BU ÇOCUK DEĞİL, SANKİ BABAN

Bir defasında Mirza Mazhar Can-ı Cânan (ö.1195/1781) hazretleri bir müridine şöyle demişti: "Çocuklarınızı yanımıza neden getirmiyorsunuz?" Müridi aslında Mirza Efendi'nin çok hassas bir mizaca sahip olduğunu düşündüğü için çocuklarını getirmiyordu. Çünkü onun çocukları biraz hareketliydi. Onların herhangi bir hareketi onu rahatsız edebilir diye düşünmüştü.


Salih Okur

nedevideobendi@gmail.com

2024-08-28 09:52:02

Bir defasında Mirza Mazhar Can-ı Cânan (ö.1195/1781) hazretleri bir müridine şöyle demişti: "Çocuklarınızı yanımıza neden getirmiyorsunuz?" Müridi aslında Mirza Efendi'nin çok hassas bir mizaca sahip olduğunu düşündüğü için çocuklarını getirmiyordu. Çünkü onun çocukları biraz hareketliydi. Onların herhangi bir hareketi onu rahatsız edebilir diye düşünmüştü.

Mirza Efendi defalarca çocuklarını getirmesi isteğinde bulunduğu için birkaç gün sonra müridi bir çocuğunu oraya getirdi. Ancak çocuğu getirmeden önce mecliste bulunduğu müddetçe başını eğik tutarak oturmayı, herkese saygılı davranmayı, gözüyle etrafı çok fazla seyretmemesi gerektiğini birçok kez tembihledi.

Çocuk Mirza Efendi'nin meclisine geldi ve selam verip sessizce oturdu. Gözlerini bile yukarı kaldırmadı ve hiçbir şey söylemedi. Mirza Efendi çocuğun bu halini görüp müridini eğitmek amacıyla "Bugün de mi çocuğunu getirmedin?" dedi. Bunun üzerine mürit,

"Yok efendim, benim çocuğum geldi, işte orada oturuyor." dedi. Mirza Efendi "Bu çocuk senin mi?" diye sorunca evet cevabını aldı. Bunun üzerine Mirza Efendi şöyle dedi: "Oturan çocuk senin çocuğun gibi değil de senin baban gibi olmuş. Çünkü çocuk dediğimiz oynar, şakalar yapar, bazısı gelip takkemizi çıkarır, bazısı sırtımıza biner. Ama görüyorum ki senin çocuğun babalarımız gibi ağırbaşlı olmuş ve sakin bir şekilde yerinde oturup duruyor."

Kaynak

Eşref Ali Tehanevi,

Terbiye-i Evlad

Urduca'dan çev. Md. Aminu'l İslam

Misvak neşriyat, İst. 2024, 1. Baskı

 

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

BU ÇOCUK DEĞİL, SANKİ BABAN

BU ÇOCUK DEĞİL, SANKİ BABAN

Bir defasında Mirza Mazhar Can-ı Cânan (ö.1195/1781) hazretleri bir müridine şöyle demişti:

MEHMED KIRKINCI HOCAMIZIN CUMHURBAŞKANIMIZA VERDİĞİ İBRETLİ MESEL

MEHMED KIRKINCI HOCAMIZIN CUMHURBAŞKANIMIZA VERDİĞİ İBRETLİ MESEL

Suffa Vakfı başkanı Mustafa Karaman bey anlatıyor: "Cumhurbaşkanımız büyükşehir belediye b

İNSANLIK BAŞKA BİR ŞEY

İNSANLIK BAŞKA BİR ŞEY

“Talebeliğim esnasında bir sene Ramazan'da Deliorman'dan sayılmayan ova köylerinden birinde Ra

MEHMED EMRE HOCAEFENDİ’NİN ÜSTAD BEDİÜZZAMAN’I ZİYARETİ

MEHMED EMRE HOCAEFENDİ’NİN ÜSTAD BEDİÜZZAMAN’I ZİYARETİ

Emekli müftülerimizden merhum Mehmed Emre Hocaefendi anlatıyor; “Sivrihisar'da vazifeye başlad

KENDİLERİNİ İLİM TALEBESİ GÖRDÜLER

KENDİLERİNİ İLİM TALEBESİ GÖRDÜLER

Tevazu ve hilm ile beslenen ilim ne güzeldir. Alimlerimiz bu konuda ne kadar büyük ikazlarda bulu

BİR ALİMİN BÜYÜK BİR HAREKETİ

BİR ALİMİN BÜYÜK BİR HAREKETİ

Merhum Tahirü’l Mevlevi “Kıssalar ve Hisseler” adlı eserinde, büyük bir alimin büyük b

MÜMİN PAMUK ÇUVALINA MI BENZER?

MÜMİN PAMUK ÇUVALINA MI BENZER?

Merhum Ali Yakup Cenkçiler Hocaefendi(1913-1988) İslami İlimleri tahsil etmek için memleketi Ar

BEDİÜZZAMAN’IN ESKİ SAİD DÖNEMİNE AİT BİR HATIRA

BEDİÜZZAMAN’IN ESKİ SAİD DÖNEMİNE AİT BİR HATIRA

Merhum İsmail Çetin Hocaefendi anlatıyor; “Mecnasarlı Üstad Molla Musa Rahimehullah şöyle

KERAMET DEĞİL MARİFET

KERAMET DEĞİL MARİFET

Son dönemin büyük âlimlerinden merhum İsmail Çetin Hocaefendi’nin mahdumu muhterem Ahmed Mü

KALBTEKİLER UNUTULMAZ

KALBTEKİLER UNUTULMAZ

2012 senesinde, bir bahar ayında, Van Erek Dağı eteğinde, büyük İslam âlimlerinden Seyda Mo

ÜZÜLDÜĞÜM ŞEY

ÜZÜLDÜĞÜM ŞEY

1931 Menemen tırpanında idam edilerek şehadet mertebesin erişenlerden birisi de merhum Esad Erbi

Ne yerde ne gökte zere ağırlığınca bir şey Rabbinden uzak (ve gizli) kalmaz.

Yûnus,61

GÜNÜN HADİSİ

Bir kimseye şer olarak bir müslüman kardeşine hakaret etmesi kafidir.

Riyazü's Salihin, 3/1605

TARİHTE BU HAFTA

*Kanije müdafaası(18 Kasım 1601) *Hz.Fatıma'nın(r.anha) Vefatı(22 Kasım 632) *İstanbul'un Müttefikler Tarafından İşgali(23 Kasım 1918) *Alparslan'ın Şehadeti(24 Kasım 1072) *Öğretmenler Günü(24 Kasım)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI