Alıntılar
ÇOCUK NE ZAMAN ORUÇ TUTMALI?
SORU: Çocuklara oruç tutturmak için baskı yapmak doğru mudur? Çocuk ne zaman oruca başlamalıdır?
CEVAP: Cenab-ı Hak: "Allah size kolaylık ister, zorluk istemez" (Bakara/185) buyuruyor.
Bir başka ayette: "Allah din hususunda size zorluk yüklemedi" (Hac/78) buyurulmuştur.
Bir başka ayetle ise: "Allah hiçbir şahsa gücünün yettiğinden başka, yük yüklememiştir" (Bakara/286) buyurulmuştur.
Hz. Peygamber de: "Bu din sağlam bir dindir. Onda bir şeye (ibadet veya uygulamaya) girişirken kolaylıkla (işe) başlayınız" buyuruyor. Çünkü insan kendisine ağır gelecek şeylere girişirse kendisini yorar. Dolayısı ile Allah'ın kullarına lütfettiği rahmet ve kolaylıktan mahrum olur.
Şüphe yok ki oruçta bir çeşit zorluk ve yorgunluk vardır. Zira oruç tutan kimse tanyerinin ağarmasından itibaren, güneş batana kadar yeyip içmeyi bırakmak durumundadır. Henüz ömrünün ilk yıllarında olan çocuğun buna gücü yetmez. Bunun için İslâmiyet, ergenlik yaşının altındaki çocuğa orucu farz kılmamıştır. Nitekim Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:
"Üç kişiden (sorumluluğu yazan) kalem kaldırılmıştır: Ergenlik yaşına gelene kadar çocuktan, uyanıncaya kadar uyuyan kimseden ve aklı başına gelene kadar deliren kişiden."
Demek oluyor ki bu kimseler dinî görevlerle yükümlü değildir. Bu kimseler dinî bir görevi yapmamaktan dolayı Allah tarafından hesaba çekilmez. Bunlar ehliyet sahibi olana, gücü yetecek hale gelene kadar sorumlu tutulmazlar.
Fıkıh âlimleri çocuğun on yaş civarlarında oruçla yükümlü tutulacağını söylemişlerdir. Zira çocuğun oruca gücü yetecek çağa gelmesi yetiştiği çevrenin durumuna ve gelişme durumuna göre değişiklik arzeder. (Bu sebeble de âlimler kesin bir yaş tesbit etmemişlerdir).
Hz. Allah insanları bir takım görevlerle yükümlü tutmakla onları bitkin hâle getirmek, yorgun düşürmek istememiştir. Aslında Allah'ın kullarına bir takım görevler yüklemesi onları daha güçlü, daha sıhhatli ve fazilet sahibi kimseler yapmak istemesindendir.
Bu bakımdan en iyisi velinin çocuğu oruca alıştırmasıdır. Bunu yaparken baskı ve şiddete başvurmamalı, yumuşak ve ibadeti sevdirici bir yol izlemelidir. Böyle yapılmasından maksat, çocuğu oruçtan nefret ettirmemek ve orucu sevimsiz hâle getirmemektir.
Siyerden öğreniyoruz ki Hz. Peygamber döneminde Müslümanlar, çocuklarını gücü yetecek çağa gelince oruca alıştırırlardı. Yemeği unutturmak ve oruca teşvik etmek için bir takım oyuncak ve hediyeler hazırlarlar, bunlarla açlığa karşı çocuğu teselli ederlerdi.
Bu konuda güvenilir bir doktorun görüşünü almak iyi olur. Belki çocukta bizim bilmediğimiz bir hastalık veya gelişme bozukluğu olabilir. Doktor çocuğun oruca dayanabileceğini söyleyince artık ona oruç tutmak farz olur.
Üniversite öğrencisine gelince; onun oruç tutması farzdır. Çünkü o yaştaki bir kimse oruca dayanabilir. Ders çalışacağı gerekçesi ile böyle bir kimsenin orucu tutmaması caiz değildir. Zira üniversite öğrencisi hem oruç tutup, hem dersine devam edebilir. Gündüz ilgilenmediği dersini geceleyin yapabilir. Zira ramazan gecelerinde genellikle uzun süre boş vakit olmaktadır.
Kaynak
Prof. Dr. Ahmed Şerbasi
Soru Cevaplı İslam Fıkhı
Terc: Heyet
Özgü Yayınları
Yorum yapın
Yorum yapmak için giriş yapın.
0 Yorumlar