



Pek sevgili en güzel bir insan!
Yoktur eşi, varsa işte meydan!
Yusuf denemez bununla eşdir.
Bir necm idi o, bu bir güneştir.
Ahlakını dinle, sorma benden,
Kur'an azametle vasfederken,
Bir vasf-ı mümeyyiziydi sıdkı,
İmanı gibi emindi tıpkı.
Yükseldi elinde şems-i tevhid,
Mahvoldu önünde şirk ü taklid.
Kuvvetli silahı akl ü mantık,
Vicdan-ı beşer onunla nâtık.
Eyyâm-ı saadetinde ancak,
Dünyada görüldü adl-i mutlak.
Germişti kanatların zemine,
Rahmettir O cümle âlemîne.
Âlemde Odur gören cemâli,
İnsanlara gösteren kemâli.
Yıllarca çalıştı cehle karşı,
Her yerde tanıttı Rabbü'l arşı.
Devrinde bâhara erdi ahlak,
Süslendi zemin, açıldı âfâk.
Neşretti faziletin cihâna,
Can verdi zemin-ü âsümâna.
Hakkın bize bir atâsıdır O,
En sevgili Mustafâ'sıdır O.
Diz çöktü O'nun önünde erler,
Hep feyz-i teveccühün dilerler.
Pek sâf idi meclisinde ülfet,
Herkesle ederdi tatlı sohbet.
Ashabını hoş tutardı her dem,
Söylerdi, gülerdi Fahr-ı âlem.
Dinlerdi, severdi halkı candan,
Mazlumu korurdu her ziyandan.
Düşmüşleri kaldırırdı her dem,
Saklardı yetimi her kederden.
Azmiyle binâ-yı zulmü yıktı,
Avâze-yi adli arşa çıktı.
Tarih-i beşerde yok misâli,
Her dilde yaşar O'nun hayâli.
Mi'rac-ı kemâlidir felekler,
Hayrân-ı cemâlidir melekler.
Vasfında sözün hülasasıdır al;
İnsandı, fakat melekten efdal.
Kaynak
Mustafa Fehmi Gerçeker, Hilye-i Fahr-i Âlem adlı eserinden..
Yorum yapmak için giriş yapın.
0 Yorumlar