Ders: Hutbe-i Şamiye(s. 19)

İzah: Prof. Dr. Şener Dilek

İzah edilen kısım: "İstikbal yalnız ve yalnız İslâmiyet'in olacak. Ve hâkim, hakaik-i Kur'aniye ve imaniye olacak" v.d  

*İnsan topraktan çanak ve çömlek yapıyor. Allah da balçıktan insanı yaratmış. İkisini yan yana koy; insanın eseri çanak, çömlek..Allah'ın eseri; insan..

Not: Bu misal merhum Mehmed Kırkıncı Hocaefendi'ye aittir; "İnsanlar, Cenâb-ı Hakk'ın yarattığı odundan ancak tahta, tahtadan masa ve sandalye gibi şeyler yapabilmektedir. O Kadir-i Mutlak ise odundan meyve yapıyor, yaprak ve çiçek çıkarıyor. Demek ki iş odunda değil, ustadadır. Aynı şekilde insanlar topraktan çömlek yapmakta, Sâni-i Kâinat ise topraktan insan yapmaktadır."(Mehmed Kırkıncı, Hikmet Pırıltıları, Cihan Yayınları, İst.1983)

..İkisi kıyasa girer mi? Girmez. Demek Allah'ın sanatı ile beşerin sanatı hiçbir cihette kıyasa girmez. Mantıkta buna "kıyas-ı akim" denilir. Bir de Allah'ın beyanı, Allah'ın fermanı ile beşerin fikriyatının neticesi olan ideolojiler, fikirler ve zihniyetler kıyasa girmez.

Demek Kur'an küheylan olarak o yarışı en önde bitirecek.

*İnsan fıtratında her şeyin en güzeline talip olmak arzusu var. Mesela bir genci düşünün. Fazla bir parası da yok..bir gömlek veya bir tişört alacak. Bakıyorsun yirmi tane mağaza geziyor. Alacak bir tane gömlek..

İşte insanlar her şeyin en güzeline layık. Şimdi beşer âlemi arayışta. Şu an insanlık tümüyle sancılı..Stres var, sıkıntı var, anarşi var, hiddet var, infial var, asabiyet var, cehalet var, öfke patlaması var, sefahat var, ahlaksızlık var..Cahiliye döneminin sanki ayrı bir uzantısı gibi.. Bütün insanlar teneffüs etmek istiyor..Para, makam, devlet ve servet insanı işba etmiyor. Ta uzayın derinliklerine kadar gittiler, ta aya kadar yükseldiler, kâinatın çok kevni sırlarını araştırıyorlar. Her şeyi araştırıyorlar. Bir bakir olarak insan fıtratı kaldı. Fıtrata dönecekler..Fıtratı analiz edecekler..İnsan fıtratının refahı, saadeti, süruru ne? İman ve Allah'a kulluk..

Arayacaklar ve Üstad diyor; "rûy-i zeminin geniş kıt'aları ve büyük hükûmetleri Kur'an-ı Mu'ciz-ül Beyan'ı arayacaklar ve hakikatlerini anladıktan sonra bütün ruh u canlarıyla sarılacaklar."(Emirdağ Lahikası-2, s. 141)

Not: Şener Bey eski sohbetlerinin birinde de şöyle diyor; "Hakikatlerin de tevsii, genişlemesi için zaman ve mekânın tesiri çoktur. Nasıl ki, intibah-ı umumi baharda gelir. Kar çiçekleri baharın gelişini müjdeler. Bu memlekette bir intibah-ı umumi olacak. Fakat önce kar çiçekleri manasında şahıslar da geliyor. Bu 2000 yılına kadar. 2000 yılından sonra beşerin teveccühü Kur'an hakikatlerine yönelecek. Bize düşen vazife gelecek nesillere intikal köprüsü olacağız.