HZ. MUAVİYE’NİN OĞLUNU VELİAHD TAYİNİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Şimdi biraz da, akaid, kelam ve fıkıh açısından imamet ve veliahdliğe değinerek, Hz. Muaviye’nin oğlu Yezid’i veliahd tayin etmesinin sağlıklı değerlendirmesini sizlere bırakacağız. Bu konuda, Şafiîlerin ve Hanefîlerin en mutemed kaynaklarına bakalım:


Seyda Musa Geçit Hocaefendi

musa_bazid04@hotmail.com

2021-05-22 19:44:42

Şimdi biraz da, akaid, kelam ve fıkıh açısından imamet ve veliahdliğe değinerek, Hz. Muaviye'nin oğlu Yezid'i veliahd tayin etmesinin sağlıklı değerlendirmesini sizlere bırakacağız.

Bu konuda, Şafiîlerin ve Hanefîlerin en mutemed kaynaklarına bakalım:

وتنعقد الامامة بطرق احدها: بالبيعة كما بايع الصحابو ابابكر رضى الله عنه واللاصح ان المعتبر هو بيعة اهل الحل والعقد من العلماء والمؤساء ووجوه الناس الذين يشير اجتماعهم اما بيعة علي اهل الحل والعقد منالعوام فلا عبرة بها.

 وثانها: باستخلاف الامام واحدا بعده ولو فرعه او اصله ويعبر عنه بعهده اليه كما عهد ابوبكر الى عمر وانعقد الاجماع على الاعتداد بذالك وصورة ان عقد له الخلافة فى حياته ليكون هوالخليفة بعده فلو جعل الامام الامر بشورى بين جمع فكماستخلاف فى الاعتاداديه و وجوب العمل بقضيته فير ثضون بعد موته اتى حياته بأذانه احدهم للأن عمر جعل لأمر شورى بين ستة على و عثمان والزبير و عبدالرحمن بن عوف وسعيدبن ابى وقص وطلحه فألتفقوا بعد موته على عثمان رضى الله عنهم وتغذالهاماء وغيرهم عهود خلفاء بنى العباس بل نفذالسلف عهود بنى اميه.

وثالثها: باستلاء بااشوكةالانتظام اشمل.

Anlamı: "İmamet çeşitli yollarla gerçekleşir: 

Birincisi: Sahabilerin Hz. Ebubekir'e bey'atı gibi biatla akdedilir. Sahih görüşe göre, muteber olan toplanmaları müyesser olan alimlerden, reislerden ve insanların eşraflarından akd ve hal ehlinin biatıdır. Hal ve akd ehli olmayan avamın biatı muteber değildir.

İkincisi: İmamın kendisinden sonra birisini veliahd tayin etmesidir. Ferî veya usûl de olsa. Bu tür veliahdlık üzerine ittifak (icma) edilmiştir. Halife hayatta iken kendisinden sonra birinin halife olması için, ona hilafeti akdetmesi şeklidir. İmamın bu işi birkaç kişi arasında müşavere kılması da veliahd gibidir. Buna da itibar edilir. Müşaverede halifenin, ölümünden sonra veya hayatta iken onun izniyle birisini seçmeye razı olurlar. Çünkü Hz. Ömer şura işini altı kişi arasında bırakmıştır: Hz. Ali, Hz. Osman, Hz. Zübeyr, Hz. Abdurrahman b. Avf, Hz. Sa'd b. Ebi Vakkas, Hz. Talha Hz. Ömer'in vefatından sonra Hz. Osman üzerine ittifak ettiler.

Alimler ve başkaları Abbasi halifelerinin ahidlerini de kabul etmiş, Selef de Emevilerin ahidlerini kabul etmiştir. Üçüncüsü ise Müslümanların dağınık işlerinin intizamı için zorla, kuvvetle olur."(1)

ويجوز العهدالوالد والولد كما يجوز الى غيرهما كما جزم به صاحب الانوار وابن المقرا.

Anlamı: "Halifenin başkasını halife seçmesi caiz olduğu gibi, baba ve oğlunu tayin etmesi de caizdir. Bu görüşü Envar müellifi Yusuf Erdebilî ve İbnul Makarrî de kâfi görmüşlerdir.(2)

تجب طاعةالامام وان كان جائرا فيما يجوز من امره ونهيه لخبر اسمعوا واطيعوا وان امر عليكم عبد حيثى مجدّع الاطراف ولان المقصود من نصه التحادالكلمة و لا يحصل ذالك الابو حوب الطاعة ويجوز تسميةالامام خلفة رسولالله واميرالمؤمنين قالالبغوىّ وان كان فاسقا.

Anlamı: "Caiz olan, emir ve nehiylerinde zalim de olsa imama itaat etmek vaciptir. Çünkü Resulullah buyurmuştur ki: "Size tarafları kesik Habeşi bir köle dahi emir olursa yine onun sözünü dinleyiniz ve ona itaat ediniz. "İmamın nasbedilmesinde ki maksat, müslümanların sözlerinin birleştirilmesidir. Bu da ancak imama itaatle hasıl olur. İmam'ın, «Halife», «Resulullah'ın Halifesi», «Emirul Mü'minîn» diye isimlendirilmesi caizdir. Begavî, İmam fasık da olsa bunun caiz olduğunu söylemiştir." (3)

قال فى المسا يرة و يثبت عقداللامامة اما باستخلاف الخليفة اياه كما فعل ابوبكر رضي لله عنهم واما ببيعة جماعة فى العلماء او من اهلالرأى والتدبير وعندك اللاشعرى يكفى الوحد من العلماء المشهورين من اولى الرأى وشرطاالمعتز خمسة وذكر بعدالحنيفة اشتراطى جماعة دون عدد مخصوص ثم قال لو تعذر وجودالعلم والعدالة فيمن تصدى اللامامه وكان فى صرفه عنها اثارة فتنة لاتطاق حكمنا بانعقاد اماته كى لا تكون كمن يبنى قصرا او يهدم مصرا وتجب طاعةالامام عادلا كان اوجائرا اذا لم يخالف الشرع.

Anlamı: "Musayere müellifi demiştir ki: "İmamet akdi ya Hz. Ebubekir'in yaptığı gibi kendisinden sonraki halifenin tayin edilmesiyle olur, yada alimlerden veya r'ey ve tedbir sahibi bir cemaatin biatıyla olur.

İmam-ı Eş'arî'ye göre alimlerden birisinin biatı kifayet eder. Mu'tezilîler ise, beş alimin biatını şart koşmuşlar. Bazı Hanefîlere göre, sayısı belli olmayan bir cemaat de kâfidir. Sonra müellif yine demiştir ki: "Kendisini imam olarak gösteren birisinin ilim ve adaleti olmazsa kendisine biat edilmediği takdirde zor bir fitne ortaya çıkacaksa onun imametinin mün'akidliğine hükmederiz, ta ki bir köşkü yapıp bir şehri yıkan kişinin hikâyesine benzemesin. İmam adil veya cair de olsa, şeriate muhalif bulunmadığı zamanlarda itaati vaciptir."(4)

İmamlar, (Dört mezhep imamları) şunun üzerine ittifak etmişlerdir: İmamet ulemadan, rüesadan ve insanların ileri gelenlerinden mahdut, bir sayı şartı olmaksızın içtima'ları kolay olan hal ve akd ehlinin biatıyla münakid olur. Yine böylece imamet, imamın hayattayken kendisinden sonra müslümanlar üzerine halifesi olsun diye kendisinin tayin ettiği bir şahsı kendisine halef kılmasıyla da mün'akid olur. İcma-i ümmet bunun cevazı üzerine mün'akid olur."(5)

İslam'ın büyük mudakkık alimlerinden biri olan Seyyid Şerif Cürcani "Şerh'ül Mevakıf" İsimli kitabında şöyle yazıyor:

المقتص الثلث فيما تثبت به الامامة وانها تشبت بانص من الرسول ومن الامام اسابق بالاجماع وتشبت ابضر ببيعة اهل الحل واعقد عند اهل السنة والجماعة والمعزلة خلافاللشيعة اي لاكثر هم فانهم قالوا لاطريق الاالنص.

Anlamı: "İcma' ile imamet, Resûlün ve önceki imamın nassı ile sabit olur."(6)

 "İmamın Kureyş'ten olası şartını kabul eden Cumhur da, Kureyşli olmasa bile kılıç zoruyla başkanlığı ele geçirenin halifeliğini caiz görmüşlerdir."(7)

Reşit Rıza şöyle diyor: İmam, kendisinden başkasına halife göstermek hakkına sahiptir. Ancak bu istihlaf (halife gösterme) hal ve akd ehlinin bunu uygun görüp kabul etmesine bağlıdır.(8)

Bir kesime göre: "görev başındaki halifenin seçtiğine ümmetin biat etmekle yükümlü olduğunu ve ayrıca seçimde bulunmasının gerekmediğini söylemiştir. Bunlar arasında, görev başında bulunan halifenin, kendi oğluna veya babasına yalnız başına biat edebileceği ve bu akdinin sahih olacağı görüşünde olan kimseler bile vardır."(9)

Dipnotlar 

1- Tuhfetu İbni Hacer, C. 9, Sh. 76, Nihayet-ur Remli: C. 7, Sh. 390, Buceyremi: C. 4, Sh. 204, İkna: C. 2, Sh. 205, Muğnil Muhtac: C. 4, Sh. 130.

