

Suffa Vakfı başkanı Mustafa Karaman bey bir sohbette anlatıyor; "Osman Demirci hocam..Yaşlı ağabeylerin çoğu bilir, bizim vakfın ilk başkanı, ilk kurucusudur, Allah mekanını cennet eylesin, taksiratını affetsin..Çok temiz, çok gayretli, nur talebelerine, çok Müslümanlara faydası dokunmuş, gitmiştir. Kimisinin ölümüne, kimisinin doğumuna, kimisinin düğününe..herkeste bir hakkı vardır, yaşadığı süre açısından söylüyorum..
Umreye gidiyor, iki üç tane vatandaş yaklaşmış demişler ki; "hocam, biz de umreye gideceğiz fakat bırakmıyorlar."
-Niye?
-Kefil istiyorlar..
(Suudi Arabistan girenlere güvenmiyor, umre diye giriyor, turist, kaçak, daha çıkmıyor, umreyi suiistimal ediyor. Suudiler bunun için kefil arıyor ki, dâhil ettiği adamı geri çıkartsın.)
Hocam demiş ki; "ne demek? Siz ibadet yapacaksınız da ben size kefil olmayacağım. Derhal.."
Onlara kefil oluyor. Hocamın işi bitiyor, Türkiye'ye dönecek. Havaalanında memur, hocamı Türkiye'ye göndermiyor. Diyor ki; "bu adamları çıkart, bak kefil olmuşsun. Süre bitti, nerede bu adamlar."
Hocam diyor ki; "yahu koca Arabistan'da ben bu adamları nereden bulayım?
-Eee kefil olmuşsun..
"Uçak kalkacak, benim pasaportumu mühürlemiyorlar" diyor hocam. Meğer adamlar hocamı suiistimal etmiş. Umre diye girmişler, çalışma diye kaçak olarak kalıyorlar, çıkmıyorlar.
Hocam orada morali bozuk olarak gezinirken, bizim bir Kayser hocamız var, onunla karşılaşmışlar.
Kayser hocam, Osman hocanın moralinin neden bozuk olduğunu sormuş. Hocaefendi de "durum böyle böyle, Kayser hoca yardımcı ol" demiş. Kayser hoca da mükemmel Arapça biliyor. Gitmiş o memura "bu şeyh(orada büyüklere şeyh derler)'in İstanbul'da böyle hizmetleri var, umumi vaizdir, bunu fahri olarak yapar, bu kadar talebe ile meşgul olur. Bu adamlar bunu suiistimal etmişler. Bekletme, çoluk çocuğu var. Vs.."
Adam hocamın büyüklüğünü, hizmetlerini duyunca şaşırmış..Demiş ki; "şeyh mazbut(sağlam), muamele harap"
Yorum yapmak için giriş yapın.
0 Yorumlar