







Bizans ismi nereden geliyor?
Bizans denilen imparatorluk, gerçekte Doğu Roma imparatorluğudur. Bizans ismini o imparatorluğun insanları hiçbir zaman kullanmamışlardır. Bizans 16. yy’da Alman alimlerinden Hieronimus Wolf’un uydurduğu bir isimdir. İmparatorluğa Bizans, bu şehre Bizans ve bu ülkenin insanlarına Bizanslılar demek 16. yüzyılın Batı Avrupası’nın yakıştırmasıdır. Arkasında Mukaddes Roma-Germen imparatorluğunu meşrulaştırmak gibi siyasi bir misyon yatmaktadır.
Cumhurbaşkanlığı Seçimleri hakkında tarihten kısa bir not
Milletvekillerinin tamamını Gazi Mustafa Kemal’in belirlemesine rağmen yapılan ilk cumhurbaşkanlığı seçiminde 287 milletvekilin 129’u oy kullanmaya gelmemiştir. Eğer o dönemde toplantı yeter sayısı olan 2/3 aransaydı Cumhuriyetimizin kurucusu olan Gazi Mustafa Kemal seçilemeyecekti. Aynı zamanda yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimleri içinde en az oy alan cumhurbaşkanı 1923 seçimlerinde 158 oy alan Gazi’dir. En fazla oy alan ise 1954 seçimlerinde 486 oy alan Mahmud Celal Bayar’dır.
Bunları Biliyor muydunuz?
-Osmanlı’da hacca giden tek erkek hanedan üyesi Cem Sultandır. Sultan Vahideddin saltanatından sonra gitmek için yola çıkmış fakat eşkıya saldırıları nedeniyle haccını tamamlayamamıştır. Genç Osman ise hacca gideceği sırada devrilmiş ve idam edilmiştir.
-Tarihimizde ömrü at sırtında geçen iki padişah vardır. Biri Yavuz diğeri Selahaddin Eyyübi’dir.
-Tarihimizde 93 harbi’de denilen 1877-78 Osmanlı-Rus harbinde Rus Orduları Yeşilköy’e kadar ilerlemiş ve burada bulunan Ayastefanos köşkünde barış antlaşması imzalamışlar ve çekilmişlerdir. Bu antlaşmaya yabancı bir isim olan Ayastefanos Antlaşması denilmiştir.
-Batılıların çok eleştirdiği devşirme sistemine alınacak yabancılar sanıldığı gibi şehirlerde yaşayan nitelikli kesim yerine kırsal kesim insanlarıdır. Bunlar her sene değil de 2-3 senede birde gönüllülük esasına dayanarak sınırlı bir sayıda alınıyor ve İstanbul, Bursa ve Edirne gibi yerlere yerleştiriliyorlardı.
-Osmanlı Yükselme Devrinde Fetret Döneminde yaşayan ve Musa Çelebi’de Padişah olarak anılıyordu. Ayrıca Musa Çelebi İstanbul’u muhasara altına almış başarısız olunca devrilmiş yerine 1. Mehmed (Çelebi) geçmiştir.
Osmanlının Avrupa Klasik Musikisine etkileri
Tarih kitaplarında son derece yanlış bir şekilde çöküş devresi diye adlandırılan zaman dilimlerinde bile, Osmanlı mehteran müziği batı dünyasını derinden etkilemiştir. Bu dönemde Osmanlılar, klasik müziğe modern orkestranın vurmalı çalgılar (perküsyon) bölümünü etkileyerek 1720-1850 arası batı dünyasını kasıp kavurmuştur. Avrupa Sarayları Osmanlı vurmalı çalgılarının seslerini çıkarmak için birbirleriyle yarışmışlardır – Ziller, kösler, nekkareler, davullar ayrıca üçgenler, defler, çevgarlar…Lehistan Kralı 2. August (1697-1733) Osmanlı Padişahından 12-15 kişiden oluşan bir mehteran bölüğü istemiştir. Bunu gören Rus Çariçesi Anna 1725 yılında bir mehteran bölüğü istemek için İstanbul’a bir adam göndermiştir. 1741 Viyana Habsburg hanedanı mehter bölüğü kurdu. Bir süre sonra Berlin’deki Prusya Kralı da mehter bölüğü kurdu. 1782’de Londra’da mehteran benzeri bir bölük kuruldu. Burada bando şefinin tempo tutmak için havaya attığı baton bizdeki mehterbaşının kullandığı asa’dan başka bir şey değildir. Bu daha sonra Birleşik Devletlerdeki törenlerde havaya atılan baton’a etki edecektir. 1824 Beethoven’in 9. senfonisi, (son bölümü yeniçerilerin o eşsiz yürüyüşünü anlatır.
Not : 1850’den sonra her şey tersine dönmeye başlayacaktır.
KAYNAKLAR
1-Mekanlar ve olaylarıyla Topkapı Sarayı, İlbey Ortaylı Eylül 2007 – Kaynak Yayınları
2- Efsaneler ve Gerçekler, Mustafa Armağan Eylül 2007 –Timaş
3- Osmanlı İmparatorluğu,Donald Quataert 2002 – İletişim Yayınları
Yorum yapmak için giriş yapın.
0 Yorumlar