmıştı bile; "Salona girdiğimizde kara gömlekli diktatör, iyice daldığı ve okuduğu kitabından başını kaldırmadı bile, vb..."
Mussolini'nin ardına geçip böyle ilgiyle okuduğu kitabın ne olduğunu görmek istedim. Fransızca-İngilizce bir sözlüktü ve üstelik ters tutmuştu."
EMİR ŞEKİP ARSLAN'IN DİLİNDEN KUZEY AFRİKA MÜSLÜMANLARININ BAHADIRLIKLARI
Yirminci asrın ilk yarısında basın sahasında İslam aleminin dertlerini, problemlerini en güzel şekilde dile getiren yazarların başında Lübnanlı gazeteci-yazar merhum Emir Şekip Arslan(1869-1947) gelir. Meşhur şair Halil Mutran onu "yazarların önderi" olarak tanımlar ve şöyle der; "Şekip; medeni bir insan gibi düşünür, bedevi gibi sade kelime kullanır. Zor mefhumların iyice anlaşılması için kolay ve düzgün yazmasını sever. İlham gelir de yumuşak yumuşak yazmaya başlarsa, kaleminden üzerlerine çiy düşmüş taze, parlak, kıymetli dağ çiçekleri gibi kelimeler dökülür. Kısaca o, ikinci İbn-i Haldun'dur."
Merhumun "Müslümanların Gerileme Sebebleri" adlı şaheserinden iki alıntı nakletmek istiyorum. İlki, merhum Seyyid Ahmed Şerif es Senusi önderliğinde, İtalyanlara Libya'da kök söktüren Senusi mücahidlerinin 1913 senesinde İtalyan işgalcileri nasıl ters yüz ettiğine dair bir pasaj; "Bingazi kapısında 'el- Fuveyhat' çatışmasında yüz elli Arap mücahidinin şafaktan akşama kadar 3000 İtalyan askerini kırıp geçirdiği görüldü. Ancak pek az bir kısmı gecenin karanlığından istifade ederek kaçmayı başardılar. Araplar bu çatışmada verdikleri kayıplara büyük bir üzüntü duyarlarken, İstanbul'dan Berlin menşeli bir telgraf geldi. Bu telgrafta, İtalyanların 1500 ölü verdiği, yedi subaylarının da çıldırdığı bildiriliyordu."
İkinci hadise de İspanya ve Fransa işgal güçlerine karşı Emir Abdülkerim öncülüğünde büyük bir mücadele vermiş Faslı kardeşlerimize ait. Fransa, Amerika ve Çin'e karşı başarıyla verdiği gerilla mücadelesi ile tanınan Vietnam lideri Ho Chi Minh'in "silahlı bağımsızlık mücadelesinin ve modern gerilla tekniklerinin öncüsü" olarak adlandırdığı Abdülkerim, ancak sömürgeci güçlerin askeri ve teknolojik üstünlüğü ile yenilebilmişti 1926 senesinde..
Merhum Şekip Arslan, İspanya'da Annual felâketi olarak anılan 1921'deki Annual Muharebesi hakkında şöyle yazıyor; "Faslılar bir kaç sene İspanyollara karşı koydular. Nihayet İspanyollar tek bir çarpışmada 26 bin ölü, 170 top bırakarak mağlup oldular. Halbuki Mağriplilerin nüfusu topu topuna sekiz yüz bin kadardır. İspanya'nın nüfusu ise 22 milyondur. Buna rağmen öyle bir iş başardılar ki, dünya milletleri hayretler içerisinde kaldılar."
Not: Bu savaşta 20 bin tüfek, 400 makineli tüfek ve 129 savaş topu Rif gerillalarının eline geçti. Rif gerillaları ise bu muharebede 1000 kadar şehid vermişti.(Salih Okur)
Kaynaklar
1-Ergun Göze, Türklük Kavgası, Yağmur Yayınevi, İst. 1977
2- Ernest Hemingway, İşgal İstanbul'u Ve İki Dünya Savaşından Mektıplar, çev. M. Ali Kayabal, Milliyet Yayınları, İst. 1970
3- Emir Şekip Arslan, Müslümanların Gerileme Sebebleri, çev. Abdülvehhab Öztürk, Nur Yayınları, Ankara, Tarihsiz.
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
TARİHTE BUNLAR OLDU-56
SADRAZAMIN ASİL HAREKETİ Mehmed Zeki Pakalın ‘Tarihe Mal Olmuş Hikayeler’de anlatıyor; “
TARİHTE BUNLAR OLDU-55
MÜSLÜMAN KANI AKITMAK İSTEMEYEN HÜKÜMDAR İttihad ve Terakki fırkasına bağlı Hareket Ordus
TARİHTE BUNLAR OLDU-54
İSTANBUL TÜRKLERİN ELİNDEN NASIL ÇIKAR? Kritovulos, 15. yüzyılda yaşamış Bizanslı bir t
TARİHTE BUNLAR OLDU-53
HASAN BASRİ ÇANTAY VE 27 MAYIS Üstad Bediüzzaman modern zamanlarda dalalet ehlinin özellikle
TARİHTE BUNLAR OLDU-52
“SENİN YANINA GİTMEK İSTEMİYORUM” Merhum Samet Ağaoğlu Bey, Ziya Gökalp’in amcasının
TARİHTE BUNLAR OLDU-51
PAKİSTANLI İKİ YAŞLI PROFESÖRÜN DEDİKLERİ Muhterem Yavuz Bülent Bakiler beyefendi anlatıy
ŞEVKET BİNBAŞI
Not: Bugün merhum Sultan İkinci Abdülhamid hanın vefat yıldönümü. Cenab-ı Hak kendilerine r
TARİHTE BUNLAR OLDU-50
Sultan İkinci Abdülhamid han Şam-Mekke demiryolunu yapmaya kalkışınca, alışkanlık icabı, b
TARİHTE BUNLAR OLDU-49
ALMANYA CEPHESİNDE DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK Biraz abartı gelebilir ama Almanların Alman birliğ
TARİHTE BUNLAR OLDU-48
Mercidabık zaferini kazanıp Haleb’i, Şam’ı ve Suriye’yi zapt eden Yavuz Selim hanın hazi
TARİHTE BUNLAR OLDU-47
Tarihteki ilginç hadiselerden birisi de hayvanların muhakeme edilmesidir. Ortaçağ Avrupa tarihi
- TARİHTE BUNLAR OLDU-46
- MÜCAHİDE BİR ANNE’NİN MÜTHİŞ BİR HİTABESİ
- TARİHTE BUNLAR OLDU-45
- TARİHTE BUNLAR OLDU-44
- TARİHTE BUNLAR OLDU-43
- TARİHTE BUNLAR OLDU-42
- TARİHTE BUNLAR OLDU-41
- TARİHTE BUNLAR OLDU-40
- TARİHTE BUNLAR OLDU-39
- TARİHTE BUNLAR OLDU-38
- TARİHTE BUNLAR OLDU-37
- TARİHTE BUNLAR OLDU-36
- ŞÜKRÜ SARAÇOĞLU’NUN İBRETLİ ÖLÜMÜ
- TARİHTE BUNLAR OLDU-35
- TARİHTE BUNLAR OLDU-34
- TARİHTE BUNLAR OLDU-33
- TARİHTE BUNLAR OLDU-32
- TARİHTE BUNLAR OLDU-31
- TARİHTE BUNLAR OLDU-30
- TARİHTE BUNLAR OLDU-29
- TARİHTE BUNLAR OLDU-28
- TARİHTE BUNLAR OLDU-27
- TARİHTE BUNLAR OLDU-26
- TARİHTE BUNLAR OLDU-25
- TARİHTE BUNLAR OLDU-24
- TARİHTE BUNLAR OLDU-23
- TARİHTE BUNLAR OLDU-22
- TARİHTE BUNLAR OLDU-21
- TARİHTE BUNLAR OLDU-20
O halde sabret. Sonunda kazanacak olanlar, elbette Allah'tan korkup sakınanlardır.
Hûd, 49
GÜNÜN HADİSİ
Îmân altmış bu kadar şu'bedir. Hayâ da îmânın bir şu'besidir.
BUHARİ,KİTÂBÜ'L-ÎMÂN, EBU HUREYRE(r.a.)'dan
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARİHTE BU HAFTA
*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...