SAÄ°D-Ä° NURSÄ°
Abdürrahim ZAPSU Yetmiş yıl evvel Van vilâyetinin Nurs köyünde doğdu. Babasının ismi Mirza... İlk tahsilini Mir Hasan Veli medresesinde yaptı. Henüz çocuk çağındayken birden bire infilâk eden zekâsı akılları hayretten donduracak derecede büyük oldu. En genç yaşlarda etrafındaki bütün din âlimlerinin takdir ve hayretini kazandı.
Abdürrahim ZAPSU
Yetmiş yıl evvel Van vilâyetinin Nurs köyünde doğdu. Babasının ismi Mirza... İlk tahsilini Mir Hasan Veli medresesinde yaptı. Henüz çocuk çağındayken birden bire infilâk eden zekâsı akılları hayretten donduracak derecede büyük oldu. En genç yaşlarda etrafındaki bütün din âlimlerinin takdir ve hayretini kazandı. Bitlis ve Siirt civarındaki âlimlerle uzun münakaşalardan sonra Van'a döndü. Van Valisi merhum Tahir Paşa'nın dikkatini çekerek nezdinde kaldı. Meşrutiyetin ilânından evvel İstanbul'a gelerek İstanbul âlimleri ile de münakaşaya girişmiş, zekâ ve kabiliyetini onlara da ispat etmiştir.
Hürriyetin ilânı sıralarında, İttihad ve Terakki Fırkasına ettiği hizmetlere rağmen Divân-ı Harb'e verilmiş, orada irticali olarak verdiği bir hitabe üzerine beraet etmiştir.
Bir müddet sonra İttihadçılar kendisini benimsemişler ve Mısırdaki "Camiü'l-Ezher" İslâm Üniversitesine eş olarak Van'da "Medresetü'z-Zehra" nâmıyle bir İslâm Üniversitesi kurmaya memur etmişlerdir. Fakat, elli bin lira tahsisat ayrılan bu iş, Birinci Dünya Harbinin kopmasıyle akamete uğramıştır. Birinci Dünya Harbine bizzat ve bilfiil iştirâk etmiş ve yaralanarak Ruslara esir düşmüştür.
Harbin sonunda İstanbul'a gelmiş ve "Dar-ül- Hikmetü'l İslâmiye'ye âza seçilmiştir. Mütareke zamanında İstanbul'da bulunan Said-i Nursi'nin Milli Kurtuluş hareketine gösterdiği hizmet, altın kalemle yazılmaya şâyandır. Ankara Hükûmetinin kuruluşu üzerine Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisi tarafından hususi surette Ankara'ya davet edilmiş ve kendisine orada büyük hürmetler gösterilmiştir. Fakat Bediüzzaman bu mülâkattan memnun kalmamıştır. Zira temas ettiği kanaatle kendi kanaati arasında büyük bir zıddiyet görmüştür. Bundan sonra siyaset sahasından tamamen çekilmiş, riyazet ve ibadetle vakit geçivmeğe başlamıştır. Bir zamanlar İstanbul'da Yuşa tepesindeki camiye kapanmış ve kimseyle ihtilât etmemişti. Oradan Van'a dönmüş ve bir mağarayı mesken ittihaz ederek dünya işlerinden büsbütün elini çekmiş ve kendisini ibadete vermiştir.
Şark hâdiseleri(Şeyh Said hadisesi) üzerine, o civarlarda nüfuz sahibi olmak dolayısiyle hakkında beslenen kaygı yüzünden garp taraflarında oturmaya memur edilmiş, bir zaman Isparta ve Burdur'da kalmış, bu sırada "Nur Risalesi" isimli meşhur eserinin seri halinde yazılarını yazmış, bu yazılar da bir çok kimse tarafından istinsah edilmiş ve elden ele gezdirilmiştir.
Bir müddet sonra bu risale tetkike tâbi tutularak mahkemeye verilmiÅŸ, EskiÅŸehir mahkemesinde muhakemesi cereyan etmiÅŸ, netice Said-ül-Nursi Kastamonu'da ikamete memur kılınmıştır. Kendisi Kastamonu'dayken cürüm unsurları aranmış ve yargılanmak üzere Denizli yollarını mevkufen boylamıştır. Denizli mahkemesinde aylarca süren bu mevkufiyet neticesinde beraet etmiÅŸ ve yazıların mahiyetinde suç teÅŸkil edici hiç bir unsur bulunmadığına dair karar almıştır.Â
Böyleyken, Denizli mahkemesinde beraet kazandığı hâdiseden yine muhakeme altına alınmış, yine tevkif olunmuş, aylarca hapishane köşelerinde kalarak muhakemesi cereyan etmiştir.
Sonunda bir sene sekiz ay hapsine karar verilmiş, bu son karar Yargıtayca kanunsuz bulunarak bozulmuş ise de ne hazindir ki, Said-i Nursi bozma kararı üzerine değil de, mahkumiyet müddetini hapiste geçirdiği için tahliye olunmuştur.
Şimdi Said-i Nursi Afyon'un Emirdağ kazasında oturmakta ve her türlü siyasetten uzak ve dünyadan alakasız bir hayat sürmektedir. Allah ona ve bütün mümin kullarına imdat eylesin.
Abdurrahim Zapsu
14.12. 1949
Büyük Doğu Mecmuası
Â
Â
Â
Â
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DÄ°ÄžER YAZILAR
Herhangi birinize ölüm gelip de: Rabbim! Beni yakın bir süreye kadar geciktirsen de sadaka verip iyilerden olsam! demesinden önce, size verdiğimiz rızıktan harcayın
Münafikün, 10
GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°
"Size iki şey bırakıyorum. Bunlara uyduğunuz müddetçe asla sapıtmayacaksınız: Allah'ın Kitab'ı ve Resulünün Sünneti."
Muvatta, Kader 3, (2, 899)
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm Ä°nternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yaptÄ...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARÄ°HTE BU HAFTA
*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...