KENDİLERİNİ İLİM TALEBESİ GÖRDÜLER

Tevazu ve hilm ile beslenen ilim ne güzeldir. Alimlerimiz bu konuda ne kadar büyük ikazlarda bulunmuşlardır. Mesela Tabiinin allamesi Abdullah bin Mübarek der ki;


Salih Okur

nedevideobendi@gmail.com

2022-01-08 13:06:17

"İnsanda büyüklüğün mikyası; küçüklüktür, yani tevazu'dur. Küçüklüğün mizanı; büyüklüktür, yani tekebbürdür."(Hutbe-i Şamiye, s. 128)

Tevazu ve hilm ile beslenen ilim ne güzeldir. Alimlerimiz bu konuda ne kadar büyük ikazlarda bulunmuşlardır. Mesela Tebe-i Tabiinin allamesi Abdullah bin Mübarek der ki; "Kişi, bulunduğu yörede kendisinden daha âlim birisinin mevcudiyetini kabul ettiği müddetçe, hakikaten âlimdir. Kendisini bütün âlimlerin fevkinde gördüğü takdirde, cahilliğini ortaya koymuş olur." Ama bununla beraber Kadı Beydavi merhumun dediği gibi; "Bir adamın zaruret sevkiyle halini ve ilimdeki mertebesini kendini övmeyi kastetmemek şartıyla zikretmesinde beis yoktur."(1)

Şu enaniyet devrinde durum maalesef şairin dediği gibidir;

"Gör zahidi kim, sahib-i irşad olayım der, 

Dün mektebe vardı, bugün üstad olayım der."(2)

Bu konuda söylenecek söz çoksa da, kısa keserek, aynı zaman diliminde farklı iki coğrafyada yaşamış iki büyük allamenin bizlere ölçü olması gereken iki tavrını nazar-ı dikkatlerinize sunmak isterim.

İlki 1943'de dar-ı bekaya irtihal eden Hindistan'ın son asırlarda yetiştirdiği en büyük alimlerden olan Mevlana Eşref Ali Tehanevi hazretlerine aittir ki, okuduğumda beni derinden derine düşündürdü. Muhterem Muhammed Taki Osmani Efendi diyor ki; "Mevlana Eşref Ali Tehanevi kendisinin ilim talibi olduğunu söylerdi. Babam(Muhammed Şefi Osmani) ve Abdulhayy Arifi'nin naklettiğine göre Eşref Ali Tehanevi şöyle demiştir; "Dünyadaki bütün aydınlar ve filozoflar bir araya gelip bir meseleye dair itirazda bulunsalar, bu fakir(kendisini kastediyor) Allah'ın izniyle hepsini iki dakikada susturur." Buna rağmen o kendisini hiçbir zaman alim olarak görmeyip her daim ilim talebesi olduğunu dile getirmiştir."(3)

Diğer beyanlar da Üstad Bediüzzaman'a attir ki, o da bir yandan kendisini zindanlarda çürütenlere şöyle derken;

"Eğer korkunuz mesleğimden ve Kur'ana ait dellâllığımdan ve kuvve-i maneviye-i imaniyeden ise; ellibin nefer değil, yanlışsınız! Meslek itibariyle elli milyon kuvvetindeyim, haberiniz olsun! Çünki Kur'an-ı Hakîm'in kuvvetiyle sizin dinsizleriniz dâhil olduğu halde, bütün Avrupa'ya meydan okuyorum. Bütün neşrettiğim envâr-ı imaniye ile onların fünun-u müsbete ve tabiat dedikleri muhkem kal'alarını zîr ü zeber etmişim. Onların en büyük dinsiz feylesoflarını, hayvandan aşağı düşürmüşüm. Dinsizleriniz dahi içinde bulunan bütün Avrupa toplansa, Allah'ın tevfikiyle beni o mesleğimin bir mes'elesinden geri çeviremezler; inşâallah mağlub edemezler!.."(4)

"Bu nokta için ben kendi kuvvetime, meziyetime hiç itimad etmeyerek, yalnız hakikat-ı Kur'aniye ve onun tefsiri olan hakaik-i imaniyedeki kuvvete istinaden dünyaya ilân ediyorum ki: Bütün dinsizler toplansalar, ben onlara karşı çekinmeyerek meydan okuyorum. Ve başımı eğmiyorum ve izzet-i ilmiyeyi kırmıyorum. Eğer bu bir benlik ise, o hiçbir cihetle bana ait değil ve benlik olamaz. Salabet-i imaniye olur."(5)

Öte yandan şöyle demekten geri durmamıştır; "Fakat tarihe geçmek ve bu asır âlimlerinin içinde kendi âdi şahsımı nesl-i âtîye göstermek, bildirmek ne isterim ve ne de liyakatim var."(6)

Ruhları şâd olsun..

Dipnotlar

1-cevaplar.org, Sözler Kriteryası köşesinden..

2-Tahirül Mevlevi, Şerh-i Mesnevi, Cilt:1, Şamil Neşriyat 

3-Muhammed Taki Osmani, Eşrefiyye Sohbetleri, İngilizceden tercüme; Deniz Çıkılı, Rıhle Kitap, İst. 2021, 1. Baskı

4-Mektubat, s. 72

5-Emirdağ Lahikası-1, s. 161

6-Emirdağ Lahikası-2, s. 154

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

BU ÇOCUK DEĞİL, SANKİ BABAN

BU ÇOCUK DEĞİL, SANKİ BABAN

Bir defasında Mirza Mazhar Can-ı Cânan (ö.1195/1781) hazretleri bir müridine şöyle demişti:

MEHMED KIRKINCI HOCAMIZIN CUMHURBAŞKANIMIZA VERDİĞİ İBRETLİ MESEL

MEHMED KIRKINCI HOCAMIZIN CUMHURBAŞKANIMIZA VERDİĞİ İBRETLİ MESEL

Suffa Vakfı başkanı Mustafa Karaman bey anlatıyor: "Cumhurbaşkanımız büyükşehir belediye b

İNSANLIK BAŞKA BİR ŞEY

İNSANLIK BAŞKA BİR ŞEY

“Talebeliğim esnasında bir sene Ramazan'da Deliorman'dan sayılmayan ova köylerinden birinde Ra

MEHMED EMRE HOCAEFENDİ’NİN ÜSTAD BEDİÜZZAMAN’I ZİYARETİ

MEHMED EMRE HOCAEFENDİ’NİN ÜSTAD BEDİÜZZAMAN’I ZİYARETİ

Emekli müftülerimizden merhum Mehmed Emre Hocaefendi anlatıyor; “Sivrihisar'da vazifeye başlad

KENDİLERİNİ İLİM TALEBESİ GÖRDÜLER

KENDİLERİNİ İLİM TALEBESİ GÖRDÜLER

Tevazu ve hilm ile beslenen ilim ne güzeldir. Alimlerimiz bu konuda ne kadar büyük ikazlarda bulu

BİR ALİMİN BÜYÜK BİR HAREKETİ

BİR ALİMİN BÜYÜK BİR HAREKETİ

Merhum Tahirü’l Mevlevi “Kıssalar ve Hisseler” adlı eserinde, büyük bir alimin büyük b

MÜMİN PAMUK ÇUVALINA MI BENZER?

MÜMİN PAMUK ÇUVALINA MI BENZER?

Merhum Ali Yakup Cenkçiler Hocaefendi(1913-1988) İslami İlimleri tahsil etmek için memleketi Ar

BEDİÜZZAMAN’IN ESKİ SAİD DÖNEMİNE AİT BİR HATIRA

BEDİÜZZAMAN’IN ESKİ SAİD DÖNEMİNE AİT BİR HATIRA

Merhum İsmail Çetin Hocaefendi anlatıyor; “Mecnasarlı Üstad Molla Musa Rahimehullah şöyle

KERAMET DEĞİL MARİFET

KERAMET DEĞİL MARİFET

Son dönemin büyük âlimlerinden merhum İsmail Çetin Hocaefendi’nin mahdumu muhterem Ahmed Mü

KALBTEKİLER UNUTULMAZ

KALBTEKİLER UNUTULMAZ

2012 senesinde, bir bahar ayında, Van Erek Dağı eteğinde, büyük İslam âlimlerinden Seyda Mo

ÜZÜLDÜĞÜM ŞEY

ÜZÜLDÜĞÜM ŞEY

1931 Menemen tırpanında idam edilerek şehadet mertebesin erişenlerden birisi de merhum Esad Erbi

et-Teğabün: 3

Gökleri ve yeri yerli yerince yarattı. Sizi şekillendirdi ve şekillerinizi de güzel yaptı. Dönüş ancak O'nadır. (Mürşid 3.1 adlı yazılım-Turan Yazılım-(www.turan.com.tr) )

GÜNÜN HADİSİ

"Nerede olursan ol, Allah'tan kork! Kötülüğün ardından onu silecek bir iyilik yap! İnsanlara iyi ahlakla davran!"

Tirmizi

TARİHTE BU HAFTA

*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI