Bir öğrencim, aradan bir yıl geçmesine rağmen aynı soruyu tekrar sordu. Demek ki bu soru gençlerin kafasına çokça takılıyor. Öyleyse biz de bu sorunun cevabını bu defa kısaca değil uzunca verelim dedik.

Soru aynen şöyle:

-Hocam, Allah madem bu dünya yaratılmadan önce her şeyi biliyor ve her şeyi daha olmadan önce yazmış, öyleyse bu dünyaya ne gerek vardı. Hemen sonsuz olan ahirete geçilseydi. Herkese: "Dünyada yaşasaydınız durumunuz bu olurdu, konumunuz şu olurdu, şimdi bulunduğunuz yerde olurdunuz" diye izah edilseydi olmaz mıydı?

-Olmazdı, çünkü:

1.İnsan diyebilirdi ki "Öyle bir dünya yaşamadım ki sınavı kaybettiğime inanayım. Ben yaşamadığım şeye inanmam."

2.Dünya dediğiniz şey nasıl bir yerdir? Ben orayı hiç görmedim!

3.Şeytan dediğiniz varlık nasıl bir varlıktır? Onun, insanları yoldan çıkardığını hiç görmedim!

4.Ben, Allah'ın, insanı gün gün, sene sene, yavaş yavaş nasıl yarattığını hiç görmedim!

5.Ben Allah'ın, bebekleri çocuk, çocukları genç ve gençleri olgun insan ve olgun insanları da yaşlı insan yaptığını hiç görmedim!

6.Analar nasıl çocuk bakar hiç görmedim ki annenin kıymetli olduğunu anlayayım. Şimdi de onunla cennette olmanın zevkini çıkarayım veya ona karşı geldiğim için cehenneme girmemi kabul edeyim.

7.Babaları hiç görev başında görmedim ki şimdi baba kavramını anlayayım.

8.Ben hiç ceylanların baktığını, kuşların uçtuğunu, yunusların yüzdüğünü görmedim ki hayvan haklarını anlayayım ve bu gün onlara dahi verilmesi gereken bir hesabın olduğunu bileyim.

9.Ey yüce yaratıcım, sen Kur'an'da Güneş'e yemin etmişsin; ben hiç dünya'da Güneşin ısıttığını, ayın aydınlattığını görmedim ki Kur'an'a inanayım.

10.Ben hiç peygamber görmedim ki onun sözlerini okumadım ki onun dediklerine inanayım.

11.Ben hiç deprem, sel,çığ, kasırga; kanser, verem, veba, görmedim ki senden korkayım.

12.Ben hiç hasta olup iyileşmedim ki senin şifa verdiğini anlayayım.

13.Ben hiç insanlarla aynı odayı, aynı evi, aynı okulu, aynı çarşıyı paylaşmadım ki insanların kardeş olduğunu anlayayım.

14.Dünyada evlilik nedir hiç tatmadım ki şimdi de bir eşle beraber olmak isteyeyim. Onun bana ne gibi iyiliği dokunduğunu görmedim ki onu arzu edeyim?

15.Cennetteki en büyük zevklerden biri de karşılıklı koltuklara oturup dünyadaki hatıraları birbirine anlatmakmış. Hem anlatırken istenirse görüntüde geliyormuş. Ben dünyada ne hatıra yaşadım ne de dost edindim ki cennette bu duyguyu yaşayayım.

16.Dünyada Venedik varmış, Mısır varmış, İstanbul varmış; ben hiç onları görmedim ki duymadım ki. Ya Rabbi, dünya hayatını yaşatsaydın da onları yaşayarak görseydik ne olurdu?

17.Dünya hayatını yaşatsaydın da yeşil ormanları, türlü ağaçları renkli çiçekleri görseydik, koklasaydık ne olurdu.

18.Dünyayı yaratsaydın da Antep'in baklavasını, Maraş'ın dondurmasını, Antakya'nın künefesini, Balıkesir'in höşmerimini tatsaydım ne olurdu?

19,Dünyayı yaratsaydın da; gül, karanfil, lale, hanımeli, lavanta, portakal çiçeği, ıhlamur çiçeği, fesleğen kokularını alsaydık ne olurdu?

