Raûf kelimesinin sözlük anlamı: Kalbi dayanamayacak derecede merhametli olan.

Raûf isminin terim anlamı: İleri derecede şefkatli ve merhametli, çok esirgeyen ve kolaylık sağlayan.

Allah, kullarına muhtaç oldukları her şeyi vermiştir.

Allah, insanların sıkıntılarını giderir.

Allah, suç işleyen kullarına acıdığı için hemen ceza vermez.

Allah, mü'min kullarından, mazeret sahibi olduklarında, bazı sorumlulukları kaldırır.

Allah, mü'min kullarını bağışlar.

Allah mü'min kullarına iyi amellerinden dolayı en az bire on karşılık verir.

İçinde Raûf ismi geçen ayetlerden dört tanesi ve kısa açıklamaları şöyledir:

"Böylece, sizler insanlara birer şahit (ve örnek) olasınız ve Peygamber de size bir şahit (ve örnek) olsun diye sizi orta bir ümmet yaptık. Her ne kadar Allah'ın doğru yolu gösterdiği kimselerden başkasına ağır gelse de biz, yönelmekte olduğun ciheti ancak; Resûl'e tabi olanlarla, gerisingeriye dönecekleri ayırt edelim diye kıble yaptık. Allah, imanınızı boşa çıkaracak değildir. Şüphesiz Allah, insanlara çok şefkatli ve çok merhametlidir."(1)

Önceleri Beyt-i Makdis olan kıble değiştirilip Kâbe kıble yapılınca, daha önce ölenlerin namazlarının kabul edilip edilmeyeceğini soranlar olması üzerine bu ayet nazil olmuştur. Bu ayetle Allah'ın, kimsenin imanını boşa çıkartmayacağı, çünkü onun insanlara karşı çok şefkatli ve merhametli olduğu bildirildi.

"İnsanlardan öylesi de vardır ki, Allah'ın rızasını kazanmak için kendini feda eder. Allah, kullarına çok şefkatlidir."(2)

Diyanet Tefsiri, bu ayetin Raûf ismi geçen son bölümünü şöyle açıklar: 'Yüce Allah'ın söz konusu âyetlerin sonunda, "Allah, kullarına çok şefkatlidir" buyurması son derece anlamlıdır. Zira O'nun bu çok yararlı bilgileri vermesi, gerçek insanlığın ölçüleri konusunda açıklamalar yapması, kullarına şefkatinin bir ifadesidir. Allah, tarih boyunca insanlara peygamberler gönderip kitaplar indirerek onları vahyin ışığı ile aydınlatmasaydı insanların hayvanlardan ne farkı olacaktı? Şu halde Allah'ın insanlara verdiği bütün bu bilgiler, koyduğu bütün kurallar yine insanların kendi iyilikleri için olup bundan dolayı O'nun kendisi için bir yarar gözetmesi düşünülemeyeceğine, buna asla ihtiyacı olmadığına göre bütün bu hükümleri yalnız kullarına olan sevgi ve şefkatinden dolayı koymuş ve bildirmiş olmalıdır, başka bir ihtimal mevcut değildir.'(3)

"Herkesin, iyilik olarak yaptıklarını da kötülük olarak yaptıklarını da karşısında hazır bulduğu günde (insan) isteyecek ki kötülükleri ile kendisi arasında uzun bir mesafe bulunsun. Allah, kendisine karşı (gelmekten) sizi sakındırıyor. Allah kullarına çok şefkatlidir."(4)

İnsanın yaptıklarını karşılarında bulacakları gün, kötülük yapanlar için çok çetin olacaktır. Allah, o çetin günde sıkıntıya düşmesinler diye, kullarını kendisine karşı gelmekten sakındırmaktadır. Çünkü Allah, kullarına çok şefkatlidir.

"Allah'ın lütfu ve rahmeti sizin üzerinize olmasaydı ve Allah çok esirgeyici ve çok merhametli olmasaydı, hâliniz nice olurdu?"(5)

İnsanlar, bu dünyada bir takım hatalar işlerler. Allah'ın lütfu ve rahmeti olmazsa, insanları yaptıkları yanlışlara karşılık hemen cezalandırırdı.

Allah'ın insanlara karşı olan şefkat, merhamet ve esirgemesi ileri derecededir.

Er-Rauf isminden çıkarmamız gereken ders:

Yaptığımız bir takım hatalara rağmen hâlâ hayattaysak, yani hâlâ tövbe etme imkânımız varsa, bunun kıymetini bilerek daha fazla gecikmeden tövbe edip istiğfarda bulunmalı ve Allah'ın bize rahmet etmesinden ders çıkarıp, bir daha günaha girmekten sakınmalıyız.

Dipnotlar

1-Bakara-143

2-Bakara-207

3-DÄ°B Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 1 Sayfa: 323

4-Al-i Ä°mran-30

5-Nur-20