ALLAH’IN SUBUTİ SIFATLARI-2
2- Allah’ın İlim Sıfatı Yüce Yaratıcının sıfatı olarak ilim, Allah’ın her şeyi bilmesi ve bilgisinin her şeyi kuşatması demektir. Allah’ın ilmi, ezeli ve ebedidir. Allah, bir şeyi bilmek için hiçbir vasıtaya muhtaç değildir. Allah, hiçbir şeyi sonradan öğrenmez.
Yüce Yaratıcının sıfatı olarak ilim, Allah'ın her şeyi bilmesi ve bilgisinin her şeyi kuşatması demektir.
Allah'ın ilmi, ezeli ve ebedidir.
Allah, bir şeyi bilmek için hiçbir vasıtaya muhtaç değildir.
Allah, hiçbir şeyi sonradan öğrenmez.
Allah, ezeli olarak sahip olduğu hiçbir bilgiyi unutmaz.
Allah, bütün varlıkları hem kül hem de cüz olarak bilir.
Allah'ın her şey hakkındaki ilmi, o şeyler yokken vardır. Allah'ın bilmesi, bir şeyin ortaya çıkmasına bağlı değildir. Zaten her şeyi yaratan da kendisidir.
Allah, bir ÅŸey deÄŸiÅŸirken veya deÄŸiÅŸtikten sonra bilgi sahibi olmaz; deÄŸiÅŸiklikler olmadan bilgi sahibidir. Zaten deÄŸiÅŸiklikleri yaratan da kendisidir.
Allah, her şeyi ezeli olarak bildiği için, bilgisi artmaz.
Kur'an'daki birçok ayette Allah'ın ilim sıfatı hakkında bilgi verilmektedir.
Allah'a ait ilim sıfatını anlatan bazı ayetler ve kısa açıklamaları dokuz başlık halinde şöyledir:
1-Allah, Kalplerde olanı Bilir:
"Allah'ın üzerinizdeki nimetini ve 'işittik, itaat ettik' dediğinizde ona verdiğiniz ve sizi kendisiyle bağladığı sağlam sözü hatırlayın. Allah'a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, göğüslerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilendir."(1)
*İslamiyet, Allah'ın Müslümanlar üzerindeki büyük bir nimetidir.
*Hz. Muhammed yaşarken ona biat edip Müslüman olanlar, onu dinleyip itaat ettiğine dair söz vermişlerdir. Daha sonra Müslüman olanlar ise, ilahi vahiydeki emir ve yasaklara uyacakları hususunda Allah'a söz vermiş olmaktadırlar.
*Müslüman olanlar, Allah'a karşı gelmekten sakınıp, kalplerinde yanlış fikirler taşımamalıdırlar. Allah, kalplerde olan her şeyi bilir.
"İyi bilin ki onlar, O'ndan gizlenmek için kalplerindeki düşmanlığı gizliyorlar. Yine iyi bilin ki, elbiselerine büründükleri zaman bile, Allah onların gizlediklerini de açığa vurduklarını da bilir. Çünkü O, göğüslerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilendir."(2)
*Münafıkların kalplerindeki düşmanlığı gizlemeleri, Allah'ın onların kalplerinde taşıdıklarını bilmesine engel olmaz.
*İnsanlar elbiselerine büründüklerinde, Allah nasıl onların gizlediklerini biliyorsa, münafıklar asıl niyetlerini gizlediklerinde de onların kalplerinde geçenleri bilmektedir. Çünkü Allah, kalplerde olanı eksiksiz olarak bilir.
 "Göklerdeki ve yerdeki her şeyi bilir. Gizlediklerinizi de açığa vurduklarınızı da bilir. Allah, göğüslerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilendir."(3)
Müfessir Sabuni, bu ayeti şöyle açıklar: 'O, kâinattaki yıldızları ve yaratılmış olanÂları bilir. Niyet ve amellerinizden gizlediÄŸinizi de, açıkladığınızı da bilir. Allah göğüslerdeki sırları ve gizli olan ÅŸeyleri bilir. Açıktan yaptıklarınız O'na nasıl gizli kalır? Ebû Hayyân şöyle der: Yüce Allah göklerde ve yerde olanları, sonra kulların gizledikleri ve açıkladıklarını sonra da göğüslerin gizlediÄŸi ÅŸeyleri dahi bildiÄŸini belirÂterek ne külliyattan ne de cüz'iyattan hiçbir ÅŸeyin, O'nun ilminden gizli kalÂmayacağına dikkat çekti. Önce kapsamlı bir ilmi olduÄŸunu sonra kulların sırlarını ve açıktan yaptıklarını, daha sonra da göğüslerinin gizlediÄŸi ÅŸeyleri bildiÄŸini anlattı. Bütün bunlar tehdit ifade eder. Yüce Allah, sevap veya ceza ile bu amellerin karşılığını vericidir.'(4)
2-Allah Gizli Åžeyleri Bilir:
"Yaratan bilmez mi? O, en gizli şeyleri bilir, (her şeyden) hakkıyla haberdardır."(5)
*Her şeyin yaratıcısı olan Allah, yarattığı şeylerin hem açık yönlerini hem de gizli yönlerini tamamıyla bilir.
*Onun haberi, izni ve yaratması dışında hiçbir şey meydana gelmez.
"…Şüphesiz Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir."(6)
Her şey Allah'ın ilminin kapsamı içindedir; Allah'ın ilmi dışında kalan hiçbir şey yoktur.
3-Allah Gizlice Konuşulanları Bilir:
"Göklerdeki ve yerdeki her şeyi Allah'ın bildiğini görmüyor musun? Üç kişi gizlice konuşmaz ki, dördüncüleri O olmasın. Beş kişi gizlice konuşmaz ki altıncıları O olmasın. Bundan daha az, yahut daha çok da olsalar, nerede olurlarsa olsunlar, O mutlaka onlarla beraberdir. Sonra onlara yaptıklarını Kıyamet günü haber verecektir. Allah, her şeyi hakkıyla bilir."(7)
Diyanet tefsiri bu ayeti yorumlarken şu bilgileri vermektedir: '7. âyette de, –gizli konuşanların sayılarıyla ilgili örnekler verilerek somut bir tasavvura da imkân sağlanmak suretiyle– yüce Allah'ın göklerde ve yerde olan her şeyi bildiği, bu şekilde konuşanların sayısı ne olursa olsun, seslerini ne kadar alçaltmış olurlarsa olsunlar ve nerede bulunurlarsa bulunsunlar, O'nun bunlardan haberdar olduğu ve kıyamet günü kendilerine bunları hatırlatacağı bildirilmekte, böylece İslâm inançlarının esaslarından olan "Allah'ın ilmine sınır bulunmadığına iman etme" ilkesine vurgu yapılmaktadır"(8)
4-Zerre Ağırlığındaki Şeyler Bile Allah'tan Gizli Kalmaz:
"İnkâr edenler, "Kıyamet bize gelmeyecektir" dediler. De ki: "Hayır, öyle değil, gaybı bilen Rabbime andolsun ki, Kıyamet size mutlaka gelecektir. Ne göklerde ve ne de yerde zerre ağırlığında bir şey bile O'ndan gizli kalmaz. Bundan daha küçük ve daha büyük ne varsa, hepsi apaçık bir kitaptadır."(9)
Allah, Resulüne kıyametin geleceğini yeminle haber vermesini istemiştir. Kıyamet gelecek ve zerre kadar bir şey bile Allah'ın bilgisi dışında kalmadan, ahiret hayatı başlayacaktır.
5-Allah Görüleni de Görülmeyeni de Bilir:
"Görüleni de görülmeyeni de bilen, yücelerin yücesi büyük Allah'a göre, aranızdan sözü gizleyen ile, açığa vuran ve geceye bürünerek gizlenip gündüzün ortaya çıkan arasında fark yoktur."(10)
*Allah, görülen ve görülmeyen varlıklar ve işler hakkında bilgi sahibidir.
*Allah, açıkça konuşanın konuşmasını bildiği gibi, sözünü gizleyenin ne gizlediğini de bilir.
*Allah, gündüzün aydınlığında bir iş yapanın ne yaptığını nasıl biliyorsa, gecenin karanlığında bir iş yapanın ne yaptığını da aynı şekilde bilir.
"Allah, gaybı da şehâdeti de bilendir. O, müşriklerin ortak koştukları şeylerden çok yüce ve münezzehtir."(11)
6-Allah, Gaybı Bilir:
"Gaybın anahtarları yalnızca O'nun katındadır. Onları ancak O bilir. Karada ve denizde olanı da bilir. Hiçbir yaprak düşmez ki onu bilmesin. Yerin karanlıklarında da hiçbir tane, hiçbir yaş, hiçbir kuru şey yoktur ki apaçık bir kitapta (Allah'ın bilgisi dâhilinde, Levh-i Mahfuz'da) olmasın."(12)
*Allah, kendisinden başka hiç kimsenin bilmediği gaybı bilir.
*Allah, karada ve denizde olan her şeyi bütün ayrıntılarıyla bilir.
*Allah dalından düşen her yaprağı bilir, yani teferruat kabilinden de olsa bilmediği bir şey yoktur.
*Allah, yerdeki bütün tohumların durumlarını, bitip bitmeyeceklerini ve ne kadar ürün vereceklerini bilir.
*Yaş olsun kuru olsun, Allah'ın bilmediği bir şey yoktur. Bütün bilgiler, apaçık bir kitapta (Allah'ın bilgisi dâhilinde, Levh-i Mahfuz'da) bulunmaktadır.
 7-Allah, Açığa Vurulan Sözleri de Gizlenenleri de Bilir:
"Şüphesiz, Allah sözün açığa vurulanını da bilir, gizlediğinizi de bilir."(13)
Allah her şeyi bilir. Allah, açıkça söylenen sözleri de gizlenenleri de bilir. Allah'ın bilmesi açısından açıkça söylenen bir söz ile gizlenen bir söz arasında fark yoktur.
8-Allah, Yarattıklarından Habersiz Değildir:
"Andolsun, biz sizin üzerinizde yedi yol yarattık. Biz yarattıklarımızdan habersiz değiliz."(14)
Allah, dünyanın üzerinde yedi kat gök yaratmıştır. Allah, yerde ve göklerde yarattığı her şeyi bilmekte ve onları koruyup gözetmeye devam etmektedir.
9-Allah Kalplerin Gizlediklerini ve Gözlerin Hangi Niyetle Baktığını Bilir:
 "Allah, gözlerin hain bakışını ve kalplerin gizlediğini bilir(15)
Allah, gözlerin haram olana kötü niyetle bakmalarını ve kalplerin iyilik olsun, kötülük olsun gizledikleri her şeyi bilir.
Dipnotlar
1-Maide-7
2-Hud-5
3-TeÄŸabun-4
4-Sabuni, Safvetü't-Tefasir, 6, S: 462-463
5-Mülk-14
6-Enfal-75
7-Mücadele-7
8-DÄ°B Kur'an Yolu Tefsiri, Cilt: 5 Sayfa: 268
9-Sebe-3
10-Rad-9.10.
11-Mü'minun-92
12-En'am-59
13-Enbiya-110
14-Mü'minun-17
15-Mü'min-19
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DÄ°ÄžER YAZILAR
Ey iman eden kullarım! Şüphesiz benim arzım geniştir. O halde (nerede güven içinde olacaksanız orada) yalnız bana kulluk edin.
Ankebut, 56
GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°
Her kim, inanarak ve karşılığını yalnız Allahtan bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır."
Buhârî
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm Ä°nternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yaptÄ...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARÄ°HTE BU HAFTA
*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...