20.Dünyayı yaratsaydın da uçaklara binip bulutların arasından geçip havalarda uçup yeryüzüne baksaydık ne olurdu?

21.Dünyayı yaratsaydın da mavi denizlerin, yeşil göllerin, berrak ırmakların içindeki canlıları yakından görseydik ne olurdu?

22.Dünyayı yaratsaydın da ceylan yavrusunu parçalayan aslanın iki yavrusundan birisinin nasıl da çakallar tarafında yenildiğni görseydim. Ceylan yavrusunu parçaladığı halde cezasını görmeyen aslanın şimdi ahirette nasıl hesap verip ceza çektiğini görseydim.

23.Dünyayı yaratsaydın da hiç olmazsa benim türümden birisiyle görüşseydim, birisiyle konuşsaydın, bazılarına da kitap, sayfa gönderseydin ben de onları okuyup bu gün sana daha çok inanmış olarak buraya gelseydim.

24.Dünyayı yaratıp da yazı, kışı; geceyi, gündüzü oluştursaydın da "zaman" denen süreci senin yarattığını anlasaydım.

25.Dünyayı yaratıp da bilgiyi, bilgisayarı, fenni, felsefeyi, matematiği insanlara öğretseydin de ben de senin ilim sahibi olduğunu anlasaydım.

26.Dünyayı yaratıp da Hitler, Mussolini, Nemrut, Firavun gibi zalimlerin canını Azrail ile alsaydın da ben de bu gün hem senin adaletine, hem senin gücüne, hem de senin can alıcı meleğin Azrail'e inansaydım.

27.Dünyayı yaratıp her baharı yeniden getirseydin de senin haşri getireceğine, senin yeniden yaratıcı gücüne daha dünyada iken inansaydım.

28.Dünyayı yaratsaydın da Ispanya'da boğa güreşlerini, Denizli'de horoz dövüşlerini, köylerdeki boynuzlu koyun, boynuzsuz koyun kavgalarını görseydim de şimdi boynuzsuz koyunun boynuzlu koyundan, boğaların matadorlardan, hakkını nasıl aldığını daha iyi anlasaydım.

29.Dünyayı yaratsaydın da benim dünyada bir dedem olsaydı, sonra benim de bir torunum olsaydı , dede şefkatinin ve torun sevgisinin ne kadar güzel olduğunu şimdi anlasaydım.

30.Dünyayı yaratsaydın da fakirlere yardım yapsaydım, zekat verseydim, şimdi de bunun mükafatını görseydim. Eğer zekat vermemişsem ceza çekmenin şimdi ne kadar doğru olduğunu anlasaydım.

31.Keşke dünyayı yaratsaydın da çalışan insanların güzelim ter kokularını alsaydım da şimdi onlara verilen bu kadar mükafatı idrak edebilseydim.

32.Keşke dünyada kendim kazandığım bir arabam olsaydı da şimdi ona binseydim.

33.Keşke dünyada kendi yaptığım bir evim olsaydı da şimdi onun içinde otursaydım.

34.Keşke dünyada diktiğim bir ağacım olsaydı da şimdi gölgesinde serinleseydim.

Allah, her şeyi yaratmadan önce bilmektedir, yazmaktadır ve sonra da yaratmaktadır. Onun önceden bilmesi bizi mesuliyetten kurtaramaz. Onun dünyayı yaratması ahirete engel olamaz, bilakis ahireti gerektiren bir sebep olur. Nasıl ki hasta olan kişiye doktor çağırmak icap eder; aynen öyle de noksan, arızalı ve hasta olan bu dünyaya bir operasyon gerekir. O operasyon da ahiret getirilerek yapılır. Dünya, ahireti gerektirmeyecek kadar mükemmel değildir. Hem de dünya ahireti gerektirecek kadar bir malzemeye sahiptir.

Dünya olmasaydı, ahirette insanlar değil dünyayı, ahireti bile anlayamazlardı.

Ahiret dünyayı gerektirdiği için dünya yaratılmıştır.

Dünya da ahireti gerektirdiği için ahiret yaratılmıştır.

İyi ki dünya var.

İyi ki ahiret olacak.