2-Muğnil-Muhtac: C. 4, Sh. 13

3-A.g.e, C. 4, Sh. 132

4-İbn-i Abidin: C. 4, Sh. 263

5-Dört Mezheb Fıkhı: C. 7, Sh. 637

6-Şerhül Mevakıf, Sh: 606

7-Abdulkadir Udeh, İslam ve Siyasi Durumumuz: Sh: 14

8-A.g.e: Sh. 157

9-A.g.e: Sh. 160

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

BİTİRİRKEN-2

BİTİRİRKEN-2

Akîde-i Tahaviye’de deniliyor ki; “Biz Allah’ın Resulü’nün bütün sahabelerine muhabbet

BİTİRİRKEN

BİTİRİRKEN

Aziz okuyucu! Bitirmeden, konunun ehemmiyeti gereği, burada birkaç değerlendirmede bulunacağı

BİR BAŞKA ELEŞTİRİ

BİR BAŞKA ELEŞTİRİ

Bir başka eleştiri: Bazıları Hz. Muaviye’yi kötülemek için: “Şimdiye kadar müslümanla

SONUÇ VE DEĞERLENDİRME

SONUÇ VE DEĞERLENDİRME

Hoca «Sonuç ve değerlendirme» kısmında şöyle diyor: “Emevi devletini hatasıyla sevabıyla

İMAM RABBANÎ’NİN BU KONUDAKİ GÖRÜŞÜ-2

İMAM RABBANÎ’NİN BU KONUDAKİ GÖRÜŞÜ-2

İmam Rabbani hazretleri; “Ehli Sünnet Ve Karşıdakiler” başlıklı mektubunda şunları yaz

İMAM RABBANÎ’NİN BU KONUDAKİ GÖRÜŞÜ

İMAM RABBANÎ’NİN BU KONUDAKİ GÖRÜŞÜ

İmam Rabbani hazretleri; “Ehli Sünnet Ve Karşıdakiler” başlıklı mektubunda şunları yaz

SAHABELERİN HEPSİ ADİLDİR

SAHABELERİN HEPSİ ADİLDİR

Hafız İbni Hacer el-Askalani: “Ehl-i Sünnet, bütün sahabenin adil olduğunda ittifak etmişti

İMAM-I ŞAFİÎ’YE İSNAD EDILEN BIR RİVAYET?

İMAM-I ŞAFİÎ’YE İSNAD EDILEN BIR RİVAYET?

Sayın Sırma şöyle diyor: “Muhtemeldir ki, bu tutumlarından dolayı İmam-ı Şafiî, dört sa

HZ. MUAVİYE’YE YÖNELTİLEN DİĞER BİR ELEŞTİRİ

HZ. MUAVİYE’YE YÖNELTİLEN DİĞER BİR ELEŞTİRİ

Sayın Sırma hoca “Şu rivayet ne kadar manidardır” diyerek şunu naklediyor: Bir gün Şa’

İHSAN SÜREYYA SIRMA’NIN DÖRDÜNCÜ ELEŞTİRİSİ

İHSAN SÜREYYA SIRMA’NIN DÖRDÜNCÜ ELEŞTİRİSİ

Sayın Sırma hoca, dördüncü eleştirisinde şunları da yazıyor: “Çok değerli alim ve müç

HZ. MUAVİYE’NİN OĞLUNU VELİAHD TAYİNİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

HZ. MUAVİYE’NİN OĞLUNU VELİAHD TAYİNİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Şimdi biraz da, akaid, kelam ve fıkıh açısından imamet ve veliahdliğe değinerek, Hz. Muaviye

Bilin ki, Allah'ın lâneti zâlimlerin üzerinedir.

Hûd,18

GÜNÜN HADİSİ

Zalim sultanın yanında gerçeği söylemek en büyük cihaddandır.

Tirmizi 13, (2175)

TARİHTE BU HAFTA

*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI