Kıyamet alametleri ikiye ayrılır: Küçük alametler; uzun zaman diliminde çıkan alametlerdir. Ve bu yönüyle alışılmış olaylardır.

Büyük alametler: bu alametler kıyamet gününe doğru çok hızlı ve çok yakın olur ve vaki olması alışılmamış şeylerdir.

Küçük alametler çoktur. Hadis kitaplarında çokça bulunur. Küçük alametlerin zikredildiği beş hadisi nakledelim;

1.عن أنس بن مالك رضي الله عنه قال: قال رسول الله صلى الله عليه وسلم:

"إن من أشراط الساعة أن يقل العلم، ويظهر الجهل، ويظهر الزنا، وتكثر النساء، ويقل الرجال، حتى يكون لخمسين امرأة القيم الواحد."
(رواه البخاري ومسلم)

"Enes bin Mâlik (radıyallahu anh)'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu:“Kıyamet alametlerinden biri de ilmin azalması, cehaletin ortaya çıkması, zinanın yayılması, kadınların çoğalması ve erkeklerin azalmasıdır. Öyle ki, elli kadına bir erkek bakıcı (idare edici) olacaktır.” (Buhari ve Müslim rivayet etti)

Ve sondaki cümlenin manası; bir adam 50 kadının çobanı ve bakıcısı olur. Birden dörde kadar hanımı olur. Diğerleri onun hanımları değildir, ancak onlar onun akrabaları, kız kardeşleri, annesi, teyzesi, halası ve nenesi vesairedir.

2. عن أنس أيضا أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال:

من أشراط الساعة أن يتباهى الناس في المساجد (رواه النسائي في سننه 2:32) وفي رواية ثانية(لا تقوم الساعة حتى يتباهى الناس في المساجد)رواه احمد وأبو داود وابن ماجه وابن حسان في (صحيحه) كما في(فيض القدير)للمناوي 6:417

Kıyamet alametlerinden biri de insanların camilerde birbirlerine gösteriş yapmalarıdır.
(Nesai, Sünen, 2:32)

Diğer bir rivayette ise şöyle buyrulmuştur:
"Kıyamet, insanlar camilerde birbirlerine gösteriş yapmadıkça kopmayacaktır." Bu rivayet Ahmed, Ebû Dâvûd, İbn Mâce ve İbn Hibbân tarafından (Sahih'inde) rivayet edilmiştir. Ayrıca bkz: Feyzu’l-Kadir, el-Münâvî, 6:417

Ve övünme tefsirinde denildi ki: yani tıpkı ehl-i kitabın kiliselerinde ve dükkânlarında yaptığı gibi, mimarisiyle, oyalarıyla, süslemeleriyle övünüyorlar.

3.عن سلامة بنت الحر الفزارية رضي الله عنها قالت: سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول: (إن من أشراط الساعة أن يتدافع أهل المسجد لا يجدون إماما يصلي بهم) رواه أبو داود وابن ماجه وأحمد في مسنده واللفظ له ولأبي داود

Selâme bintü’l-Hurr el-Fezâriyye (radıyallahu anhâ)’dan rivayet edildiğine göre şöyle demiştir:

Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’i şöyle buyururken işittim:
"Şüphesiz kıyamet alâmetlerinden biri de, mescid ehlinin birbirini itip kakarak öne geçmeye çalışmasıdır; çünkü kendilerine namaz kıldıracak bir imam bulamazlar." (Rivayet edenler: Ebû Dâvûd, İbn Mâce ve Ahmed b. Hanbel. Lafız Ebû Dâvûd ve Ahmed’e aittir.)

4.عن أبي هريرة رضي الله عنه قال بينما النبي صلى الله عليه وسلم يحدث إذ جاء أعرابي فقال متى الساعة؟ قال إذا ضيعت الأمانة فانتظر الساعة قال وكيف إضاعتها؟ قال إذا وسد الأمر وفي رواية إذا أسند الأمر- إلى غير أهله فانتظر الساعة. رواه البخاري-

Ebû Hureyre (radıyallahu anh)’den rivayet edildiğine göre şöyle demiştir:
Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) bir gün konuşurken bir bedevî geldi ve:
"Kıyamet ne zaman kopacak?" diye sordu.
Peygamberimiz buyurdu:
"Emanet zayi edildiğinde kıyameti bekle!"
Adam sordu:
"Emanet nasıl zayi edilir?"
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu:
"İş ehil olmayan kimselere verildiğinde, kıyameti bekle!"
(Buhârî tarafından rivayet edilmiştir.)

5.عن أبي هريرة أيضا أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال: لا تقوم الساعة حتى يمر الرجل بقبر الرجل فيقول: يا ليتني مكانه رواه البخاري ومسلم وروى مسلم أيضا عن أبي هريرة قال قال رسول الله صلى الله عليه وسلم: والذي نفسه بيده لا تذهب الدنيا حتى يمر الرجل على القبر فيتمرغ عليه ويقول يا ليتني كنت مكان صاحب هذا القبر وليس به الدين إلا البلاء

Ebû Hureyre (radıyallahu anh)’den rivayet edildiğine göre Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu:
"Kıyamet kopmadan önce bir kimse, bir kabrin yanından geçecek ve şöyle diyecek: 'Keşke onun yerinde ben olsaydım!'"
(Buhârî ve Müslim tarafından rivayet edilmiştir.)

Müslim’in bir diğer rivayetinde Ebû Hureyre (radıyallahu anh) şöyle demiştir:
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu:
"Nefsim kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki, öyle bir zaman gelecek ki, kişi bir mezarın yanına varıp, onun üzerine yuvarlanarak: 'Keşke bu mezarın sahibi ben olsaydım!' diyecek. Bu isteğinin sebebi dinî bir kaygı değil, sadece başına gelen belâlardan dolayı olacaktır."
(Müslim rivayet etmiştir.)

Yani o dindar olduğu için söylemedi, bil akis belalar, sıkıntılar ve fitneler ve koyu renklerden dolayı.

Büyük alametlerde birçok hadisde nakledildi İşte bunlardan biri;

عن حذيفة بن أسيد الغفاري رضي الله عنه قال اطلع علينا النبي صلى الله عليه وسلم ونحن نتذاكر فقال ما تذاكرون؟ قالوا: نذكر الساعة. قال: إنها لن تقوم حتى تروا قبلها عشر آيات, فذكر: الدخان, والدجال, والدابة, وطلوع الشمس من مغربها, ونزول عيسى ابن مريم, ويأجوج ومأجوج, وثلاثة خسوف: خسف بالمشرق, وخسف بالمغرب, وخسف بجزيرة العرب, وآخر ذلك نار تخرج من اليمن تطرد الناس إلى محشرهم. رواه مسلم وأبو داود والترمذي وابن ماجة

Huzeyfe b. Esîd el-Ğifârî (radıyallahu anh)’den rivayet edildiğine göre şöyle demiştir:
Biz (bir gün) kendi aramızda kıyamet saatini konuşurken Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) yanımıza çıkageldi ve:
"Neyi konuşuyorsunuz?" diye sordu.
Biz de:
"Kıyamet saatini konuşuyoruz," dedik.
Bunun üzerine şöyle buyurdu:
"Kıyamet, on alâmeti görmedikçe kopmaz."
Sonra şöyle devam etti:
"Duman, Deccâl, Dâbbe (yerden çıkacak yaratık), güneşin batıdan doğması, Îsâ b. Meryem’in inmesi, Ye’cûc ve Me’cûc’ün çıkması, doğuda bir yer çökmesi, batıda bir yer çökmesi, Arap Yarımadası’nda bir yer çökmesi ve son olarak Yemen’den çıkacak, insanları mahşer yerine sürecek bir ateş."
(Müslim, Ebû Dâvûd, Tirmizî ve İbn Mâce tarafından rivayet edilmiştir.)

Abdülfettah Ebu Gudde

Tercüme

Ahmed İzz