بسم الله الرحمن الرحيم

Hamd Allahu Teâlâ'ya mahsustur ki, yeryüzünü fazlu keremiyle yaydı ve nehirleri yarattı. Ve o yeryüzünde kullarının menfaat ve maslahatları için ağaçları ve taşları halk etti. Odur ki, yörüngesinde dönen gezegenler onun hükmüyle dönerler ve uçan kuş da onun sanatıyla uçar. 

Üzerimize gece gündüz akan bu nimetlerden ötürü Ona hamd ederiz. Ondan başka ilah olmadığına, bir olduğuna, şeriki olmadığına şehadet eder ve dâr-ı karar olan ahiret yurduna bu şehadetle gireriz.

Ve Efendimiz Muhammed (aleyhissalatu vesselam)'ın Onun kulu ve seçilmiş nebisi olduğuna şehadet ederiz. 

Bundan sonra; kardeşlerim, dostlarım! Kazandığımız(kötü ameller) ve (dinin emirlerinde ve nehiylerinde) gevşeklik ve Melik-i Kahhar olan Cenab-ı Hakkın azabından korkmamamızdan dolayı yazık bize.

Gece ve gündüzlerimiz boş olarak geçti. Günahlarımız sebebiyle taatte tembellik gösterdik. Dine aykırı hususlar üzerimize hücum etti. Eğer yaşlılıktan belleri bükülenler, masum çocuklar, süt emen yavrular ve otlayan hayvanlar olmasaydı, muhakkak Melik-i Cebbar olan Rabbimizin gazabı üzerimize olurdu. Eğer Mudar ve Nidar kabilelerinin efendisi(Hz. Muhammed aleyhissalatu vesselam)nin Allahu Teâla katında hürmeti olmasaydı, muhakkak ateş çukurundan çıkamazdık.

Bu(Recep ayı) mübarek bir aydır. İsmi mübarektir, lakabı mübarektir. Onda üzerimize nurlar kabarır.

Muhakkak Ramazan ayı Allah'ın ayıdır. Öyle ise, onun diğer aylara üstünlüğü Cenab-ı Hakkın kendisinden başkasına üstünlüğü gibidir. Şaban ayı Peygamberimizin ayıdır. Onun (Ramazan dışında) diğer aylara üstünlüğü, Peygamberimizin diğer insanlara üstünlüğü gibidir. Recep ayı bu ümmetin ayıdır. Onun kalan sair aylara üstünlüğü, bu ümmetin diğer büyük peygamberlerin ümmetlerine üstünlüğü gibidir.

Ey garip, fakir, dertli ve hüzünlü olan insan! İşlediklerinden dolayı Allah'a tevbe et. Ve elinden kaçırdıklarından dolayı üzül. İbadetlere gayret et ve dalaletten sıyrıl. Umulur ki Allah sana rahmet eder ve işlediğin kötülüklerden geçer. Muhakkak o Halim ve Gafurdur.

Sen Allah yolunda cihad et. Misafirlerine ikramda bulun. Yaz ayında oruç tut ve gecenin karanlığında ve gündüzün kısımlarında Kur'an tilavet et.

Sen biliyorsun ki muhakkak dünya fena yurdudur, onda beka yoktur. Dünyada bir garib ve yolcu gibi ol. O hilekâr ve gaddardır, ona itibar yoktur. Nerede senle beraber geçmiş senelerde olan kişiler? Nerede o kimseler ki (şimdi) boş olan evlerde toprağın sahibi olmuşlardı. Zamanın geçmesi ve feleğin dönmesi onları helak etti. Ne zaman ki ecelleri geldi ne bir an tehir edildiler veya öne geçirildiler, topraktan bir cüz haline geldiler.

Emellerini kısa tut, eceline hazırlık yap. Yüce ve müteal olan Allahu Teâla'ya itaat ve Nebiyy-i ekreme(sallallahu aleyhi ve sellem) ittiba, Hak ve batıl sözlerin arasını ayıran Kur'an'la amel et. Cehennem ateşinden korunmayı talep et ki, huzura çıkılacak gün muhakkak yakınlaşmıştır. O günkü onda yazık ve helak sesleri yükselir. O günde ki, günah defterleri açılır, âsi insan o gün utanır. Kişi o günde kardeşinden, anasından, babasından, eşinden ve çocuklarından kaçar. O gün, herkesin kendine yetip artacak bir derdi vardır. O gün aralarında soylar (veya soy bağları) yoktur ve (üstünlük unsuru olarak soyluluğu veya birbirlerine durumlarını) soruşturmazlar da. Kimlerin mizanda sevapları ağır gelirse işte onlar felaha erenlerdir. Kimin de tartısı hafif gelirse, işte onlar ebedi cehennemde hüsrana düşenlerdir. O gün günahlar güneşin gündüzün ortasında ortaya çıkması gibi çıkar.

Allahümme Ya Hannan ya Mennan! Günahlarımız bağışla. Hatalarımızdan geç.. Muhakkak sen Halim ve Gafursun. Hamd hikmet sahibi olan Rabbedir. 

 قُلْ إِنَّمَا أَنَا مُنذِرٌ وَمَا مِنْ إِلَهٍ إِلَّا اللَّهُ الْوَاحِدُ الْقَهَّارُ (*)رَبُّ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَمَا بَيْنَهُمَا الْعَزِيزُ الْغَفَّارُ

"De ki: «Ben şüphe yok, ancak bir korkutucuyum ve vâhid, kahhâr olan Allah'tan başka ilâh yoktur. Göklerin ve yerin ve bunların aralarında bulunanların Rabbi (O'dur). O her şeye galip, çok yarlığayıcı olandır.(Sad: 38/65-66)

Tercüme: Salih Okur 

Kaynak

Abdulhay el Leknevi

Mecmuatu'l Hutab-ı Lekneviyye,

İdaratu'l Kur'an ve Ulum-'il İslamiyye

Karaçi, Pakistan, Hicri; 1434, 3. Baskı