MEHMED EMRE HOCAEFENDİ’NİN ÜSTAD BEDİÜZZAMAN’I ZİYARETİ
Emekli müftülerimizden merhum Mehmed Emre Hocaefendi anlatıyor; “Sivrihisar'da vazifeye başladığım sırada ziyaretime gelen Emirdağ müftüsü Mehmed Oral'a iâde-i ziyarette bulunmak üzere Emirdağ'a gitmiştim. Bahsi geçen zât beni birkaç gün misafir etti.
Emekli müftülerimizden merhum Mehmed Emre Hocaefendi anlatıyor; "Sivrihisar'da vazifeye başladığım sırada ziyaretime gelen Emirdağ müftüsü Mehmed Oral'a iâde-i ziyarette bulunmak üzere Emirdağ'a gitmiştim. Bahsi geçen zât beni birkaç gün misafir etti.
Bedi'üzzaman Said Nursî Hazretlerinin bu ilçede bulunduğunu öğrenince Kur'ân Kursu öğreticisi Hafız İbrahim ile birlikte üstadı ziyarete gittik. Bu muhterem zâtın ikâmet ettiği ev, Kur'ân Kursu'nun tam karşısında bulunuyordu. Sokak kapısından içeri girince, elle yazılmış bir kâğıdın kapının arkasına raptedildiğini gördüm ve merak saikasiyle yaklaşıp okudum.
Üstadın ifadesiyle kaleme alınmış bulunan bu yazıda şöyle deniliyordu: 'Ben yaşlı ve hasta bir Said'im. Beni ziyaret etmek isteyenler, kitaplarımı okusunlar. Böylece daha çok istifâde ederler.'
Üstad Hazretlerinin hizmetinde bulunan Zübeyr, bizi görünce aşağı indi ve maksadımızı öğrenince kapının arasındaki kâğıdı gösterdi. Ben, "O yazıyı siz gelmeden önce okudum, buna rağmen ziyaret etmek istiyorum. Kabul etmezlerse geri gideriz" dedim. Yukarıya gidip geldi ve üstadın huzuruna kabul edileceğimizi haber verdi, sevindim.
Odadan içeri girdiğimizde üstad, oturmakta bulunduğu karyolanın üzerinde İki dizi üzerine gelerek boynuma sarıldı. Ben de elini öpüp oturdum. Said Nursî Hazretleri, kendine mahsus şivesiyle "Müfti deyince yaşlı, ihtiyar bir kimse tasavvur ediyordum. Sen gençmişsin. Kimde okudun?" dedi. Ben; "Süleyman Efendi Hazretlerinde" cevabını verdim. Bunun üzerine; "Ben kendini görmemişem. Fakat mânen tanırım. Ulemâ-i sû İslâm dininin şerefini ayak altına düşürdüler. Fakat o, bunu minârenin şerefesi gibi yükseltti. Onu ve talebelerini okuduğum evrâdın sevabına ortak kılıyorum" dedi.
Pırıl pırıl parlayan gözleri, zekâsındaki fevkal'adeliği yansıtmaktaydı. Bakışlarında maveralara uzanan bir ruh hasleti müşâhede olunuyordu. Kemâlâtını aynelyakin müşâhede ederek yarım saat kadar huzurunda bulunduktan sonra duâsını ve müsadesini talep ederek ayrıldım."
Kaynak
Â
Mehmed Emre
Üstadım Süleyman Hilmi Tunahan ve Hâtıralarım
Erhan Yayınları
İst. 2000, 2. Baskı
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DÄ°ÄžER YAZILAR
Sizi topraktan yarattık; oraya döndüreceğiz ve oradan tekrar sizi çıkaracağız.
Tâ Hâ, 55
GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°
İlim talebi için yola çıkan kimse dönünceye kadar Allah yolundadır.
(Tirmizi, 2649)
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm Ä°nternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yaptÄ...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARÄ°HTE BU HAFTA
*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...