Muhterem hocam Seyda Fehmi Türkmen Efendi, 27.09. 2019 Cuma günü kendilerini ziyaretimizde Nurşin'li merhum Şeyh Ziyaeddin(Diyaüddin) Nurşini ile alakalı bir hatıra anlattılar. Sizlerle paylaşmak istedim; "Ben bu hatırayı seydam Şeyh Masum'dan o da bizzat Nurşinli Şeyh Masum'dan duymuş. Bu hadisenin olduğu zamanlar Şeyh Masum gençmiş. O diyor ki; "Kuşluk vaktinde Hazret(Şeyh Ziyaeddin) hiçbir zaman evden çıkmazdı. Bir gün çıktı, aşağıya doğru gitti. Kantara diye bir köprü var, o köprüye doğru gitmeye başladı. Biz şaşırdık, "Hazret hiçbir zaman bu vakitte evden çıkmazdı, demek bunda bir hikmet var" dedik ve onu takip etmeye başladık.

Baktık ki Bitlis tarafından katırla birisi geliyor. Gelen şahıs Hazret'i görünce katırdan indi. Hazretin yanına gelince hazretin elini öptü, o da onun elini öptü. Yaklaşınca gördük ki, gelen Mela Said-i Meşhur(Bediüzzaman) imiş. O zaman kendisi çok gençti. 18 yaşlarındaydı. Biz Hazretin onu karşılamaya çıkmasını, elini öpmesini vesaireye şaşırdık.

Bunlar geldiler, Divan(misafirhanelere divan derler)'a geçtiler. İki saat divanda baş başa konuştular. Ondan sonra Hazret bana kendilerine kahve yapmamı emretti. Kahveyi ikram ettikten sonra Hazret bana yine "dışarıda bekle" dedi. Ondan sonra iki saat daha baş başa konuştular.

Ondan sonra Bediüzzaman "Allah'a ısmarladık" dedi. Hazret kendisini Kantara'ya kadar yolcu etti. Benim, hazretin bu genç mollaya bu kadar hürmet etmesine canım sıkılmıştı.

Hazret bana dedi ki; "Masum senin canın mı sıkıldı?" "evet" dedim. Dedi ki; "Masum, vallahi Molla Said kutuplardandır" dedi.

Not; Aynı hadiseyi Seyda Şerif Arslan hocamız da merhum Mela Abdülkerim-i Memiki'den dinlediğini, Mela Abdülkerim'in de hadiseyi merhum Nurşinli Şeyh Masum'dan duyduğunu bana nakletti. Yalnız onun anlatımında "Vallahi vallahi vallahi Molla Said ârifindendir(âriflerdendir)" ibaresi vardır. (Salih Okur)